İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, taraflar arasında mevcut hisseli gayrımenkul satış sözleşmelesi resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olsa da, sözleşmeye konu taşınmaz hissesi resmi senet ile davacı adına devredildiğinden sözleşmelerin geçerli hale geldiği, devre mülk sözleşmeleri tecrübe ve muayene koşuluna bağlı sözleşmeler olup konaklama belgesinde yazan 1054 nolu odada konaklamanın 1 günlük olduğu, sözleşmede belirtilen tarih ve dönemde olmadığı gibi hediye tatile ilişkin olduğu anlaşılmakla davaya konu devremülkün tecrübe ve muayene şartının yerine geldiğinin ispatlanamadığı, senetlerin tüketiciye iadesi mümkün olmadığından ve üçüncü kişilerin hak ve menfaatlerine halel gelmemesi nedeniyle iadesinin istenemeyeceği ve kambiyo vasfına haiz senetlerin iptali ise lehtar veya ciranta tarafından açılabileceğinden, senedi düzenleyen borçlu tarafından senedin iptali hukuken istenemeyeceğinden açıklanan nedenlerle senetlerin iptali ve iadesi yönündeki talebin reddinin gerektiği gerekçesiyle...
GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olup ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 4.Tüketici ve ... 2....
Sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 1. Tüketici Mahkemesi ve ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun'un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - KARAR- Dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. ... 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... Tüketici ve ... 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL, ALACAK -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; devre mülk satış sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil, alacak istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 13.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,28.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada İstanbul Anadolu 2. Tüketici ve Yalova 1....
Maddesi uyarınca ek süre sonunda 30/12/2014 tarihinde teslim edileceğinin vaat edildiğini, ancak davalı şirketin devre mülkleri teslim etmediği gibi tapu kaydında da devre mülk hakkını tesis ettirmemiş ve bu nedenle müvekkilinin elde etmiş olduğunu haktan sözleşme tarihinden bugüne kadar yararlanamadığını, davacının sözleşme gereğince bütün edimini ifa ettiğini, borçlarını ödediğini ancak davalı şirketin edimini ifa etmediğini, taşınmazı teslim etmediği gibi tapu kay dı ile devre mülk hakkının tesisini de sağlamadığını ve böylece müvekkilinin sözleşmeden cayma hakkını kullanma olacağını doğduğunu, açıklanan nedenlerle edimin ifa edilmemesi ve aldatma sebebiyle davalı şirket ile davacı arasında 26/11/2013 ve 28/11/2013 tarihli devre mülk satış vaadi sözleşmelerinin yargı kararı ile geçersiz sayılması neticesinde davalı şirket nezdinde sebepsiz zenginleşmeye sebep olan alacağın denkleştirici adalet ilkesi ve munzam zarar hesaplaması yapılarak şimdilik 10.000 TL'sinin ilk dava tarihi olan...
de yer alan yarı hisseli devre mülk satışına ilişkin sözleşme imzaladıklarını ve bedelini tamanını ödediğini ancak devre mülkün teslim edilmediği gibi, hisse tapusunun da devir edilmediğini ileri sürerek, sözleşmenin iptali ile ödenen 7.300 TL.nin yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, duruşma yapılmadan dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, dosyanın talep halinde yetkili..Tüketici Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı arasında devre mülk satış sözleşmesi bulunup, Tüketici kanununda belirtilen şekilde bir alım satım ilişkisi bulunmaktadır. Davacı, devre mülk hissesinin tapuda devrinin yapılmadığı gibi, teslim de edilmediğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Uyuşmazlık taşınmazın aynından değil, tapu devri verilse idi kullanım süresine ilişkin olarak ayni hak sağlayacak olan sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir....
Yukarıda açıklanan hükümler ve devre mülk sözleşmesine uygulanacak hükümler birlikte değerlendirildiğinde tapu devredilmiş olsa dahi bu sözleşmeler nedeniyle tüketicinin cayma hakkının bulunduğu görülmektedir. Devre mülk sözleşmeleri müşterek mülkiyet payına bağlı hisse devri içerdiğinden cayma ihtarının noter aracılığı ile yapılması gerekir. Cayma süresi bakımından eksik bilgilendirme halinde cayma süresinin uzayacağı ve tapu devri yapılan yerde fiili teslim olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği, buna bağlı olarak da cayma hakkı kullanımının yerinde ve süresinde olup olmadığının değerlendirilmesi gerekir (Y. 13. HD. 19.3.2018 T, 2016/16576- 2018/3304 sy.k ). Somut olayda; Yalova İli Termal İlçesi Killi Orman Mevkii 424 ada 27 parsel 6 nolu bağımsız bölümün 7/3650 hissesi tapu devri ile davacı adına 22/11/2016 tarihinde tescil edilmekle başlangıçta geçersiz olan sözleşme geçerli hale gelmiştir. Ancak davacı, dava dilekçesinde cayma hükümlerine dayanmıştır....