Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya kapsamından,10.08.1997 ve 23.09.1997 tarihli sözleme ile 9 adet, 01.07.1997 tarihli sözleşme ilede 5 adet devre mülk sözleşmesinin yapıldığı, bu durumda tatil amaçlı devre mülk alımının söz konusu olmadığı, ticari amaçlı olduğu ve Tüketici Kanunu kapsamında değerlendirilemeyeceği anlaşılmaktadır. Tüketici Mahkemesi özel bir mahkeme olup görevleri 4077 Sayılı Kanundan kaynaklanmaktadır. Somut olayda, ticari amaçlı devre mülk alımı söz konusu olduğundan uyuşmazlığın, genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22. maddeleri gereğince Konya 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 01.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

    bu özellikler doğrultusunda belirlendiğini, hal böyle iken yeni tesislerde aynı sözleşme şartları ile hak sahibi olunmaya çalışılmasının müvekkiline ağır ekonomik külfet yükleyen devre tatil sözleşmesinin ifasına devam edilmesinin hakkaniyete uygun olmadığını ve müvekkiline ait olan tesisin fiilen ve hukuken devre tatil sözleşmesinin ifasına elverişli olmadığını devre tatil sisteminin uygulanmasına elverişli olmayan tatil köyünde edimlerin önceki koşullara göre belirlendiği, devre tatil sözleşmesinin getirdiği ağır ekonomik külfete rağmen ifaya devam edilmesinin hakkaniyet duygusunu zedeliyici nitelikte olacağı davacının dava konusu devre tatil dönemlerine ilişkin aidat ödemelerini tam ve süresinde yatırmayıp kendi istek ve arzusu ile tesise gelmeyen davacının tazminat isteğinin yerinde olmadığını, talep konusu yıllar ile ilgili hiçbir ödeme yapmayan davacının devre tatil sertifikası sözleşme hükümlerine göre daireleri kullanma hakkının bulunmadığını, kesinlikle kabul anlamına gelmemekle...

    Davacı, ailesi ile tatile çıktığı dönemde kuşadasında bir otelde şov amaçlı gösterimden sonra ,davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 12.10.1997 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanma imkanın kalmadığını, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil Sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinde devre tatile konu tesisin, 125 parsel üzerinde yapımı bitmiş tesis olduğu açıklanmıştır....

      Devre için 23/01- 30/01 tarihleri arasını kapsayan 27/03/1991 tarihli devre tatil sözleşmesinin feshine, dava konusu 42.930,53 TL toplam devre tatil bedeli alacağının 5.000,00- TL'sinin 20/06/2019 dava tarihinden, 37.930,53 TL'sinin ıslah tarihi olan 01/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karşı davanın reddine... " karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı-karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

      Devre için 29/01- 05/02 tarihleri arasını kapsayan 13/06/1990 tarihli devre tatil sözleşmesinin feshine, dava konusu 30.438,82 TL toplam devre tatil bedeli alacağının 5.000,00- TL'sinin 20/06/2019 dava tarihinden, 25.438,82 TL'sinin ıslah tarihi olan 01/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karşı davanın reddine ... " karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı-karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

      Mahkemece; konusunda uzman bilirkişilerin katılımı ile yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarının incelenmesinde; taraflar arasında yapılan devre tatil sözleşmesinin 7. maddesi gereğince; devre tatil sahibinin dilediği an ve sebep göstermeden sözleşmeyi feshetme yetkisine sahip olduğu; sözleşmeye konu tesiste davalı tarafından yapılan mimari plan, tasarım ve konsept değişikliğinin, devre tatil kullanıcılarının kullanımından öte, spor kompleksi bazında ve turizm amaçlı ticari gelirlerin artırılmasına yönelik olması nedeni ile; yapılan bu konsept değişikliğinden devre tatil kullanıcılarının olumsuz etkileneceği; davalı tarafından, davacıdan talep edilen zorunlu yenileme payına dahil olan iş kalemleri ile masrafların önemli ölçüde turizm vasfının artırılmasına yönelik köklü yapım işleri olduğu ve bu masraflardan devre tatil kullanıcılarının sorumlu tutulamayacağı belirtilmiş olup, ayrıca; sözleşme gereğince kararlaştırılan bedelin de denkleştirici adalet ilkeleri çerçevesinde dava...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ Uyuşmazlık; devre mülk/devre tatil sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          - Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin iptaline ve taraflar arasında İmzalanmış 11.08.2018 tarihli ve 7710200336A numaralı Devre Tatil Sözleşmesi-Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin iptaline ve taraflar arasında imzalanmış 11.11.2018 tarihli ve 7710200336AA numaralı Devre Tatil Sözleşmesi-Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin iptaline, davacı müvekkilinin yukarıda belirtilen sözleşmelere göre davalıya ödediği 18.650,00 TL'nın ve cayma ihtarnamesi masrafı 332,07 TL olmak üzere toplam 18.982,07 TL'nın ihtarname tarihi olan 14.11.2018 tarihinden itibaren başlayacak ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı müvekkiline verilmesine, yukarıda belirtilen sözleşmelere göre müvekkilinden alınmış 53 adet senedin davalı tarafından, davacı müvekkiline iadesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 2.8.2005 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....

            Davalı ...Ş, tesisin diğer davalı tarafından kira sözleşmesine istinaden işletildiğini, bilahere üst hakkının devralındığını, kendilerinin sorumluluğu kalmadığını,kaldı ki devre tatil sözleşmesini dava dışı EDT şirketi namına imzaladıkları için kendilerine husumet düşmeyeceğini savunmuş, diğer davalı ... devre tatil sözleşmesinin tarafı olmadıklarını, daha önce kira sözleşmesine istinaden devre tatil hakkını kullandırdığını, üst hakkını devralarak burada tesisi inşaa ettiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

              UYAP Entegrasyonu