HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/1161 KARAR NO : 2023/1342 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MUDURNU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/30 ESAS -2023/140 KARAR DAVA KONUSU : Devre mülk satış sözleşmesinin cayma sebebiyle feshi, ödenen bedelin iadesi ve gayrimenkulün davalı adına tescili KARAR : Taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesinin cayma sebebiyle feshi, ödenen bedelin iadesi ve gayrimenkulün davalı adına tescili talepleri nedeniyle yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. İlk derece mahkemesinin kararı davalı vekili tarafından istinaf edilmekle; kesinlik, süre, istinaf şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, istinaf dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Nitekim TBMM Devre Mülk ve Devre Tatil Sektörlerinde Yaşanan Mağduriyet İddialarının Araştırılması ve Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Alt Komisyonunun 08/01/2019 tarihli tutanaklarına göre de (www.tbmm.gov.tr /develop/owa/ komisyon_tutanakları), komisyonda görüş bildiren yetkililer devre tatil sözleşmesinin şahsi hak olarak nitelendirilebilecek olanlarının devre tatil sistemleri, diğerlerinin de ayni hak tanıyan, kişiye mülkiyet hakkı tanıyan ve onun üzerinde sınırsız tasarruf imkânı veren devre mülk sistemleri olarak iki ana gruba ayrıldığını, devre mülk sistemlerinin de kendi içerisinde devre mülk, ya da müşterek mülkiyet payına bağlı olarak paylı sistem, dönem mülk veya hisseli gayrimenkul olarak tanımlandığını açıklamışlardır. 6502 sayılı Kanun’un 50.maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir....
tapuda satış devir işlemlerinin yapılması ve kullanıma açılmasının söz konusu olacağının düzenlendiğini, iş bu Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi'nin tapuda yahut noter önünde resmi şekilde yapılması gerekirken, resmi şekilde yapılmayıp adi yazılı şekilde düzenlendiğini, müvekkilinin imzaladığı sözleşmeye dayanarak satış bedelini ödediğini, sözleşmede belirtilen söz konusu taşınmazın inşaatının bittiğini ve kullanıma hazır hale geldiğini, ancak buna rağmen tapuda bir devir işleminin yapılmamış olmasının devre mülk hakkını resmi olarak almasına engel oluşturduğunu, ayrıca müvekkilinin henüz sahip olamadığı devre mülkün aidatlarını ödemeye devam ettiğini, söz konusu bu durumun telafisi için hukuki süreçlere başvurmaları gerektiğini, taraflar arasında yapılan sözleşmenin Devre Mülk adı altında yapıldığını, tüketicinin devre mülk sahibi olmak adına bu iradeyle hareket ettiğini, oysa yapılan Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi incelendiğinde iş bu sözleşmenin Devre Mülk Sözleşmesinden ziyade...
Asliye Hukuk Mahkemesince, "...davacının talebinin gayrimenkul (devre mülk) satış sözleşmesinin davacı tarafından tek taraflı olarak fesih edilmesi üzerine davacının ödediği bedelin iade edilmesi istemine ilişkin olup, davacının projeden üç ayrı devre mülk satın aldığı, 3 adet bağımsız bölümün oturmak veya tatil amaçlı olarak alındığının kabulünün mümkün olmadığı, kira kazancı elde edilme gayesiyle ticari amaçla satın alma işleminin gerçekleştiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari satımdan kaynaklandığı, bu nedenle İstanbul Bam 37. Hukuk Dairesinin 2018/1079 Esas ve 2018/1298 Karar sayılı ilamı dikkate alınarak davalara Ticaret Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, "... Yargıtay 13....
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davaya konu devre mülk hissesinin davacı adına tapuda tescili yapılmış olmakla birlikte, tesliminin yapılmamış olduğu, harici devre mülk satış sözleşmesi tapuda pay devriyle geçerli hale gelmiş olsa da, sözleşmeye konu davacıya satışı yapılan devre mülkün fiilen teslim edilerek kullanıldığı veya davacının teslimden imtina ettiğinin ispat edilemediği, tecrübe ve muayene koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmış olduğundan, davacının cayma hakkını kullanarak sözleşmenin feshini, sözleşmeden dolayı borçlu olmadığının tespitini, senetlerin iptalini ve yaptığı ödemenin iadesini talep hakkının bulunduğu gerekçesiyle," 1- Davanın KABULÜ ile, taraflar arasında imzalanan 19/12/2016 tarihli, 12496 nolu Devremülk Devir Sözleşmesinin süresinde cayma hakkı kullanıldığından FESHİNE, sözleşme ile birlikte imzalanılan senetlerin iptaline, sözleşme nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, 2- Davacı tarafından ödemesi yapılan 8.000,00 TL'nin dava tarihinden...
Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, ilgili yönetmeliğin sadece devre tatil sözleşmelerine değil, aynı zamanda devre mülk sözleşmelerine ve diğer devre tatil temelli sözleşmelere de uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Tanımlar bölümündeki 4.maddenin (ç) bendinde ise devre mülk hakkı 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı KMK’nun Devre Mülk Hakkı başlıklı sekizinci bölümünde düzenlenen hak olarak tanımlanmıştır. Davacı ile ...... İnş. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan bila tarihli ...... ... Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 3. maddesinde "Sözleşmeye konu devre mülk satıcının Kütahya İli, ......A.Ş. arasında imzalanan 19.08.2015 tarihli Yalova ... Satış Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin sözleşmenin konusu başlıklı 2. maddesinde “İş bu sözleşmenin konusu Kuşadası ......
Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, ilgili yönetmeliğin sadece devre tatil sözleşmelerine değil, aynı zamanda devre mülk sözleşmelerine ve diğer devre tatil temelli sözleşmelere de uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Tanımlar bölümündeki 4.maddenin (ç) bendinde ise devre mülk hakkı 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı KMK’nun Devre Mülk Hakkı başlıklı sekizinci bölümünde düzenlenen hak olarak tanımlanmıştır. Davacı ile...Organizasyon Turizm İnş. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan bila tarihli ... ...Vaadi Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 3. maddesinde "Sözleşmeye konu devre mülk satıcının Kütahya İli, Emet İlçesi, ... Mevkii, 10OJ25D 3 Pafta, 206 Ada, 18, 17, 16, 15, 14, 13, 12, 11, 10, 9 parsel ile ... Pafta, 96 Ada, 80 Parsel Emet/Kütahya da bulunan taşınmaz üzerinde yapılacak olan ...’da yer alan yarı hisseli devre mülk satışı için ön akit düzenlenmesinden ibarettir." ve davacı ile ... İşl. Turizm İnş. Paz....
Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, ilgili yönetmeliğin sadece devre tatil sözleşmelerine değil, aynı zamanda devre mülk sözleşmelerine ve diğer devre tatil temelli sözleşmelere de uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Tanımlar bölümündeki 4.maddenin (ç) bendinde ise devre mülk hakkı 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı KMK’nun Devre Mülk Hakkı başlıklı sekizinci bölümünde düzenlenen hak olarak tanımlanmıştır. Davacı ile ... İnş. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan bila tarihli ... ... Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 3. maddesinde "Sözleşmeye konu devre mülk satıcının Kütahya İli, Emet İlçesi, Hamam Mahallesi, Aşağı Hamam Mevkii, ... Pafta, 206 Ada, 18, 17, 16, 15, 14, 13, 12, 11, 10, 9 parsel ile ... Pafta, 96 Ada, 80 Parsel Emet/Kütahya da bulunan taşınmaz üzerinde yapılacak olan ... ...’da yer alan yarı hisseli devre mülk satışı için ön akit düzenlenmesinden ibarettir." ve davacı ile ... İnş. Paz....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin ile kredi sözleşmesinin iptali ve borçlu olunmadığının tespiti istenmektedir. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
Dosya kapsamından, taraflar arasında "007384 nolu Armutlu Tatil Köyü Devre mülk satış sözleşmesi" adı altında, adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, davanın taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin iptali, verilen senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile ödenen paranın iadesi istenmektedir. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....