Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....
AŞ ile yapılan 21.4.1995 tarihli sözleşme ile 31.12.2020 yılına kadar sürecek Devre Tatil Sözleşmesi imzalandığını,2003 yılına kadar 31. -32. haftaları kullandıklarını, 2004 yılında gittiklerinde kapıdan döndürüldüklerini, ...’in sözleşmeye aykırı olarak tesisi önce 12 yıllığına Voyage AŞ ye devrettiğini,onların da kullanımı engellediğini ileri sürerek 2004 yılı 31-32. devre tatil hakkının yasal faizi ile tazminini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de bakiye 17 yıl kulanamama bedeli 32.391,60 YTL nin tahsilini istemiştir. Davalı, ... AŞ sözleşmeyi temsilci sıfatı ile imzaladığını, Tutes AŞ nin önce diğer davalı Voyage AŞ ye kiraya verdiğini, sonrasında Voyage’nin üst hakkını satın aldığını, kendisinin sorumlu olmadığını, davalı Voyage AŞ davacılar ile aralarında sözleşme olmadığını, taşınmazın üst hakkını satın aldıkların savunarak davanın reddine dilemişlerdir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki devre tatil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, ...’nda ailesi ile tatilde bulunduğu sırada, davalı şirket elemanları tarafından “bedava tatil kazanılacağı vaadiyle” işyerine davet edildiğini, burada pisokolojik baskı altında 26.7.2005 tarihinde 4.850,00 Euro bedelli devre tatil sözleşmesi imzaladığını, cayma hakkını kullanmışsa da kabul edilmediğini, tatil hakkını kullanabilmesi için bir davetiye de gönderilmediğini, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile yapılan ödemelerin iadesine karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı ile imzalanan devre tatil sözleşmesinin feshi ile davalıya devre tatil sözleşmesi kapsamında ödediği bedellerin iadesi talep etmiş, davalı ise davacının devre tatil hakkını kiraya vererek kullandığını, bu konuda imzası olan belgenin bulunduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Davacı, cevaba cevap dilekçesi ve yargılama sırasındaki tüm beyanlarında davalı tarafından dosyaya ibraz edilen belgeler altındaki imzaları reddetmiş ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmiştir. Mahkemece,,,,,ve .....’dan alınan 07.09.2015 tarihli rapor hükme esas alınarak dava reddedilmiştir....
Taraflar arasındaki sözleşmesinin devre tatil satış sözleşmesi niteliğinde olduğu ve davaya konu senetlerin devre tatil satış sözleşmesi uyarınca davacı tarafından davalıya verildiği ve bu nedenlerle taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin------- maddelerinde devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri düzenlenmiş olup, devre tatil ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Bu nedenlerle uyuşmazlığın çözümünde davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Mahkememizce açıklanan nedenlerle görevsizlik kararı verilmesi gerekmiş, HMK'nun 20....
15.11.2002 tarihinde davacı tarafından ödendiği ve davacının sözleşme gereğince devre tatil hakkından yararlandığı dosyadaki bilgi vi belgelerle tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır....
Dava, devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali, sözleşmenin iptali ve bedel iadesine ilişkindir. Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delilleri toplanmış, dava konusu satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmadığı için geçerli kabul edilemeyeceği, tapu devrinin verilmesinin de satış sözleşmesine geçerlilik kazandıramayacağı, davalının sözleşme kapsamında üzerine düşen edimlerini yerine getirmediği, davacının tatil hakkını kullanmadığı gerekçeleriyle taraflar arası imzalanmış olan sözleşmelerin iptaline, davacıya tapu devrinin dava dışı şirket tarafından yapılmış olması nedeniyle davacının tapu iptal ve tescil isteminin pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiştir. Davalının istinaf sebeplerinin incelenmesinde, Dava, davacı tarafından imzalanan devre tatil satış sözleşmesinin iptali, sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi ve tapu iptal istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak-tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalılardan ... Turizm A.Ş. Avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalılardan ... A.Ş.ile 1.1.1991 tarihinden 31.12.2020 tarihine kadar geçerli olmak üzere devre tatil sözleşmesi imzaladığını, sözleşmedeki bütün yükümlülüklerini yerine getirdiğini, taşınmazın davalılar arasında el değiştirdiğini, 2004 yılında tatil hakkını Kullanmak üzere tesise gittiğinde içeri alınmadığını ileri sürerek sözleşme gereği sahip olduğu tatil hakkının hükmen tespitine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 3.000 YTL maddi, 5.000 YTL manevi tazminatın davalılardan alınmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 5.000,00 TL devremülk bedeli ile 2.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, 700,00 TL tapu işlemi için ödenen miktar bakımından pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, eldeki dava ile sözleşmeye aykırılık nedeniyle cayma hakkını kullanmış olduğu devre mülk sözleşmesi nedeniyle ödemiş olduğu devre mülk bedeli ve tapu işlem masrafı ile manevi tazminatın davalıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece, devre mülk bedeli ve manevi tazminat yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki; sözleşmeye aykırılık tek başına manevi tazminat isteme hakkı doğurmaz....
Asıl dava yönünden istinaf başvuru sebeplerinin incelenmesi neticesinde; Davacı-karşı davalı tüketici ile devre tatil sağlayıcısı konumundaki davalı-karşı davacı şirket arasında 24/9/1991 tarihinde Bolu ili, Merkez ilçe, Ömerler köyü İkisuarası mevkiinde kain 1406 parsel sayılı taşınmaz üzerinde D bölgedeki 81 kapı numaralı iki adet evi toplam eski para ile 37.360.000 bedelle Devre Tatil Sözleşmesi imzalandığı, sözleşme konusu devre tatil bedelinin bir kısmının peşin alındığı, geriye kalan bedelin (20) ayda ödeneceğinin, sözleşmenin 17. maddesinde öngörülen (99) yıllık devre tatil süresinin sona ermediği ve davalı şirket tarafından davacıya gönderilen ve dava dilekçesinde bahse konu 29/09/2015 tarihli davalı şirket yazısı ile davacı tüketiciden dava konusu tesisin bulunduğu tatil köyünden faydalanmaya devam edebilmeleri için devre kullanımlarına ilişkin olarak belirlenecek devre servis bedeli (DSB) ile Bolu 2....