KARAR Davacılar, davalı ile 14/12/2013 tarihinde yat kulubü üyelik sözleşmesi adı aldında devre tatil sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşmeden hiç yararlanmadıklarını bu nedenle cayma için gerekli sürenin başlamadığını ileri sürerek taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile ödenen 6875,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşme devre tatil sözleşmesi olarak değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Yat kulubü üyelik sözleşmesi adı altında imzalanan sözleşmenin feshi ile sözleşme kapsamında ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı ... Tic. A.Ş avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalılardan ... A.Ş.ile 6.06.1995 tarihli iki ayrı dönem için 30 yıl süreli devre tatil sözleşmesi imzaladığını, sözleşmedeki bütün yükümlülüklerini yerine getirdiğini, taşınmazın davalılar arasında el değiştirdiğini, 004 yılında tatil hakkını kullandırmayacaklarını davalıların bildirdiğini, başka yerde tatil yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek sözleşme gereği sahip olduğu tatil hakkının hükmen tespitine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 4.000,00 YTL maddi, 10.000 YTL manevi tazminatın davalılardan alınmasına karar verilmesini istemiştir....
Tatil Köyü'nde 2 adet ... gün devre süreli devre mülk satın aldıklarını, devre mülk için önce 31/07/2011 tarihinde ... ... .... Tur. Otelcilik İnş. San. Tic. Ltd. Şti. ile adi yazılı şekilde sözleşme yapıldığını, ... ... ... Tur. Rek. San. Tic. Ltd. Şti.’nin satış koordinatörü olarak sözleşmeyi imzaladığını, ...'a tapunun verildiğini, ...'a ise tapunun verilmediğini, devre mülklerin 2012 Temmuz ayında teslim edileceği taahhüt edilmesine rağmen teslim edilmediğini, tatil köyünün halen atıl durumda olduğunu, ...'ın 1 kez devre hakkını kullandığını, ...'...
Mahkemece, bozmaya uyularak, davanın kısmen kabulü ile tatil bedellerine ilişkin isteğin reddine, davacının taraflar arasındaki devre tatil sözleşmelerinin feshi talebinin kabulü ile fesih nedeniyle A Bölgesi 534 Kapı nolu evin 11 nolu devresi için 250,00-TL nin dava tarihinden, 10.773,55-TL nin ıslah tarihi olan 16.06.2010 tarihinden, E Bölgesi 148 Kapı nolu evin 8 ve 14 nolu devreleri ile B Bölgesi 36 kapı nolu evin 6 nolu devresi için 750,00-TL dava tarihinden, 31.355,27-TL nin ıslah tarihi olan 16.06.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacının B bölgesi 36 kapı nolu 6.dönem için 13.1.1988 tarihinde imzaladığı devre tatil sözleşmesi ile sözleşme bedelinden, 650.000 TL.nin peşin ve bakiyesi 5.850.000 TL.nin 30 ayda ödeneceğinin, A bölgesi 534 kapı nolu 11.dönem için 8.8.1991 tarihinde imzaladığı devre tatil sözleşmesi ile sözleşme bedelinden, 10.860.000...
Davacı daha sonra 20.2.2007 tarihli ıslah dilekçesini vererek, 2005 ve 2006 yıllarında da devre tatil hakkının kullandırılmadığını belirterek, bu yıllar içinde talepte bulunmuştur. Davacı 5.8.2005 tarihinde bu davayı açtığına göre, dava tarihinden sonraki tarihler için davasını ıslah edemez. Mahkemece, bu kalem isteklerin reddi gerekirken, bunlara da hükmedilmiş olması, usul ve yasaya aykırıdır. 3-Davacı 2004 yılında devre tatil hakkından yararlandırılmadığı için, ailesiyle birlikte başka bir tesiste tatil yapmak zorunda kaldığını belirterek, manevi tazminat talep etmiştir....
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....
İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, taraflar arasındaki devre mülk sözleşmesinin cayma hakkının kullanılmış olmasından kaynaklı feshi ile sözleşme gereği davalıya ödenen bedelin davacıya iadesi talebini içermektedir. Taraflar arasında “Yalova Termal Saray hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi” düzenlendiği satıcının Termal Saray Otel İşletmeciliği Turizm İnşaat Pazarlama Anonim Şirketi, alıcının davacı olduğu, sözleşme konusunun “Yalova ili Termal İlçesi Kirli Olma Mevkii 424 ada, 23,25 ve 27 parsellerin 7/3650 hissesinin satışı” kapsamında adi nitelikte düzenlendiği anlaşılmaktadır. 6502 Sayılı Kanun'un 50.maddesinde devre tatil sözleşmeleri ve sözleşmenin usul ve esasları, tüketicinin yasal hakları ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Bu yasal düzenlemey göre, devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir....
K A R A R Davacı, davalı ... şirketi ile 25.6.1994 tarihinde 30 yıl süreli devre tatil sözleşmesi imzaladığını, 2008 yılına kadar sözleşme şartlarını yerine getirdiğini, 2008 yılında tatil hakkını kullanmak üzere müracaat ettiğinde, tesise girişinin kabul edilmediğini, sebep olarak da tesisin diğer davalıya devir edildiği ve davacının tatil hakkının tapuya şerhi bulunmadığının gösterildiğini, oysa devir edilmesinin tatil hakkını kullanımını engellemeyeceğini ileri sürerek, devre tatil hakkının sözleşme sonu 25.6.2024 tarihine kadar devam ettiğinin tesbitine, muarazının men'ine , tatil hakkının kullandırılmaması nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın tesbiti ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... şirketi, davacının ödemesi gereken bakım giderini ödemediğini savunmuş, diğer davalı şirket de, davacıya karşı sözleşme ile sorumluluğunun bulunmadığını savunmuştur....
Yani devre tatil sözleşmesinde devre tatil sahibi yaptığı sözleşme çerçevesinde yılın belirli bir dönem veya dönemlerinde tesislerden yararlanma hakkını elde etmektedir. Davaya konu 20/12/2001 tarihli sözleşme ise"Doksandokuz Yıllık Mülk Kullanım Sözleşmesi" başlığı altında düzenlenmiş olup, sözleşmeye konu dairenin kullanım hakkı 99 yıllığına kiracıya devredilmiştir. Sözleşme ile devre mülk sözleşmelerinde olduğu gibi hak sahibine ayni bir hak verilmemiş, sadece kullanım hakkı tapuya şerh edilmiştir. Yine yukarıda açıklandığı üzere sözleşme konusu dairenin yılın belli ya da belirlenebilir devrelerinde değil 99 yıllığına sürekli olarak kullanım hakkı kiralanmıştır. Sözleşmenin açıklanan bu niteliği uyarınca devre tatil sözleşmesi olmayıp, tapuya şerh edilen kira sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır....
Mahkemece; tapuya mülk kullanım sözleşmesi adı altında şerh edilen sözleşmenin devre tatil sözleşmesi niteliğinde olduğu, devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkta ise 4077 sayılı Kanunun 6/B ve 23.maddeleri uyarınca tüketici mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 4077 sayılı Kanunun 6/B maddesinde devre tatil sözleşmesi; en az üç yıl süre için yapılan ve bu süre zarfında yıl içinde belirli veya belirlenebilecek ve bir haftadan az olmayacak bir dönem için bir veya daha fazla taşınmazın kullanım hakkının devri veya devri taahhüdünü içeren sözleşme olarak tanımlanmıştır. Yani devre tatil sözleşmesinde devre tatil sahibi yaptığı sözleşme çerçevesinde yılın belirli bir dönem veya dönemlerinde tesislerden yararlanma hakkını elde etmektedir....