de sözleşmeyi şirket yetkilisi ile yapıp yapmadığını bilemeyeceği, hayatın olağan akışı içerisinde tüketiciden bunu bilmesinin de beklenemeyeceği" gerekçesiyle davanın kabulüne, davacı T2 yönünden 21/10/2012 tarihli a-1107- 13 ve a-515- 13 nolu devre mülk sözleşmelerinin iptali ile sözleşmeler kapsamında ödenen 15.000- tl nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacı T1 yönünden 12/07/2015 tarihli c-308- 11 nolu devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile ödenen 12.000- tl nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir....
GEREKÇE: Davacı-tüketici, davalı ile aralarında Devremülk Satış Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığı ve teslimin gerçekleşmediğini beyanla devre mülk sözleşmesinin iptaline ve ödenmiş olan 33.000,00- TL nin tarafına iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, sözleşme bedelinin davacı tarafından davalı şirkete ödendiğine dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Tapuda kayıtlı taşınmazların satışının TMK'nın 706, TBK'nın 237, Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunludur. Taşınmazlara ilişkin olarak haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersiz olup taraflar geçersiz sözleşmeye dayalı olarak verdiklerinin iadesini her zaman isteyebilirler. Devre mülk hakkı 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen, taşınmazın müşterek payına ve aynına bağlı bir hak olduğundan, bu hakkın satışının da resmi şekilde yapılması zorunludur....
KARAR Davacı, davalı ile 21.10.2012 tarihinde 10.000,00 TL bedelli devre mülk sözleşmesi imzaladığını, sözleşme nedeniyle senetler imzaladığını, toplamda 7.000,00 TL ödeme yaptığını, tapunun devredilmediğini belirterek sözleşmenin iptali, ödediği bedelin iadesini ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiş, ancak 01.06.2016 tarihli duruşmada davayı kabul etmiştir....
DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı tarafın beyanlarının aksine müvekkili şirket 3431 nolu devre mülk sözleşmesi kapsamında müvekkili şirket edimlerini ifa ettiğini ve sözleşme geçerli olarak uygulamaya geçildiğini, 3431 nolu sözleşmede de teslim tarihi sözleşme tarihinden sonra olup ilgili maddeler ve içtihatlar çerçevesinde malın tüketiciye teslim edilmesi hususu dikkate alınması gerektiğini belirtip, usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME-GEREKÇE: Dava, devre mülk sözleşmesinin iptali ile bedel iadesi ve senetlerin iptali istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi; Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile imzaladığı sözleşme ile davalıdan devre mülk satın aldığını, ancak davalının sözleşme koşullarına uymadığını, devre mülkü tamamlamadığı gibi yararlanamadığını, sözleşme uyarınca kararlaştırılan cezai şart alacağı için davalı hakkında başlattığı icra takibine davalının haksız itirazının iptali ile icra inkar tazminatı istemiştir. Davalı, görev ve yetki itirazında bulunarak davanın reddini dilemiştir....
KARAR Davacı, davalı ile 25/10/2014 tarihinde 12.920 TL bedelli devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, toplamda 500 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 25.10.2014 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini, sözleşme sebebi ödediği 500,00 TL'nin iadesini talep etmiştir. Davalı, cevap vermemiştir....
Somut olayda da, taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesi, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olmakla resmi şekilde yapılmadığından geçersiz ise de, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçersiz olan sözleşme geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir. Ancak davalı taraf süresi içinde sunduğu cevap dilekçesi ile davacının tesislerinde konakladığını savunmuş, bu konaklama bedelinin alacaktan mahsubunu talep etmiş ve cevap dilekçesi ile konaklama belgelerine dayanmıştır. Konaklama belgeleri dosyaya ibraz edilmiş, mahkemece bu savunma üzerinde hiç durulmadan hüküm tesis edilmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; taraflar arasında imzalanmış olan devre mülk satış vaadi sözleşmesine konu devre mülk hissesinin davacı adına tapuda tescili yapılmış olmakla birlikte, devremülkün tesliminin yapılmamış olduğu, harici devre mülk satış sözleşmesi tapuda pay devriyle geçerli hale gelmiş olsa da, sözleşmeye konu davacıya satışı yapılan devre mülkün fiilen teslim edilerek kullanıldığı veya davacının teslimden imtina ettiğinin ispat edilemediği, tecrübe ve muayene koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmış olduğundan, davacının cayma hakkını kullanarak sözleşmenin feshini ve yaptığı ödemeyi talep hakkının bulunduğu, davalı tarafça konaklama suretiyle tecrübe ve muayene şartının gerçekleştiği öne sürülsede, davacının sözleşmede belirtilen dönemde konaklama yapmadığı gibi kendi devremülkünde de kalmadığı ve konaklamanın hediye tatil niteliğinde olduğu ve sözleşmeye uygun olmadığı gerekçesiyle, " 1- Davanın KABULÜ ile, taraflar arasında düzenlenen 07/03/2017 tarihli 550315 sayılı...
Taşınmazda hisse devrini öngören, devre mülk sözleşmelerinin ilk derece mahkemesi karar gerekçesinde belirtildiği üzere tapuda resmi şekilde düzenlenecek sözleşme ile devredilmesi gerekir. Aksi halde sözleşme geçersizdir. 20.11.2011 tarih ve A17037 numaralı adi yazılı sözleşme kapsamında devri öngörülen Afyonkarahisar İli İhsaniye İlçesi Yaylabağı Mahallesi A Blok Zemin Kat 13 numaralı bağımsız bölümün 1/52 payının 15.11.2013 tarihinde tapuda resmi şekilde yapılan 4696 yevmiye numaralı devir sözleşmesi ile davacıya devredildiği ve artık geçerli devre mülk sözleşmesinin davacı ile davalı şirket arasında yapıldığı anlaşılmakla davacı sözleşmeden cayma hakkını davalı şirkete karşı kullanacak ve devre mülk bedelinden de bedeli tahsil eden davalı şirket sorumlu olacaktır....
Dava dosyası kapsamı, toplanan deliller ve yerel mahkeme gerekçesine göre; taraflar arasında imzalanmış olan sözleşmenin devre mülk sözleşmesi olduğu, TMK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşmenin, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale geldiği, devre mülk sözleşmeleri tecrübe ve muayene koşulu ile yapılan satış sözleşmelerinden (TBK md. 249) olup, davacı tüketicinin kullanımdan/teslimden kaçındığının veya taşınmazı sözleşmede yazılı dönemde kullanmış olduğunun usulüne uygun ispat vasıtaları ile kanıtlanamadığı, davacının devre mülk sözleşmesinden cayma hakkını bu nedenli kullanabileceği, davalı tacir olup, dava konusu alacak ticari işletmesi ile ilgili...