İlk Derece Mahkemesince davanın; 1- Davacının davasının, davalı GEO T4 Kiralama ve Danışmanlık Hizmetleri Tic.AŞ T4 AŞ yönünden pasif husumet noksanlığından REDDİNE, 2- Davacının davasının T7 yönünden KABULÜNE, A)Taraflar arasında akdedilen AD01- 4072A ve AD01- 4072 sözleşme numaralı Yalova Thermal Palace Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin feshine, B) Ödenen 12.640- TL'nin dava tarihi olan 15.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, bu karara karşı T7 Şirketi vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir....
Dava, devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin ve tapunun iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin içeriğine göre sözleşmenin tapu devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı 634 sayılı KMK’nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir hak olup, bu hak gayrimenkul hisse devri vaadi de içerdiğinden devrin anılan yasa hükmü ile TMK'nun 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri geçersizdir. Geçersiz sözleşmenin bulunması halinde taraflar birbirlerine verdiklerinin iadesini her zaman talep edebilirler. Ancak taraflar arasında haricen düzenlenen sözleşme sonucunda tapuda devir işlemi yapılmış ise, geçersiz sözleşme geçerli hale gelecektir. Yargıtay 13....
Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulanarak 24.9.2011 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı TKHK'nun 8/1 maddesinde, “kapıdan satış, işyeri, fuar, panayır gibi satış mekânları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlardır.” şeklinde tanımlanmış olup, davalının sözleşmede belirtilen işyeri adresi olduğundan davacının, hediye tatil kazandığı belirtilerek davet üzerine gitmiş olduğu otelde, daha önceden düşünmediği ve devre tatil satın almak için de gitmediği halde, yapılan tanıtımlar üzerine hazırlıksız bulunduğu...
KARAR Davacı, davalı şirketin kendisini tanıtım seminerine çağırarak, tesislerin görülmesinden sonra dilerse sözleşme imzalayabileceği sözü vermelerine rağmen hile ile, tanıtım sonrası sözleşme imzalatarak 3.710-TL parasını aldıklarını, her biri 667-TL bedelli 12 adet bono imzalattıklarını, üç adet bonoyu ödediğini, sözleşmenin devre tarihinin boş bırakıldığını, daha sonra kargo ile gönderilen sözleşmede devre tarihinin 10 Eylül - 24 Eylül olarak tahrif edilmiş olduğunu, devre kodunda B17 yazıldığı rakamla kısmında ise tarih yazılı olmadığını, cayma belgesi verilmediğini, çocuklu bir ailenin okul dönemi içinde tatil yapamayacağını, iradesinin fesada uğradığını, davacının içeriğine etki edemediği sözleşmenin haksız şart içerdiğini, sözleşmenin 23.12.2011 tarihinde kargo ile gönderilmesinden sonra Beyoğlu 57.Noterliğinin 27.12.2011 tarihli ihtarname ile fesh ve cayma iradesinin davalı şirkete bildirildiğini belirtilerek, sözleşmenin feshi ile ödenen 5.711-TLnin en yüksek faiz oranı ile davalıdan...
İSTİNAF SEBEBİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; devre mülkün inşaatının tamamlandığını, davacıya tapu devrinin yapıldığını, davacının 24- 31 Mart 2017 ve 24- 27 Mart 2018 tarihlerinde kendi devre mülkünde konaklayarak tecrübe ve muayene şartını sağladığını, konaklama günlerine isabet eden bedelin mahsup edilmediğini beyanla istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin feshi ve alacak talebine ilişkindir. Tapuda kayıtlı taşınmazların satışının TMK'nın 706, TBK'nın 237, Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunludur. Taşınmazlara ilişkin olarak haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersiz olup taraflar geçersiz sözleşmeye dayalı olarak verdiklerinin iadesini her zaman isteyebilirler....
Bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan, cayma hakkı ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup, bu süre içinde sözleşme askıdadır. Davacının devre tatil hakkını kullanmadığı, davalının da kabulünde olup, bu durumda cayma hakkını kullanma süresi henüz başlamamış olduğundan, davacının cayma hakkını kullanması mümkündür. O halde, mahkemece sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 18.40 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 31.1.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar....
Değerlendirme : Dava; devremülk satışından kaynaklanan cayma nedeniyle sözleşmenin feshedilmiş olduğunun tespiti ile sözleşme gereğince ödenen bedel ve aidat bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Mahkemece davanın kısman kabulüne karar verilmiş olup verilen karar davalı tarafça dava konusu tek sözleşme yönünden davayı kabul ederek diğer sözleşmeler yönünden ise husumet yokluğu gerekçesiyle istinaf edilmiştir. 6502 sayılı Kanun'un 50.m.sinde devre tatil sözleşmeleri ve sözleşmenin usul ve esasları,tüketicinin yasal hakları ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.Bu yasal düzenlemeye göre,devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir....
, müvekkilinin devre tatil konusunda yanılgıya uğradığını anladığını, sözleşmeden caymak istediğini, İnegöl 3....
hukuki süreçlere başvurmaları gerektiğini, taraflar arasında yapılan sözleşmenin Devre Mülk adı altında yapıldığını, tüketicinin devre mülk sahibi olmak adına bu iradeyle hareket ettiğini, oysa yapılan Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi incelendiğinde iş bu sözleşmenin Devre Mülk Sözleşmesinden ziyade Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 50....