Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile ödenen paranın tahsili isteğinden kaynaklandığı, devre mülk hakkının kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir hak olduğu, taşınmazın aynına ilişkin bulunması nedeniyle sözleşmenin geçerli olabilmesi için bu satışın resmi şekilde yapılması gerektiği, davaya konu sözleşmenin ise resmi şekilde düzenlenmediği anlaşılmıştır. Uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için geçerli bir sözleşme olması gerekir. Bu durumda 4077 sayılı yasadan kaynaklanan bir ihtilaf bulunmadığından uyuşmazlığın genel Mahkemelerde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nun 21. ve 22. ( 1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26. ) maddeleri gereğince Ankara 9.Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 23.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
KARAR Davacı, davalı ile 25/10/2014 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 1.000,00 TL ödediğini, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 25.10.2014 tarihli 17.000,00 TL bedelli devremülk sözleşmesinin iptalini, sözleşme sebebi ödediği 1.000,00 TL'nin avans faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın KABULÜNE, Taraflar arasında imzalanan 25/10/2014 tarihli ... ... Ltd. ŞTİ. ... ... ......
KARAR Davacı, 12.10.1997 tarihli sözleşme ile bir adet C grubu devre mülkü belediyenin teminatına güvenerek davalı şirketten satın aldığını, sözleşme tarihinden itibaren 30 ay içerisinde teslim edileceğinin taahhüt edildiğini, davalıların edimlerini yerine getirmediğini, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 7200,00 TL devremülk bedelinin tahsilini istemiştir. Davalılardan Belediye, devre mülk satımına ilişkin sözleşmenin tarafı olmadığını, aradan 15 sene geçtikten sonra Yargıtay HGK'nun 2010/13-516 esas 2011/6 karar nolu ilamıyla sorumlu tutulduklarını, bunu fırsat bilen diğer davalı ... Ltd....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin iptali istenmektedir. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, devre mülk sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespiti ile iptali, ödenen bedelin iadesi ve tapunun iptali istemidir. İstinaf incelemesinin duruşmalı yapılması istenilmiş ise de dosya kapsamı ve istinaf nedenlerine göre incelemenin dosya üzerinden yapılması mümkün hallerden olduğu anlaşıldığından duruşma açılmadan dosya üzerinden karar verilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur....
Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup sözleşmeden cayma hakkı da devre mülkün tesliminden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir. Devre mülk sözleşmesinin, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşme olduğu ve eldeki davaya konu sözleşme kapsamında tecrübe ve muayenenin gerçekleşmediği, tecrübe ve muayene gerçekleşmediği müddetçe davacının cayma hakkını kullanabileceği gözetildiğinde davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamıştır. Öte yandan, ödemelerin dosya kapsamına uygun şekilde belirlendiği, davalının ödemelere ilişkin somut bir istinaf sebebinin de bulunmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin istinafının bu yön itibariyle de reddi gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mah. sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmelerin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 4. Tüketici ve ... 4....
Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....
Davalı Sefa Jeotermal Özyıldız Turizm vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin devre mülk ve devre tatil satışlarını danışmanları aracılığı ile yaptığını, yapılan sözleşmeler müvekkil şirkete iletildikten sonra danışmanlara prim ödemesi yapıldığını, sözleşme bedellerinin ödenmesi gereken banka hesap numaralarının sözleşme ekinde müşterilere imzaları karşılığında verildiğini, şirkete ait olmayan hesap numaralarına ve farklı yöntemlerle yapılan ödemelerden de müvekkil şirketin sorumlu olmayacağı hususunın da müşteriye bildirildiğini, diğer davalı T3 müvekkil şirkette danışman olarak çalıştığını, müşteriler tarafından, davacı gibi, sözleşme bedellerini ödemelerine rağmen kendilerine devre tatil ve devre mülk satışı yapılmadığı yönünde müvekkili şirkete ulaşan şikayetler neticesinde yapılan incelemede, T3 satış yaptığı müşterilerden sözleşme bedeli tahsil ettiği, tahsil ettiği bedelleri de müvekkil şirkete bildirmediği gibi müvekkil şirket hesabına da aktarmadığının tespit edildiğini...
Thermal Resort devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Sözleşmeye bağlı olarak yapılan sözleşmenin 4.maddesinde düzenlenen 7 adet senetten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptaline, 4.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 05.09.2015 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği 4.000 TL'nin iadesi ve sözleşme sebebiyle düzenlenen 7 adet senedin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır....