Mahkemece, davanın kabulü ile; taraflar arasında imzalanan 02/08/2015 tarihinde ..... sayılı devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Bu sözleşmeye bağlı olarak düzenlenen 11.000,00-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 02.08.2015 tarihli devre mülk satış sözleşmesinin iptali ve sözleşme nedeniyle ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....
iki sözleşme arasındaki farkı bileceğinin mutlak olduğunu, daha önce aynı mahkemede, aynı konuda farklı müvekkillerinin ve farklı dosya esas numaralarında kayıtlı dosyalarının olduğunu belirttiklerini, bu dosyalarında davalı şirket yöneticisinin devre mülk sözleşmesi yaptığını ve bunun bedelinin ödendiğini ikrar ettiğini, yine davalı müvekkilinin cevap dilekçesinde de Devre Mülk Satış Vaadi sözleşmesi yapma amacının olduğunu belirttiğini, kabul anlamına gelen bu beyanın: '' Dosyaya sunduğumuz delillerden de anlaşılacağı üzere hasıl-ı dava olan devre mülk, davacıya anılan sebeplerle zamanında teslim edilememiş ve tapu devri yapılamamıştır....
Dosya kapsamından,10.08.1997 ve 23.09.1997 tarihli sözleme ile 9 adet, 01.07.1997 tarihli sözleşme ilede 5 adet devre mülk sözleşmesinin yapıldığı, bu durumda tatil amaçlı devre mülk alımının söz konusu olmadığı, ticari amaçlı olduğu ve Tüketici Kanunu kapsamında değerlendirilemeyeceği anlaşılmaktadır. Tüketici Mahkemesi özel bir mahkeme olup görevleri 4077 Sayılı Kanundan kaynaklanmaktadır. Somut olayda, ticari amaçlı devre mülk alımı söz konusu olduğundan uyuşmazlığın, genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22. maddeleri gereğince Konya 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 01.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Dosya kapsamından,10.08.1997 ve 23.09.1997 tarihli sözleme ile 9 adet, 01.07.1997 tarihli sözleşme ilede 5 adet devre mülk sözleşmesinin yapıldığı, bu durumda tatil amaçlı devre mülk alımının söz konusu olmadığı, ticari amaçlı olduğu ve Tüketici Kanunu kapsamında değerlendirilemeyeceği anlaşılmaktadır. Tüketici Mahkemesi özel bir mahkeme olup görevleri 4077 Sayılı Kanundan kaynaklanmaktadır. Somut olayda, ticari amaçlı devre mülk alımı söz konusu olduğundan uyuşmazlığın, genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nun 21 ve 22. maddeleri gereğince Konya 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 01.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesi ile senetlerin iptali, borçlu olunmadığının tespiti, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 1. Tüketici Mahkemesi ve ... 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... Tüketici Mahkemesi ve ... 3....
GEREKÇE : Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir....
de görüldüğünü, davalı şirketin sadece devre mülk satışı yaptığı ve bu satışı yapmaya devam ettiğinin açık olduğunu, davalı şirketin bahsedilen iki sözleşme arasındaki farkı bilebileceğini, daha önce aynı mahkemede, 2020/199 E....
Dava, devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve tapunun iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin içeriğine göre sözleşmenin tapu devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı 634 sayılı KMK’nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir hak olup, bu hak gayrimenkul hisse devri vaadi de içerdiğinden devrin anılan yasa hükmü ile TMK'nun 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri geçersizdir. Geçersiz sözleşmenin bulunması halinde taraflar birbirlerine verdiklerinin iadesini her zaman talep edebilirler....
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Dönem kira bedelleri veya aldığı devre mülk bedeli olan 9.000 TL'nin son ödeme tarihi olan 19.03.2013 tarihi itibariyle 9.000 TL'nin en yüksek faizi kadar davalının sebepsiz zenginleşmiş olduğunu,her ne kadar sözleşme taraflarına fesih edilmiş ise de paranın işlemiş faizi ile birlikte veya devre mülkün taraflarına teslim tarihi olan 05.07.2015 tarihinden sözleşmenin fesih tarihine kadar olan süre için işlemiş kira bedellerinin davalıdan tahsilinin yasa hükmü olduğunu, mahkemenin kararının bu açıdan yerinde olmadığını bu nedenlerle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava; devre mülk satış sözleşmenin iptali dolayısıyla zararın tespit edilerek davalıdan tahsili istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355....