"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile arasında devre tatil sözleşmesi bulunduğunu ancak tatil hakkını kullanmadığını ileri sürerek, sözleşmenin iptali ile ödediği 1600 TL'nin ve diğer senetlerin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı Şirket arasında 06.10.2012 tarihli devre tatil sözleşmesi bulunmaktadır....
yapılmayan sözleşmenin kanunen geçerliliği olmadığını, hüküm doğurmadığını, tüm bunların yanı sıra Devre tatil sözleşmelerinin ”kapıdan satış” niteliğinde sayılmış olduğundan, müvekkilinin tatil yerini gördükten sonra yedi gün içerisinde sözleşmeden vazgeçebilme hakkı olduğunu, Devre tatil sözleşmesinden cayma hakkı, sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren değil tecrübe ve muayene tarihinden itibaren yani tatil yerinin alıcı tarafından fiili olarak kullanıldığı günden sonra başladığını, ayrıca devre tatil evini ya da evin konumunu beğenmeyen müşterinın devre tatil sözleşmesinden cayarak ödediği paraları geri alabileceğini, müvekkilinin gerek sözleşmenin yapılmış olduğu tarih gerekse de dava tarihi itibariyle sözleşmeye konu hissesini almış olduğu daireden henüz yararlanamamış olduğunu, mal ve hizmetten bugüne kadar da hiçbir şekilde faydalanamadığını, Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde de ön ödemeli devre tatil sözleşmelerindeki olması gereken şekil...
Dava, devre tatil sözleşmesi kapsamında ödenmeyen senetlerin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında 07.07.2013 tarihinde ... 10 yıllık devre tatil sözleşmesi imzalandığı ve davalı tarafça da cayma hakkının kullanılmaması nedeniyle sözleşmenin yürürlükte olduğu anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 8. maddesinde sözleşmeden dönme hiçbir objektif koşula bağlanmamış olup tüketicinin iradesine bağlanmıştır. Tüketici süresi içinde sözleşmeden caymazsa sözleşme başlangıcından itibaren hüküm doğurur....
Mahkemece, alacağın dayanağını teşkil eden 24/07/2005 tarihli devre tatil sözleşmesinin ayrılmaz parçası olduğu belirtilen yönetmelik 14. Maddede '' ödemeyi yapmayan devre tatil sahibinin devre tatilden istifade hakkı ödemezlik defi sonucu engellenir. Bakım aidatı üst üste iki yıl ödemeyen devre tatil hakkı sahibinin sözleşmesi işletici şirket tarafından tek taraflı olarak feshedilebilir '' hükmünün bulunduğu bu yönetmelik hükmü incelendiğinde bakım aidatı ödememenin yaptırımının devre tatilden istifade hakkının engellenmesi ve sözleşmenin feshedilmesi olduğu anlaşıldığından davacının alacak talebinin reddedildiği açıklanmıştır. Devre tatil sözleşmeleri 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında düzenlenmiş olup, kamu düzeni ile ilgilidir. Kaldı ki, devre tatil sözleşmeleri iki taraflı sözleşmeler olup, her iki tarafa da edimler yüklemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacılar, davalı ile 14/12/2013 tarihinde yat kulubü üyelik sözleşmesi adı aldında devre tatil sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşmeden hiç yararlanmadıklarını bu nedenle cayma için gerekli sürenin başlamadığını ileri sürerek taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile ödenen 6875,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşme devre tatil sözleşmesi olarak değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Ticari İşletmesiyle imzaladığı devre tatil pazarlama sözleşmesi gereğince, adı geçen işletmenin devre mülk olarak inşa ettirip satışını yapamadığı bağımsız bölümlerle, kendisine ait bağımsız bölümlerin, devre tatil şeklinde pazarlama işini yürütmektedir. Davacı söz konusu bağımsız bölümleri "100 yıllık uluslararası devre tatil satış sözleşmesi" ile mülkiyetini devretmeksizin, bir hafta yada daha uzun süreli kullanılmak üzere dönem sahiplerine tahsis etmekte, talep halinde uluslararası devre tatil hakkından yararlandırmakta, böylece dönem hakkı sahibi yıllık kullanım bedelini ödemek koşuluyla, belli bir dönem için tatil hakkı elde etmekte, başkasına kullandırabilmekte, kiraya verebilmekte ve aynı koşullarla mirasçılarına da bu hakkını devretmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki devre tatil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile arasında devre tatil sözleşmesi bulunduğunu ancak tatil hakkını kullanmadığını ileri sürerek, sözleşmenin iptali ile ödediği 400 Eüro'nun ve diğer senetlerin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı Şirket arasında 28.7.2006 tarihli devre tatil sözleşmesi bulunmaktadır....
Dava, taraflar arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davacı ile davalı ... TUR.ORG. RENT A CAR EMLAK DAN. TİC. LTD. ŞTİ 18.07.2012 tarihli devre tatil sözleşmesi yapılmış ve bu sözleşme nedeni ile davalı ... TUR.ORG. RENT A CAR EMLAK DAN. TİC. LTD. ŞTİ’ye 6.000,00 TL ödeme yapılmıştır. Davacı ile davalı ... TUR.ORG. RENT A CAR EMLAK DAN. TİC. LTD. ŞTİ arasında yapılan 18.07.2012 tarihli devre tatil sözleşmesinde diğer davalı ... İNŞ. TURİZM TİC. SAN. A.Ş.'nin malik-sağlayıcı olarak yer aldığı görülmekle her iki davalı arasında organik bağ bulunduğundan davanın davalı ... İNŞ. TURİZM TİC. SAN. A.Ş. yönünden de diğer davalı ile birlikte müşterek ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken davalı ... İNŞ. TURİZM TİC. SAN. A.Ş. yönünden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....
Şirketinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Dava, devre tatil sözleşmesinin kullandırılmaması nedeniyle sözleşmenin feshi ile bedel iadesi talebi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 6/B maddesinde devre tatilin tanımı yapılmış olup, 13.6.2003 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Devre Tatil Sözleşmeleri Hakkında Yönetmelik’in 5. maddesinde de, devre tatil sözleşmelerinde yazılması zorunlu olan hususlar açıkta belirtilmiştir. Devre tatil sözleşmeleri 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında iki taraflı sözleşmeler olup, her iki tarafa da edimler yüklemiştir. Bu nevi sözleşmelerin karşı taraf temerrüde düşürülmeden tek taraflı olarak askıya alınması veya feshi mümkün değildir. Ancak koşulları oluştuğunda, tarafların haklı nedenle sözleşmenin feshini talep etmesi mümkündür. Dava dosyası incelendiğinde; davacı ile ......