Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, DAVANIN KABULÜ ile; Taraflar arasında akdedilen 30/11/2013 tarih ve 12438 nolu devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline ve davacının sözleşme nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, Davacı tarafından davalıya ödenen 4.050,00-TL satış bedeli'nin davalı ... ... Termal Sağlık Turizm A.Ş.'den dava tarihi olan 26/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 30.11.2013 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Devre mülk sözleşmesine dayanan tapu iptal ve tescil, ödenen bedeli iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada.....Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesine dayanan tapu iptal ve tescil, ödenen bedeli iadesi istemine ilişkindir. ......

      Davalının istinaf taleplerinin incelenmesinde, taraflar arasında imzalanmış olan sözleşmenin devre mülk sözleşmesi olduğu, TMK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşmenin, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale geldiği, devre mülk sözleşmelerinin tecrübe - muayene koşulu ile yapılan satış sözleşmelerinden (TBK m.249) olup, davacı tüketicinin kullanımdan / teslimden imtina ettiğinin usulüne uygun ispat vasıtaları ile ispat edilememiş olması, davacı tüketici yönünden tecrübe ve muayene şartının gerçekleşmediği ve davacının devre mülk sözleşmesinden cayma hakkını yasal usule uygun kullandığı, davacının yargılama sırasında sunduğu dilekçeyle hükme konu edilen...

      Kuşadası Otel T3, görev ve yetki itirazlarının olduğunu, davacı ile davalı arasında yapılmış bir sözleşme bulunmadığını, iadesi istenilen miktarın da davalıya ödenmediğini, sözleşmelerin nisbiliği ilkesi gereğince davalıya husumet yöneltilemeyeceğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Dava, devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin ve tapunun iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin içeriğine göre sözleşmenin tapu devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği anlaşılmaktadır....

      Noterliği'nin 7700 Yevmiye numaralı ihtarı ile ödenen miktarların iadesi talep edilmiş olmasına rağmen davalı tarafça herhangi bir dönüş yapılmadığını, davalı tarafın tüm istinaf taleplerinin reddi ile davanın kabulünü talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi istemlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK, 6502 sayılı TKHK 3. Değerlendirme Dava, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "...Dava, devre mülk sözleşmesinin feshi ve ödenen bedelin iadesi istemidir. Devre mülk hakkı 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nda özel olarak düzenlendiğinden geçerli olarak kurulması için anılan kanunda belirtilen koşullara uyulması zorunludur....

      Şti. arasındaki adi yazılı şekilde düzenlenmiş 21/09/2013 tarihli devremülk satış vaadi sözleşmesi olduğu ve devre Mülk Sözleşmesi kapsamında taksit ödemeleri için 02/10/2013 vade tarih başlangıçlı sıralı olarak ve mülk sözleşmesi kapsamında nama yazılı olarak düzenlenen senetlerin davalı Nom Müh. ... Ltd. Şti.'ye teslim edildiği, davalı şirket ile davacı arasındaki sözleşmenin feshine dair ayrıca protokolde yapılmış olmasına rağmen bonoların adı geçen şirketçe ciro edilerek davalı bankaya teslim edildiği, davaya konu bonoların nama yazılı olarak düzenlenmesi sebebi ile ancak alacağın temliki hükümlerine göre devredilebileceği, bono metinlerinde yer alan ve lehtar Nom Müh. ... Ltd....

      bağımsız bölümlerin bedelinin davacı tarafından ödendiği, bu devre mülk bedelinin iadesinde de davacının hak sahibi olduğu, bu sebeple iki devre mülk yönünden de ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamış olup, davacının bu yönlü istinafı yerinde bulunmuştur....

      Bu konuda aynı nedenden dolayı , davalılar aleyhine açılan muhtelif davalarda davalıların sorumluluğu ve husumet ehliyeti yönünden farklı kararlar verilmiş olmakla, Yargıtay 13.Hukuk Dairesi'nin 2018/5980 E- 2018/12509 K.sayılı kararı ile Bölge Adliye Mahkemeleri Daireleri arasındaki görüş ayrılığı giderilmiş olup, verilen kararla devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi konusunda T3 A.Ş 'ye husumet düşüp düşmediği hususunda, Daireler arasındaki görüş ve uygulama aykırılığına ilişkin uyuşmazlığın, davalılar arasında organik bağın bulunması, T3 A.Ş'nin malik olması nedeniyle T3 A.Ş'ye husumet düştüğünün kabulü ile farklı yer Bölge Adliye Mahkemeleri Daireleri arasında farklı görüş ve uygulama aykırılığının bu şekilde giderilmesine karar verilmiştir. Bu nedenle davalının uyuşmazlıkta husumetinin ve sorumluluğunun bulunmadığı yönündeki istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır....

      Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu