Mahkemece, davanın kabulü ile, 08/12/2013 tarih 13.500,00 TL bedelli devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptali ile sözleşme kapsamında davacının ödemiş olduğu 5.800,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 08.12.2013 tarihli devre mülk satış sözleşmesinin iptali ve sözleşme nedeniyle ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Tüketici Mahkemesi 01/03/2022 tarih, 2022/65 Esas, 2022/139 Karar sayılı "Davacının davasının KABULÜNE, Taraflar arasında akdedilen Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi'nin iptaline, 91.414,94 TL'nin dava tarihi olan 01/12/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine" kararı davalı tarafından istinaf edilmiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçeleriyle istinaf talebinde bulunmuştur. Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğundan bahisle, davalının istinaf talebinin reddini istemiştir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, resmi şekilde yapılmayan ve tapu devri de bulunmayan devre mülk sözleşme iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, sadece devre mülk sözleşmesinin resmi şekilde yapılmaması sebebiyle geçersizliği nedeniyle iptaline karar verilmesi gerekirken, (bkz. benzer mahiyette Yargıtay 13....
-K. sayılı kararıyla “Dava konusu uyuşmazlığın Yalova İli, Termal İlçesi, Akköy Köyü'nde bulunan devre mülk niteliğinde taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin olduğu, davacının öncelikli talebinin sözleşmenin iptali ve alacak olmasına göre, sözleşmenin iptali ve alacak kararı ile taraflar sözleşmeye göre birbirlerinden aldıklarını karşılıklı olarak geri verme durumunda olduklarından, devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile davacı adına tapuda kayıtlı bulunan devre mülkün tapu kaydının da iptali ve önceki malik adına yeniden tapuya kayıt ve tescili gerektiği, bu nedenlerle kesin yetki kuralı gereğince davanın taşınmazın bulunduğu Termal İlçesinin bağlı olduğu Yalova Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi'nde görülmesinin zorunlu olduğu” gerekçesiyle davalıların istinaf taleplerinin kabulüne, Eskişehir Tüketici Mahkemesi'nin 11/07/2019 tarih ve 2018/277 - 2019/711 E.-K. sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi ve Ankara 27. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik ve yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile sözleşme gereğince verilen paranın iadesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada Bakırköy 3. Tüketici ve Yalova 4....
Somut olayda, dava taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinin cayma hakkı kullanıldığından bahisle sözleşmenin feshi ve verilenin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan İstanbul Anadolu 1. Tüketici Mahkemesi’nde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 1. Tüketici Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 28/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, dava taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinin cayma hakkı kullanıldığından bahisle sözleşmenin feshi ve verilenin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan İstanbul Anadolu 1. Tüketici Mahkemesi’nde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul Anadolu 1. Tüketici Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 28/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Devre mülk hakkı Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir hak olup TMK 706., Borçlar Kanunu 213. ve Noterlik Kanunu 60. maddeleri gereğince satışının resmi şekilde yapılmasının zorunludur....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2019 NUMARASI : 2017/787 ESAS, 2019/789 KARAR DAVA KONUSU : Devre Mülk Sözleşmesinin Feshi ile Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki davada; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Şükrü Hanlı Baydın tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından telefonla aranarak tatil kazandınız diyerek toplantıya davet edildiğini, düşünme fırsatı bulmadan toplam 13.050- TL bedelle satış sözleşmesi imzalattırıldığını, peşin olarak 7.000- TL ödeme yaptığını...