Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle bedel iadesi ve sözleşme gereğince verilen senetlerin iptali talebine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda ''... taraflar arasındaki sözleşmenin devre mülk pay satışı vaadi içermesine karşılık, resmi sözleşme niteliği taşımadığından bir ön akit niteliğinde değerlendirilebileceği anlaşılmıştır. Bu tür sözleşmelerin, Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunun 213, Tapu Kanunun 26 ve Noterlik Kanunu 60.maddeleri gereğince taşınmaz mülkiyetinin devrini amaçlayan sözleşmelerin geçerli olması için resmi şekilde yapılması düzenlenmiş bulunmaları şartına bağlanıldığından dolayı dava konusu sözleşmenin geçerli bir sözleşme olarak kabulü mümkün görülmemektedir. Davacı tüketicinin sözleşmeden cayması nedeniyle sebepsiz iktisap hükümleri gereği verdiklerini geri isteme hakkının bulunduğu Yargıtay kararları ile sabittir....

GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Dosya kapsamına, toplanan delillere, yerel mahkeme gerekçesine, devre mülk hakkının 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olup, taşınmazın aynına ilişkin olduğundan satışının resmi şekilde yapılmasının zorunlu olmasına, devre mülk satışına ilişkin olarak adi yazılı şekilde düzenlenen sözleşmeler ise resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olup; bu durumda da tarafların, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre (TBK m.77- 82) karşılıklı olarak verdiklerini geri alma hakkına sahip olduklarına göre, somut olayda devre mülk hakkına ilişkin gayrimenkul satış sözleşmelerinin adi yazılı şekilde düzenlenmesi nedeniyle resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduklarında, bu nedenle, davacıların ödediği bedeli talep edebileceğinde kuşku yoktur....

KARAR Davacı 24.03.1997 ve 25.03.1997 yılında 2 adet A grubu devre mülk için davalı belediyenin teminatına güvenerek 999,80 TL karşılığı davalı şirketten devre mülk satın aldığını, aralarındaki sözleşmeye göre sözleşme tarihinden itibaren 30 ay içerisinde teslim edileceğinin taahhüt edildiğini, davalıların edimlerini yerine getirmediğini, toplam 15.000 TL bedelin davalılardan alınarak tarafına verilmesini talep etmiştir....

    Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; taraflar arasında imzalanmış olan devre mülk satış vaadi sözleşmesine konu devre mülk hissesinin davacı adına tapuda tescili yapılmış olmakla birlikte, devremülkün tesliminin yapılmamış olduğu, harici devre mülk satış sözleşmesi tapuda pay devriyle geçerli hale gelmiş olsa da, sözleşmeye konu davacıya satışı yapılan devre mülkün fiilen teslim edilerek kullanıldığı veya davacının teslimden imtina ettiğinin ispat edilemediği, tecrübe ve muayene koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmış olduğundan, davacının cayma hakkını kullanarak sözleşmenin feshini ve yaptığı ödemeyi talep hakkının bulunduğu, davalı tarafça konaklama suretiyle tecrübe ve muayene şartının gerçekleştiği öne sürülsede, davacının sözleşmede belirtilen dönemde konaklama yapmadığı gibi kendi devremülkünde de kalmadığı ve konaklamanın sözleşmeye uygun olmadığı gerekçesiyle, " 1- Davanın KABULÜ ile, taraflar arasında düzenlenen bila tarih ve 10481 sayılı Devremülk Devir Sözleşmesinin İPTALİNE...

    KARAR Davacı, davalı ile 22/11/2015 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 22.11.2015 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden ötürü borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....

      KARAR Davacı, davalı ile 02/11/2013 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 6.000 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 02.11.2013 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği 6.000 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesini ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....

        KARAR Davacı, davalı ile 28/12/2013 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 1.700 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 28.12.2013 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği 1.700,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte iadesini ve sözleşme nedeniyle imzalanan 23 adet senetten borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....

          KARAR Davacı, davalı ile 16/01/2016 tarih 11.000 TL bedelli devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 500 TL ödediğini, kalan kısım için senet imzaladığını, devre mülkün tapuda tesliminin yapılmadığını belirterek 16.01.2016 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile iadesini ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı, cevap vermemiştir....

            GEREKÇE Dava, taraflar arasındaki devre mülk sözleşmesinin cayma hakkının kullanılmış olmasından kaynaklı feshi ile sözleşme gereği davalıya ödenen bedelin davacıya iadesi talebini içermektedir. 14.11.2015 tarihli dava konusu "Devre Mülk Satış Sözleşmesi" incelendiğinde, satıcının davalı T3 alıcının ise davacı olduğu, sözleşme konusunun Sakarya ili, Taraklı ilçesi, Yukarıcay mevkii, 30- 31 ada 3168 parsellerde kayıtlı buluna arsa üzerine inşa edilecek T3 tesislerine ait değişik dönem devre mülk olduğu anlaşılmaktadır. Devremülk hakkı 634 sayılı KMK'nın 57. ve devamı maddelerinde düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir hak olup, bu hak gayrimenkul hisse devri vaadini de içerdiğinden devrin anılan yasa hükmü ile Türk Medeni Kanunu 706, TK'nın 237, Tapu Kanununun 26 ve Noterlik Kanun'unun 89 maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri geçersizdir....

            KARAR Davalı şirketin devre mülk satışlarına ilişkin reklam kampanyaları ile davalı belediyenin güvencesi altında olduğunu öğrendiğini, şirketten 441,60 TL karşılığında 30/11/1996 tarihinde imzaladığı sözleşme 1 adet A Grubu devremülk satın aldığını, 30 ay içerisinde teslim edileceğinin kararlaştırılmasına rağmen teslim edilmediğini, zararların tazmini için devremülkün rayiç değeri olarak tespit edilen 7.500,00 TL'nin işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılardan Belediye, devre mülk satımına ilişkin sözleşmenin tarafı olmadığını, aradan 15 sene geçtikten sonra Yargıtay HGK'nun 2010/13-516 esas 2011/6 karar nolu ilamıyla sorumlu tutulduklarını, diğer davalı ... Ltd....

              UYAP Entegrasyonu