Sulh Hukuk ve ...Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, satın alınan devre mülkün tapuya tesciline, olmadığı takdirde devre mülk bedelinin davalıdan tahsiline ve devre mülkün kullanılamaması nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Kanun kapsamına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Tüketici Mahkemesi de, davaya konu devre mülk satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmaması ve adi sözleşme ile satın alınan devre mülk sözleşmesi ile ilgili anlaşmazlıkların çözüm yerinin genel mahkemeler olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Dava, hukuki niteliği itibariyle Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 50/1- a maddesinde düzenlenen devre tatil sözleşmesinin iptali isteğinden ibaret olup, aynı Kanun'un 50/(9). maddesine göre devre tatile konu taşınmazın ön ödemeli satılması durumunda, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır. Geçersizliği bu şekilde tespit edilen sözleşme uyarınca davalı tarafın davacı tüketiciden almış olduğu bedelleri iade etme yükümlülüğü bulunduğu açıktır. 6502 sayılı kanunun 50.md.ve bu maddeye göre çıkarılan Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği gereği satıcı ve sağlayıcının tüketiciye karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları görülmüştür. Dava konusu sözleşmeye dayalı olarak düzenlenen ve davacı tarafından imzalanarak davalılara verilen senetlerin tüketici senedi niteliğinde olması nedeniyle 6502 sayılı kanunun 4.md.5.fıkrası uyarınca geçersiz olduğu kabul edilmiştir....
Mahkemece hükme esas alınan 22.9.2010 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; 2010 yılı devre aidatının tesbitinde başka dosyalarda belirlenen bedeller ve hakkaniyete uygun olarak 150,00 TL.olarak tesbitinin uygun olduğu açıklanmıştır. Taraflar arasında düzenlenen 5.9.1996 tarihli devre tatil sözleşmesinin 27.maddesinde, "Devre tatil sahipleri, Naturhausların ve Naturland içindeki ortak bölgelerin tüm altyapı ve çevre tesislerinin tamir, bakım, yenileme ve düzenleme masrafları ile kalite artırıcı ve kullanıma yeni menkul değerler katıcı giderlere katılmakla, yükümlüdürler. Bu konulara ait giderler işletmeci tarafından tespit edilerek, devre tatil sahiplerine kullandıkları naturhaus büyüklüğü ile devre zamanı dikkate alınarak, paylaştırılır. Diğer yönden tüm işletme yönetim giderleri aynı yöntemle tespit edilir ve paylaştırılır....
tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki 2.ve 3. bendlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı taraf, ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/407 esas sayılı dosyası ile 2004 yılına ilişkin olarak tatil hakkının kullandırılmamasından ötürü maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuş, talebi kabul edilerek manevi tazminata hak kazanmıştır. Davacı, daha önceden kullandırılmayan tatil hakkına binaen manevi tazminat aldığına göre daha sonraki yıllar için çıkan uyuşmazlık nedeniyle tatil hakkını kullandırılmayacağını bilebilecek durumdadır. Devam eden yıllar için aynı istekte bulunamaz....
KARAR Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 23.7.2009 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzalandığını, tatil hakkını kullanabilmesi için bir davetiye gönderilmediğini, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, tatil hakkını hiç kullanmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile yapılan ödeme tutarı 2140 euronun iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının tesisi görerek sözleşmeyi imzaladığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin(devre tatil sözleşmesi) feshi ile anılan sözleşmeye istinaden verilen senetlerin iptaline ilişkin olarak açılan davada Adana 1.Tüketici mahkemesi ile Adana 7.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Talep, Hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin(devre tatil sözleşmesi) feshi ile anılan sözleşmeye istinaden verilen senetlerin iptaline ilişkindir....
Davacı, ailesi ile tatile çıktığı dönemde .. bir otelde şov amaçlı gösterimden sonra, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile ve psikolojik baskı altında devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, Sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını, cayma hakkının da süresinde kullanılmadığını savunmuştur. 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı TKHK'nun 8/1 maddesinde, “kapıdan satış, işyeri, fuar, panayır gibi satış mekânları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlardır.” şeklinde tanımlanmış olup, davacının, hediye tatil kazandığı belirtilerek davet üzerine gitmiş olduğu davalıya ait tesiste, daha önceden düşünmediği ve devre tatil satın almak için de gitmediği...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalılardan ... A.Ş.ile 1.1.1994 tarihinden 31.12.2023 tarihine kadar geçerli olmak üzere iki ayrı dönem için 30 yıl süreli devre tatil sözleşmesi imzaladığını, sözleşmedeki bütün yükümlülüklerini yerine getirdiğini, taşınmazın davalılar arasında el değiştirdiğini, 2004 yılında tatil hakkını kullanmak üzere tesise gittiğinde içeri alınmadığını ileri sürerek sözleşme gereği sahip olduğu tatil hakkının hükmen tespitine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000 YTL maddi, 5.000 YTL manevi tazminatın davalılardan alınmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir....
Hukuk Dairesinin 16/05/2013 gün ve 2013/11777 E., 2013/12871 K. sayılı kararı ile; "…Davacı, hediye tatil verileceği söylenerek İstanbul Hilton Parksa Otelde yapılan tanıtıma katıldığını, devre tatil satın alma düşüncesi olmadığı halde davalı ile Ilgaz Mountain Resort için 10.2.2009 tarihli sözleşme ile 2048 yılına kadar kullanmak üzere devre tatil satın aldığını ancak basında duyduğu dolandırıcılık haberleri üzerine ayrıca aidatlara da zam yapılması nedeniyle cayma hakkını 9.1.2012 tarihinde kullandığını ayrıca devre tatil hakkını kullanmadığını bildirerek sözleşmenin iptali ile 14.000 TL satış bedeli ile 450 Dolar aidat bedelinin yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, sözleşmenin davalı tarafından benimsendiğini, davacıya cayma belgesinin verildiğini süresinde cayma hakkını kullanmadığını ayrıca sözleşmenin kapıdan satış niteliğinde olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
konusu tesisin bulunduğu tatil köyünden faydalanmaya devam edebilmesi için devre kullanımlarına ilişkin olarak belirlenecek devre servis bedeli (DSB) ile Bolu 2....