mülk sözleşmesinin şekli ve şekle aykırılığın sonuçları hakkında Kat Mülkiyeti Kanununda, devre mülk sözleşmesinin şekli hakkında açık bir düzenleme olmadığı, ancak KMK madde 61 uyarınca, devre mülk sözleşmesinin resmi senede eklenmesi zorunluluğu olduğu, bu zorunluluk dikkate alındığında, devre mülk sözleşmesinin en azından adi yazılı şekilde yapılması ortaya çıkmakta ise de bu yeterli olmadığı, zira adi yazılı şekilde yapılan devre mülk sözleşmesinin aynı zamanda resmi senede eklenerek tapuda beyanlar hanesine kaydedilmesi gerektiği, yani ayni bir hak olan devre mülk hakkı tapuda resmi şekilde kurulduğu, Madde metninde, devre mülk hakkının resmi şekilde kurulacaktır denilmekteyse de bu hak proje bittikten sonra tapu senetlerinin tazim edilmesinden sonra olacağını, Proje döneminde, proje henüz tamamlanmadığı için söz konusu devre mülklerde tapu senetleri tanzim edilemediğini, Projesi devam edilen devre mülk sözleşmeleri resmi şekilde kurulamamakta olup, adi yazılı şekilde satış vaadi...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile 17/12/2015 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 17.12.2015 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini ve sözleşme sebebiyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesi ile senetlerin iptali, borçlu olunmadığının tespiti, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 1. Tüketici Mahkemesi ve ... 3....
Devre Mülk Sözleşmesi 634 sayılı yasanın 57 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersizdir. Bu nedenle taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesi de tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olduğundan geçersizdir. Geçersiz sözleşme taraflarına hak ve borç doğurmayacağından hukuken geçersiz olan sözleşmeye dayanarak davacı, fesih ve ödediği bedelin iadesini, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep hakkına sahiptir....
mülk sözleşmesi olmayıp, devre mülk sözleşmesinin unsurlarını da taşımadığını, 6502 sayılı Kanunun 50....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1296 KARAR NO : 2021/1734 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/03/2021 NUMARASI : 2020/599 ESAS - 2021/237 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesinin Feshi - Alacak KARAR : Mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı, süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dava dosyası incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
Tüketici Mahkemesi'nin 2020 / 269 esas, 2021 / 138 karar numaralı ilamına karşı süresi içinde istinaf yoluna başvurduklarını, sözleşmenin yerel mahkeme tarafından hatalı nitelendirildiğini, davaya konu sözleşmenin bir devre mülk sözleşmesi olmadığını, bu nedenle de devre mülk sözleşmesinin unsurlarını taşıması da gerekmediğini, müvekkili ile davacı arasında imzalanan sözleşmenin taraf iradeleri esas alınarak değerlendirilmesi gerektiğini, hukukumuzda sözleşme özgürlüğü prensibinin geçerli olduğunu, tarafların aralarında anlaşarak hukuka ve ahlaka aykırı olmadıkça her türlü sözleşmeyi imzalayabilirleceklerini, huzurda ki davada taraf iradelerinin hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi olarak tecelli ettiğini, mahkemenin zorlama bir yorumla neden bu sözleşmenin devre mülk sözleşmesi olduğu konusunda ısrar etmediğinin anlaşılamadığını ve taraf iradelerinin yok sayıldığını, devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmelerinin Madde 50- (1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre...
Taraflar arasında imzalanan Devre Mülk Satış Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmelerinin “sözleşmenin konusu” başlıklı maddelerinde "Ankara İlİ Ayaş ilçesi, Uğur Çayırı köyü 118 Ada 3. Parselde kayıtlı bulunan arsa üzerinde inşa edilmiş olan Naskon Sapphıre Resort&Spa tesisinde yer alan ve ayrıntıları belirtilen mesken olarak kullanıma tahsisli devremülk olarak devri planlanan taşınmazın devrinin şartları ve devir şeklinin düzenlenmesinden ibarettir" şeklinde ifade edilen hükümle tapuda pay devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği (Y.13.HD.21.6.2018T, 2016/8215- 2018/6992 sy.k) anlaşılmaktadır. Tapu kayıtlarına göre, davacıya Ankara İli, Ayaş İlçesi, Uğurçayır Mahallesi, 118 ada, 3 nolu parsel arsa üzerinde bulunan B blok 3. Kat 52 nolu 1/24 arsa pay hisseli tapu 12.12.2014 tarihinde devredilmiştir....
K A R A R Davacı, 20.01.2011 tarihinde adi yazılı şekilde yapılan gayrimenkul satış sözleşmesi ile 4 adet devre mülk satın aldığını, davalı şirkete 4 adet devre mülk için toplam 31.800,00-TL ödediğini, 2 adet devre mülkün gecikmeli olarak 10/07/2014 tarihinde teslim edildiğini, diğer ikisinin teslim edilmediğini, sözleşmeye göre devre mülklerin 30/12/2012 tarihine kadar bitirileceğinin kararlaştırıldığını, aksi halde gecikilen her ay için 200,00 TL cezai şart ödeneceğinin belirtildiğini, söz konusu iki adet devre mülkün geç tesliminden kaynaklanan bedelin tarafına ödenmediğini, bu sebeple mahrum kalınan kira alacağı karşılığı olarak şimdilik 100,00-TL’nin ve 7.600,00-TL cezai şartın davalıdan tahsilini ve ayrıca teslim edilmeyen 2 adet devre mülk sözleşmesinin iptali ile ödenen 15.900,00-TL’nin iadesi ile sözleşmelerden kaynaklı 13.200,00-TL cezai şartın tarafına ödenmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Tatil Köyü Devre Mülk Satış Sözleşmesi yaptığını, sözleşmenin 9.maddesine göre, her bir devre mülk için senede bir defa tahmini 100-USD aidat alınacağının belirtildiğini, devre mülk sahiplerine gönderilen 29/12/2006 tarihli yazı ile 2007 yılı için 50 m2 devre mülk için 160,00- TL., 70 m2 devre mülk için 180,00-TL. ve 98 m2 devre mülk içinde 220,00-TL. aidat talep edildiğini, söz konusu uygulamanın tamamen keyfi bir uygulama olduğunu ve yapılan sözleşmeye de açıkça aykırı olduğunu belirterek fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla harca esas değeri 1.000,00-TL göstererek 2007 yılı aidatının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....