Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkememizce toplanan deliller ve yapılan yargılama neticesinde somut olayda; davacı taraf, davacının dernek üyeliğinden ihracına ilişkin disiplin kurulu ve dernek genel kurulu kararının iptalini talep etmiş olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının ihraç kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dernek disiplin kurulunca davacının 19/07/2019 tarihli karar ile ihracı talep edilmiş, davalı derneğin 09/02/2020 tarihli davacının katılmadığı genel kurulda davacının ihracına karar verilmiş olup dava süresindedir....

Mahkememizce toplanan deliller ve yapılan yargılama neticesinde somut olayda; davacı taraf, davacının dernek üyeliğinden ihracına ilişkin disiplin kurulu ve dernek genel kurulu kararının iptalini talep etmiş olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının ihraç kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dernek disiplin kurulunca davacının 19/07/2019 tarihli karar ile ihracı talep edilmiş, davalı derneğin 09/02/2020 tarihli davacının katılmadığı genel kurulda davacının ihracına karar verilmiş olup dava süresindedir....

Dernek tüzüğü, toplantı tutanakları, çağrıya ilişkin gazete ilanı, tanık anlatımları ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, davacı hakkındaki üyelikten çıkarma kararının usulüne uygun olmadığı anlaşılmaktadır. Yönetim kurulunca alınan ihraç kararının usulen tebliğ edilip genel kurul gündemine getirilme imkanı da kalmadığından ve kesinleşmediğinden davacının üyeliğinin devam ettiğinin kabulü gerekir. Dolayısı ile davacı genel kurul toplantısının yapıldığı tarihte derneğin üyesidir. Dernekler İl Müdürlüğünün denetim raporunda ve bilirkişi raporlarında belirlendiği üzere 08/08/2015 tarihli genel kurul toplantısında üye olmayanlara oy kullandırıldığı, bu haliyle toplantı ve karar yeter sayılarının bulunmadığı sabit olup bu husus yasaya mutlak aykırılık oluşturur ve yokluk sebebidir. TMK 83/son maddesi uyarınca genel kurul kararlarının yok hükmünde olduğu veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlarda süre şartı aranmaz....

Somut olayda, davalı derneğin asıl üyesi olan davacının, disiplin bozucu ve kurallara aykırı davranış nedeniyle kınama cezasına ilişkin 23.10.2014 tarihli dernek yönetim kurulu kararının iptalini istediği; davacının davalı derneğin genel kuruluna bu hususta itirazda bulunmadan yani iç denetim yollarını tüketmeden doğrudan bu davayı açtığı ve davalı derneğin tüzüğünde de yönetim kurulu kararının kesin olduğuna dair bir hüküm bulunmadığı anlaşıldığından, dava şartı gerçekleşmeyen davanın usulden reddine karar verilmesi yerine, işin esasına girilerek davanın kabulü doğru görülmemiştir....

    TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü: Dava, davacı Derneğin 2908 sayılı Dernekler Kanunu'nun 59.maddesi uyarınca kamu yararına çalışan derneklerden sayılması isteğinin, İçişleri Bakanlığınca incelenmesi sonucu, elde edilen gelirlerin en az %80'inin dernek amaçlarına harcanacağının ve dernekçe kurulacak eğitim ve sağlık tesislerinde en az %10 kapasitenin maddi olanağı olmayanlara tahsis edileceğinin dernek tüzüğünde yer almadığı, derneğin mal varlığı ve yıllık gelirinin de tüzüğünde amaç edindiği hizmetleri gerçekleştirebilecek nitelikte olmadığı öne sürülerek reddine ilişkin 15.7.1994 tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır. Açılan bu dava sonunda, ......

      Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; dernek kuruluş bildiriminin mülki amirliğe yapılması üzerine, TMK'nın 60 ve 62. maddeleri uyarınca derneğin kuruluş talebinin kabul edildiğine ilişkin yazılı bildirimin 27/11/2013 tarihinde dernek kurucularından olmakla birlikte dernek adına tebligat almaya yetkili kişiler listesinde adı bulunmayan ...'a yapılan tebligatın geçeriz olması nedeniyle TMK'nın 62. maddesinde belirtilen altı aylık sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi yerine, eksik araştırma ve inceleme ile kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2012/6657 sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine, her iki davada aşan talebin reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6. maddesinde; genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, yerleşim yerinin, Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre belirleneceği, 14/2. maddesinde, dernek ile üyeler arasındaki davaların dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağı; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 51. maddesinde de; tüzel kişinin yerleşim yerinin kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yer olduğu; 5253 sayılı Dernekler Kanunu'nun 2. maddesinde ise; bu Kanunun uygulanmasında, derneğin yerleşim yerinin, derneğin yönetim faaliyetlerinin yürütüldüğü yeri, dernek merkezinin ise derneğin yerleşim yerinin bulunduğu il veya ilçeyi ifade ettiği hükme bağlanmıştır....

          Dernekler Kanunu'nun 4. maddesinde; her derneğin bir tüzüğünün bulunacağı ve bu tüzükte bazı hususların belirtilmesinin zorunlu olacağı ifade edildikten sonra, (f) bendinde, yönetim ve denetim kurullarının görev ve yetkileri, ne suretle seçileceği, asıl ve yedek üye sayısının tüzükte zorunlu olarak düzenlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Dernekler Kanununun 34. maddesi ile atıf yapılan Türk Medeni Kanununun 58. maddesinde; ''Her derneğin bir tüzüğü bulunur. Dernek tüzüğünde derneğin adı, amacı, gelir kaynakları, üyelik koşulları, organları ve örgütü ile geçici yönetim kurulunun gösterilmesi zorunludur. Dernek tüzüğü, kanunun emredici hükümlerine aykırı olamaz....

            K A R A R Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalı Derneğin 15.03.2014-16.03.2014 tarihlerinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantılarında, dernek üyelerinin “bir yönetim kurulu kararına dayanmayan gündemle”, sırf gazete ilanı ile toplandığı, genel kurulun toplantıya katılma hakkı olmayan üyelerle gerçekleştirilen genel kurulda, toplantı ve karar nisaplarına uyulmadığı, genel kurul sürecinde Dernek Tüzüğü, Dernekler Kanunu ve Medeni Kanun'un ilgili hükümlerinin ihlal edildiği iddia edilerek, 15.03.2014-16.03.2014 tarihli genel kurul toplantılarında alınan bütün kararların iptali talep edilmiş; Mahkemece, "Davalı derneğin 08/01/2014 tarih, bir numaralı yönetim kurulu kararında olağanüstü genel kurul gündemini belirleyen bir karar olmadığı, yönetim kurulu tarafından olağanüstü genel kurulun gündemi belirlenmeden yapıldığı, olağanüstü genel kurulun öncelikle Dernek Tüzüğü, ayrıca Dernekler Yönetmeliği, Dernekler Kanunu ve Türk Medeni Kanunu'na aykırı olduğu" gerekçesiyle, iptali...

              Alüminyum Spor Kulübü Derneği ismi ile faaliyetine başlayan derneğin, 22.04.1998 tarihinde yapılan olağan genel kurulda ismini ... olarak değiştirerek ... Mahallesi ... sokak No: .../... .../... adresinde faaliyetine devam ettiğinin belirtildiği, davacı vekilinin talebi üzerine dernek yetkilisi sıfatıyla tebligat yapılan ...’ün mahkemeye verdiği 15.11.2017 havale tarihli dilekçesinde, spor kulübünün yetkilisi olmadığı gibi, tebligat yapılan ... mahalle Ordinaryus Prof. ... Cad.No: .../... .../... adresinin de derneğe ait adres olmayıp, şahsının adresi olduğunu beyan ettiği, davalı ...’ne gerekçeli kararın Tebligat Kanunu 35.maddesine göre tebliğ edildiği, ancak tebligat adresinin ...’e ait adres olduğu anlaşılmaktadır. Davalı işveren ...’nin tüzel kişiliğinin sona erip ermediği araştırılarak ve derneğin tüzel kişiliği sona ermemiş ise gerekçeli karar derneğin ......

                UYAP Entegrasyonu