WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.Ş. ile 23.8.1994 tarihinde imzalamış olduğu Devre Tatil Sözleşmesi gereğince 31.12.2023’e kadar devre tatil hakkını E/52-53 nolu dairede 34.haftada kullanmak üzere 9.192 DM ödeyerek satın aldığını ve 2004 tarihine kadar devre tatil hakkını kullandığını,tesisin işletmesinin 1999 yılında diğer davalı ... AŞ.ye kira sözleşmesi ile devredildiğini,bu davalının yıllık bakım bedeli talep ederek devre tatil hakkını kullandırdığı halde,8.7.2003 tarihinde tesisin bulunduğu taşınmazın üst hakkını,önceki üst hakkı sahibi olan ... AŞ.’nin ......

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 10/08/2012 tarihinde davalı şirket temsilcileri tarafından psikolojik baskı altında toplam 11.950.-TL tutarında devre mülk sözleşmesi imzaladığını, sözleşme bedeli olarak 7.800.-TL ödeme yaptığını, davalı firmaya 01/07/2015 tarihinde ihtarname çekerek cayma bildiriminde bulunduğunu, ancak senetler ve sözleşmenin iptal edilmediğini, tatil hizmetinden faydalanmadığını, sözleşmenin ve sözleşme nedeniyle düzenlenen senetlerin iptali ile ödemiş olduğu 7.800.-TL'nin ihtarname tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

      A.Ş. ile 25.1.1994 tarihli devre tatil sözleşmesi ile 25.1.1994 - 31.12.2024 tarihleri arasında 30 yıl süre ile devre tatil yapılmasının kararlaştırıldığını ve 19.522 DM ödeyerek satın aldığını ve 2004 tarihine kadar devre tatil hakkını kullandığını,tesisin işletmesinin 1999 yılında diğer davalı ... AŞ.ye kira sözleşmesi ile devredildiğini,bu davalının yıllık bakım bedeli talep ederek devre tatil hakkını kullandırdığı halde,8.7.2003 tarihinde tesisin bulunduğu taşınmazın üst hakkını,önceki üst ... sahibi olan ... AŞ.’nin ......

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, tanıtım ve tatil vaadi ile götürüldüğü tesiste manevi baskı altında davalı ile 6.8.2009 tarihinde 99 yıllık devre tatil sözleşmesi imzaladığını, tatil hakkını hiç kullanmadığı gibi tatil yapacağı ünitenin sözleşmede farklı tatil sertifikasında farklı gösterildiğini bildirerek sözleşmenin iptali ile 5.350 Euronun dava tarihindeki karşılığının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....

          Mahkemece, taraflar arasında 11.04.2015 tarihli devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, davacının taraflar arasında imzalanan sözleşmenin kapıdan satış şeklinde yapıldığının kabulü gerekeceği, bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğu cayma hakkının ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “SÖZLEŞME KONUSU” başlıklı 2. maddesinde 'İş bu sözleşmenin konusu; satıcı mülkiyetindeki ... ili, ... ilçesi, ... mevkii, 1....

            Dava, devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır. Davacı, taraflar arasındaki sözleşmeye göre birkısım ödemeler yapmasına rağmen devre tatil hakkını kullanamadığını, bu nedenle ödemiş olduğu bedellerin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Dosya içerisinde mevcut 05.01.2012 tarihli ve "Devre Tatil Sözleşmesi" başlıklı belgede davalı ... yetkili satıcı acenta yetkilisi, diğer davalı ... ... İnş.Tur. Tic.San. A.Ş. ise sağlayıcı sıfatıyla gösterilmiş olup, dosya içerisindeki '... ... ... Clup üyeliğine hoşgeldiniz' başlıklı ve “Bakım Aidat Bedeli" açıklamalı makbuzda davalı ... ... İnş. Tur. Tic. San. A.Ş.'nin kaşe ve imzasının yer aldığı görülmektedir. Yasa gereği davacının cayma hakkını kullanma süresinin hizmetin verildiği tarihten başlayacağı ve davacı tarafından devre tatil hakkının kullanılmadığı anlaşılmakla davalı ... satıcı, davalı ... ... İnş. Tur. Tic. San....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, tanıtım ve tatil vaadi ile götürüldüğü tesiste manevi baskı altında davalı ile 6.8.2009 tarihinde 99 yıllık devre tatil sözleşmesi imzaladığını, tatil hakkını hiç kullanmadığı gibi tatil yapacağı ünitenin sözleşmede farklı tatil sertifikasında farklı gösterildiğini bildirerek sözleşmenin iptali ile 5.350 Euronun dava tarihindeki karşılığının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....

                & Spa Devre Tatil Üyelik Sözleşmesinin iptaline, 05.07.2012 ila 05.10.2013 ödeme tarihli sıralı 16 adet senetten dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti ile senetlerin davacıya iadesine,1.400 TL'nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, kalan kısma yönelik isteğin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ile yaptığı devre tatil sözleşmesine göre cayma hakkını kullanarak sözleşmenin iptali ile ödediklerinin iadesi için eldeki davayı açmış, davalı davanın reddini dilemiştir....

                  Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....

                  Taraflar arasında 27.6.2002 tarihli devre tatil sözleşmesinin düzenlendiği, davacının 30.1.2004 tarihli ihtarname ile cayma hakkını kullandığı ve bu tarihten sonra davalıya hiçbir ödeme yapmadığı, dosyadaki delillerden anlaşılmış olup, davacı sözleşmenin iptali talepli bu davayı açmıştır. Davalı sağlayıcı, cayma bildirimi belgesini sözleşme tarihinde davacıya vermiştir. Devre Tatil sözleşmeleri Uygulama Usul ve Esasları hakkında yönetmeliğin 6.maddesi gereğince devre tatil sözleşmelerinde cayma süresi on gündür. Bu süre hizmet ediminin tüketiciye ifa edildiği tarihte işlemeye başlayacaktır. Davacının devre tatil hakkını kullanmadığı sabit olduğuna göre, bu süre henüz işlemeye başlamamıştır ve sözleşme bu süre içerisinde askıdadır. Davacının cayma bildirimi süresindedir. Mahkemece, davanın kabulü gerekirken, yazılı şekilde sözleşmenin benimsendiği gerekçesiyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

                    UYAP Entegrasyonu