WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2021 NUMARASI : 2020/218 ESAS - 2021/453 KARAR DAVA KONUSU : Devre Mülk Sözleşmesinin Feshi - Alacak KARAR : Davacı dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi imzalandığını, sözleşme uyarınca müvekkilinin 14.500,00 TL borçlandırıldığını, sözleşme uyarınca müvekkilinin davalıya dava tarihine kadar toplam 5.100,00 TL ödeme yaptığını, sözleşmenin geçerli şekilde yapılmadığını ve taahhüt edilen hiç bir şeyin davalı tarafça yerine getirilmediğini, ileri sürerek devremülk satış ve kullanma sözleşmesinin geçersizliği ile iptaline, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.100,00 TL'nin avans faiziyle beraber müvekkiline iadesine, imzalanan senetlerin iptali ve iadesi ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, müvekkili adına oluşturulan tapu hissesinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Geyve Asliye Hukuk Mahkemesinin verdiği kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerel mahkemenin dava dilekçesinde belirttimleri hususlarda araştırma yapmaksızın eksik inceleme sonucu davanın reddine karar verdiğini, müvekkili T1 ile T5 A.Ş. arasında SA-7440 Sözleşme numarası ile yapılmış olan Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesinin 18/12/2011 tarihinde düzenlenen, bu sözleşmede iki hissesi bulunan müvekkilin SA-7440 numarası ile yapılmış olan 10/11/2013 tarihli bir Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesinin daha olduğunu, bu sözleşmede ise 3 hissesi bulunduğunu, toplam 13.000'den fazla kişinin imzalamış olduğu sözleşme ile ilgili olarak müvekkillerinin mağduriyetinin meydana geldiğini, müvekkilinin Devre Mülk satın almak amacıyla imzaladığı sözleşmeye göre inşaat tamamlandıktan sonra tapuda satış devir işlemlerinin yapılması ve kullanıma açılmasının söz konusu olacağının düzenlendiğini, iş bu Devre Mülk Satış Vaadi...

olacağının düzenlendiğini, iş bu Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi'nin tapuda yahut noter önünde resmi şekilde yapılması gerekirken, resmi şekilde yapılmayıp adi yazılı şekilde düzenlendiğini, müvekkili T1'ın imzaladığı sözleşmeye dayanarak satış bedelini ödediğini, sözleşmede belirtilen söz konusu taşınmazın inşaatının bittiğini ve kullanıma hazır hale geldiğini, ancak buna rağmen tapuda bir devir işleminin yapılmamış olmasının devre mülk hakkını resmi olarak almasına engel oluşturduğunu, sözleşme kurulurken kötü niyetli davalı tarafından iyi niyetli müvekkilinin iradesinin hata/hile yoluyla müzayaka ile fesata uğratıldığını, T6 A.Ş., müvekkili T1'ın hukuki bilgisizliğinden yararlanıp devre mülk satış vaadi sözleşmesini resmi şekil şartına uymayarak adi bir şekilde düzenlediğini, yapılan adi sözleşme incelendiğinde yapılan sözleşmenin ''Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi'' başlığı altında yapılmış olduğunu, ticari hayatın içerisinde olan ve ticari hayatın hukuki gerekliliklerinden haberdar...

Devre mülk hakkı ise 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir haktır. Bu hak da taşınmazın aynına ilişkin olduğundan satışının resmi şekilde yapılması zorunludur. Somut olayda da, taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesi, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olmakla resmi şekilde yapılmadığından geçersiz ise de, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçersiz olan sözleşme geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....

madde 19 gereğince yapılan bu hatalı işlem esas alınmayarak, ortak iradeleri sonucunda işlem yapılması gerektiğini, davalı şirketin Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesiyle - Devre Tatil Satış Vaadi Sözleşmesinin farkını bilebilecek nitelikte olduğunu, davalı şirketin internet sitesi de incelendiğinde ana sayfasındaki ''devremülk'' seçeneğinin de görüldüğünü, davalı şirketin sadece devre mülk satışı yaptığı ve bu satışı yapmaya devam ettiğinin açık olduğunu, davalı şirketin bahsedilen iki sözleşme arasındaki farkı bilebileceğini, daha önce aynı mahkemede, 2020/199 E....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada İstanbul Anadolu 1. Tüketici ve Yalova 3....

    GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar....

    Belediyesinin öncülüğü ve güvencesi ile yapıldığını öğrendiği devre mülklerden almak için ...’ya gittiğini, inşaatı gördüğünü, belediye yetkilileri ile görüştüğünü, yetkililerin bilgi verip işin teminatı olduklarını söylediklerini, 05.10.1997 tarihinde, belediyenin 6.3.1996 tarihli temsilci tayin belgesi ile yetkili kıldığı kişi ile sözleşme düzenleyerek devre mülk satın aldığını, satış bedelini tamamen ödediğini, sözleşme eki taahhütname gereğince 30 ayda teslim kararlaştırıldığı halde belediye ile belediye şirketi olan ... Tur. Ltd.Şti arasındaki ihtilaf nedeniyle açılan dava sonunda devre mülklerin yıkımına karar verildiğini, artık teslimin imkansız olduğunu, davalıların sözleşme konusu devre mülkün teslim edilmemesi nedeniyle uğradığı zararlardan sorumlu olması gerektiğini ileri sürerek ödediği 7835 DM satış bedeli, 6000 dolar kullanamamaktan dolayı uğradığı zarar ve sözleşme gereği öngörülen 7835 dolar cezai şartın faizi ile davalılardan tahsilini istemiştir....

      Şu ana kadar sorunum çözülmedi." demekle; 6502 sayılı tüketiciyi koruma yasası devre mülk yönetmelik hükümlerine aykırı olarak cayma hakkını kullanmamın engellenmek istendiği ve aldatılarak yapılan edimleri yerine getirilmeyen) üzerime devre mülk kat mülkiyet tapu tahsisi yapılmayan satışlardan caydığından söz konusu beş satışın ve verilen tapunun iptal edilerek imzalamış olduğu değerli evraklarının, firmadan istenecek resmi belgelerin tensip zaptıyla istenmesini ödemiş olduğu 39.730.00 TL'nin bugünekadar işleyen avans faizi ile birlikte tarafıma iade edilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle :"Davacı taraf ile imzalanan sözleşme devre mülk sözleşmesi değildir. Davaya konu sözleşme bir devre mülk sözleşmesi olmayıp, devre mülk sözleşmesinin unsurlarını da taşımamaktadır....

      - K A R A R - İhtiyati haciz isteyen vekili, müvekkili şirket ile davalılar arasında 24.01.2014 tarihli Devre Mülk Satış Sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşme uyarınca sözleşmede belirtilen bağımsız bölümlerin mesken olarak kullanıma tahsisli devre mülk dairelerinin toplam 719.743,00 TL karşılığında devre mülk olarak satışı ile tapu devri konusunda anlaşmaya varıldığını, müvekkilinin ödemelerini yerine getirmiş olmasına karşın davalıların edimlerini yerine getirmediğini, davalılara keşide edilen ihtarnamenin de semeresiz kaldığını, davalılara yapılan ödemenin hem de cari hesaptan kaynaklı alacağın tahsili için davalılar aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu belirterek, takibe vaki itirazın iptali istemiyle açmış olduğu davada ihtiyati haciz isteminde bulunmuştur....

        UYAP Entegrasyonu