Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile 11/04/2015 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 2.200 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 11.04.2015 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği 2.200 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesini ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....

    Dava, resmi şekilde yapılmayan ve tapu devri de bulunmayan devre mülk sözleşme iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, sadece devre mülk sözleşmesinin resmi şekilde yapılmaması sebebiyle geçersizliği nedeniyle iptaline karar verilmesi gerekirken, (bkz. benzer mahiyette Yargıtay 13....

    konumunda olan iyi niyetli davacı müvekkilinin hukuki amacına, devre mülk edinme amacına ulaşmasının engellendiğini, davalı şirketin asıl amacının; Devre mülk satışı yapıyor olarak gösterip aslında çıkarı doğrultusunda devre tatil satış vaadi sözleşmesi yapmak olduğunu, yapılan bu işlemin davalının hukuku yanıltmaya yönelik tek taraflı hukuka aykırı işlem olduğunu, müvekkilinin sonuçlarını biliyor olsaydı kendi lehine sonuç doğuracak şekilde sözleşmeyi tapuda ya da noterde gerçekleştireceği apaçık ortada bir gerçek olduğunu, resmi şekil şartının tapu ya da noterde yapılması olduğunu bilse kendi aleyhine sonuç doğuracak şekilde hareket etmeyeceğini, Taraklı Termal Anonim Şirketinin müşteri portföyünün geniş olması ve yaptığı işlemlere güven duyularak hareket eden müvekkilinin açıkça yanılgıya düşürüldüğünü ve buna göre lehe hareket edildiğini, yerel mahkemenin verdiği kararda da ifade etmiş olduğu ancak değinmeyi atladığı bir husus bulunduğ3unu, Devre mülk sözleşmesi uyarınca tapunun kendi...

    Yani devre tatil sözleşmesinde devre tatil sahibi yaptığı sözleşme çerçevesinde yılın belirli bir dönem veya dönemlerinde tesislerden yararlanma hakkını elde etmektedir. Davaya konu 20/12/2001 tarihli sözleşme ise"Doksandokuz Yıllık Mülk Kullanım Sözleşmesi" başlığı altında düzenlenmiş olup, sözleşmeye konu dairenin kullanım hakkı 99 yıllığına kiracıya devredilmiştir. Sözleşme ile devre mülk sözleşmelerinde olduğu gibi hak sahibine ayni bir hak verilmemiş, sadece kullanım hakkı tapuya şerh edilmiştir. Yine yukarıda açıklandığı üzere sözleşme konusu dairenin yılın belli ya da belirlenebilir devrelerinde değil 99 yıllığına sürekli olarak kullanım hakkı kiralanmıştır. Sözleşmenin açıklanan bu niteliği uyarınca devre tatil sözleşmesi olmayıp, tapuya şerh edilen kira sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır....

      Yani devre tatil sözleşmesinde devre tatil sahibi yaptığı sözleşme çerçevesinde yılın belirli bir dönem veya dönemlerinde tesislerden yararlanma hakkını elde etmektedir. Davaya konu 16/04/1999 tarihli sözleşme ise "Doksandokuz Yıllık Mülk Kullanım Sözleşmesi" başlığı altında düzenlenmiş olup, sözleşmeye konu dairenin kullanım hakkı 99 yıllığına kiracıya devredilmiştir. Sözleşme ile devre mülk sözleşmelerinde olduğu gibi hak sahibine ayni bir hak verilmemiş, sadece kullanım hakkı tapuya şerh edilmiştir. Yine yukarıda açıklandığı üzere sözleşme konusu dairenin yılın belli ya da belirlenebilir devrelerinde değil 99 yıllığına sürekli olarak kullanım hakkı kiralanmıştır. Sözleşmenin açıklanan bu niteliği uyarınca devre tatil sözleşmesi olmayıp, tapuya şerh edilen kira sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır....

        Davaya konu 07/06/1999 tarihli sözleşme ise "Doksandokuz Yıllık Mülk Kullanım Sözleşmesi" başlığı altında düzenlenmiş olup, sözleşmeye konu dairenin kullanım hakkı 99 yıllığına kiracıya devredilmiştir. Sözleşme ile devre mülk sözleşmelerinde olduğu gibi hak sahibine ayni bir hak verilmemiş, sadece kullanım hakkı tapuya şerh edilmiştir. Yine yukarıda açıklandığı üzere sözleşme konusu dairenin yılın belli ya da belirlenebilir devrelerinde değil 99 yıllığına sürekli olarak kullanım hakkı kiralanmıştır. Sözleşmenin açıklanan bu niteliği uyarınca devre tatil sözleşmesi olmayıp, tapuya şerh edilen kira sözleşmesi niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır....

          iki sözleşme arasındaki farkı bileceğinin mutlak olduğunu, daha önce aynı mahkemede, aynı konuda farklı müvekkillerinin ve farklı dosya esas numaralarında kayıtlı dosyalarının olduğunu belirttiklerini, bu dosyalarında davalı şirket yöneticisinin devre mülk sözleşmesi yaptığını ve bunun bedelinin ödendiğini ikrar ettiğini, yine davalı müvekkilinin cevap dilekçesinde de Devre Mülk Satış Vaadi sözleşmesi yapma amacının olduğunu belirttiğini, kabul anlamına gelen bu beyanın: '' Dosyaya sunduğumuz delillerden de anlaşılacağı üzere hasıl-ı dava olan devre mülk, davacıya anılan sebeplerle zamanında teslim edilememiş ve tapu devri yapılamamıştır....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/749 KARAR NO : 2022/1096 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GEYVE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/467 ESAS - 2022/87 KARAR DAVA KONUSU : Devre mülk sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı taktirde sözleşmenin feshi ve bedel iadesi KARAR : Geyve Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 2021/467 E - 2022/87 K sayılı dosyasından verilen 02/07/2020 tarihli karara karşı davacı tarafça istinaf talebinde bulunulması üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirket ile bir adet devre mülk satın alınmasını içeren 06.03.2016 tarih, SA-16248 sayılı sözleşme imzaladığını, sözleşmeye göre devre mülk için 21.000,00 TL'yi ödediğini, sözleşmeye konu Safir Evler B Blok Bahçe Katı 102 no.lu taşınmazın...

          TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 13/01/2021 NUMARASI : 2020/430 ESAS 2021/20 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Adana 2. Tüketici Mahkemesi'nin13/01/2021 tarih ve 2020/430 Esas 2021/20 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Davalı şirket ile müvekkili arasında 06.10.2013 tarihli hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi adı altında inşasına başlanmamış bir devre mülk sözleşmesi imzalandığını, müvekkili tarafından 20.500,00....

          altında sık sık para talep edilerek rahatsız edildiğini, devremülk sözleşmelerinin resmi şekilde ve en az 15 gün için yapılabileceğinden, akdedilen sözleşme her ne kadar Devremülk satış vaadi sözleşmesi başlıklı olsa da sözleşmenin aslında devre tatil sözleşmesi olduğu ancak devre tatil sözleşmesinin şartlarını da taşımadığının ortada olduğunu, devre tatil sözleşmesi için; bir gün önceden ön bildirim yapılması, cayma formu verilmesi, cayma süresi içerisinde peşinat alınmaması, sözleşmenin 12 punto olması gibi şartlar arandığını, müvekkili ile akdedilen sözleşmede bunların hiçbirisinin yer almadığını, TBK gereğince kanunda sözleşmeler için öngörülen şekil, kural olarak geçerlilik şekli olduğunu, öngörülen şekle uyulmaksızın kurulan sözleşmelerin hüküm doğurmayacağını, davacı müvekkili ile davalı taraf arasında imzalanan sözleşme devre mülk sözleşmesi olup ayni edim içeren bir sözleşme olmadığını, bu tür sözleşmelerin kanunda öngörülen resmi yazılı şekilde yapılması gerektiğini, resmi şekilde...

          UYAP Entegrasyonu