Somut olayda, feshine karar alınan derneğin genel kurul toplantısı ile alınan kararların iptali ve derneğin ihyası için ... 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açıldığı, derneğin tüzüğünde merkezinin ... (... Adliyesi yargı çevresinde) olarak belirtildiği anlaşılmaktadır. Derneklerle ilgili mevzuatta düzenlenen dernek ile üyeler arasındaki davaların dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağına dair yetki kuralı kesin nitelikte olup kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece re'sen gözönüne alınması gerekir. Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesince kesin yetki kuralı gereği derneğin merkezinin bulunduğu ... Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek 6100 sayılı HMK'nın 353/1-a maddesi gereği duruşma yapmadan görevli ve yetkili ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine kesin olarak karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek, davanın reddi doğru görülmemiştir....
Dava, tasfiye edilmiş derneğin ihyası istemine ilişkindir. 1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Tasfiye edilen derneğin tüzel kişiliği bulunmamaktadır. Yargıtay uygulamalarına göre, derneğin ihyası davasının gerçekleştirilebilmesi için davanın dernek tasfiye kuruluna karşı açılması, tasfiye kurulu oluşturulmamış ise dernek son yönetim kuruluna karşı açılması, onların davadan haberdar edilerek taraf teşkilinin sağlanması gerekir. Buna göre, davada taraf olan tasfiye kurulu üyeleri yasal hasım durumunda olup yargılama gideri ve avukatlık ücretinden sorumlu tutulamazlar. İlk Derece Mahkemesince bu davalılar aleyhine de yargılama giderine ve avukatlık ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru olmamıştır....
Davalı vekili, müvekkilinin takibe konu senetler karşılığında davacıya borç para verdiğini, bu parayla derneğin 18.600,00 TL tutarındaki 3 adet borcunu ödediğini, bu parayı alan ve karşılığında bonoları veren yönetim kurulunun da yaptığı tüm işlemlerden dernek genel kurulu tarafından ibra edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre, bono düzenleme yetkisi bulunmayan dernek başkanı dava dışı ... tarafından imzalanan bonolardan dolayı derneğin sorumlu tutulamayacağı, ancak davaya konu bonolar karşılığında davacı derneğe ait bazı borçların ödendiğinin ileri sürülmesine karşın dernek tarafından bu borçların alacaklı şahıslara ayrıca ödendiğine dair herhangi bir belge ibraz edilmediği, dolayısıyla bu borçların bonolara karşılık alınan paralarla ödendiğinin kabul edilmesi ve bonolardan dolayı derneğin sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Dava, davacının dernek üyeliğinden ihracına dair dernek yönetim kurulu kararının iptali istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 73. maddesinde, kayıtlı üyelerden oluşan dernek genel kurulunun derneğin en yetkili karar organı olduğu; 83. maddesinde ise, sadece genel kurul kararlarının iptalinin istenebileceği, diğer organlarının kararlarına karşı dernek içi denetim yolları tüketilmedikçe iptal davası açılamayacağı hükme bağlanmıştır....
Somut olayda; davacı tarafından, Dernek genel kurulunun süresinde yapılmaması ve zorunlu organların oluşturulmaması nedeniyle derneğin sona erdiğinin tesipiti ve derneğin tasfiyesi talep edildiğinden, uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Çal Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 08.07.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde; davalı derneğin üyesi olan davacının dernek yönetim kurulu kararı ile üyelikten çıkarıldığını ileri sürülerek buna ilişkin 18.08.2014 tarihli dernek yönetim kurulu kararının iptali istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 73. maddesinde, dernek genel kurulunun derneğin en yetkili karar organı olduğu ve kayıtlı üyelerden oluştuğu; 83. maddesinde ise, ancak dernek genel kurul kararlarının iptalinin istenebileceği, diğer organlarının kararlarına karşı dernek içi denetim yolları tüketilmedikçe iptal davası açılamayacağı hükme bağlanmıştır....
Dava; dernek (derneğin feshi) istemine ilişkindir. Derneklerin tasfiyesinin nasıl yapılacağı ise Dernekler Yönetmeliğinde ayrıntılı olarak düzenlenmiş olup Yönetmeliğin 89. maddesinde, genel kurul kararı ile feshedilen veya kendiliğinden sona erdiği tespit edilen derneğin para, mal ve haklarının tasfiyesi, tüzüğünde gösterilen esaslara göre yapılacağı, derneğin mahkeme kararı ile feshedilmesi halinde, derneğin bütün para, mal ve hakları, mahkeme kararıyla bulunduğu ildeki amacına en yakın ve kapatıldığı tarihte en fazla üyeye sahip derneğe devredileceği, bu derneklerin para, mal ve haklarının tasfiyesinin mahkeme kararında belirtilen esaslara göre yapılacağı ve tasfiyenin tamamlanmasını müteakip, durumun ilgili mülki idare amirliğine bildirileceği düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Dernek Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, mahkeme kararıyla kendiliğinden sona erdiği tespit edilen derneğin, para, mal ve haklarının tasfiyesi isteğine ilişkindir. Feshedilen veya münfesih hale düşen derneklerin para, mal ve haklarının tasfiyesi tüzüklerinde gösterilen esaslara göre yapılır. Tasfiye hususunda genel kurul tarafından bir karar alınmamış veya genel kurul toplanamamışsa yahut dernek mahkeme kararıyla feshedilmişse, derneğin bütün para, mal ve haklarının, mahkeme kararıyla tasfiye edileceği hükme bağlamıştır.(5253 s. Dernekler K. m.15/1) Kanun, bu hususta görevli mahkemenin hangi mahkeme olduğunu göstermemiştir....
Hukuk Dairesi'nin 2016/3241 Esas, 2017/5317 Karar sayılı karar ile yerel mahkeme kararının bozulduğunu, bozma kararında özetle; derneğin kapanmış olduğundan ve tüzel kişiliğini kaybetmiş olduğundan dolayı taraf ehliyetinin bulunmadığından ihya edilip taraf teşkilinin sağlanması gerektiği hususunun belirtildiğini, bu doğrultuda bozulan dava dosyasının Gebze 1. İş Mahkemesi'nin 2017/294 Esasına kaydedildiğini, mahkemece bozma kararına uyularak anılan derneğin ihyası için taraflarına süre verildiğini, bu doğrultuda anılan derneğin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı tarafça husumet yöneltilen T3 vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle husumet yönünden davanın reddine, olmadığı takdirde davanın esastan reddini talep etmiştir. Somut olayda dernek genel kurulu kararı ile feshedilen derneğin ihyası istemli davada davalı sıfatı, ihyası istenilen derneğin feshine karar verilen genel kurul toplantısında seçilen tasfiye kuruluna aittir....
Dosyada bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının davalı dernek hakkında alacak davası nedeniyle dava açtığının ve davayı kazanması nedeniyle ilamın icraya konularak takip başlatıldığı ve takip sonucu menkul malların haczedildiği, ancak borç ödemede acze düşüldüğüne dair aciz belgesinin alınmadığı anlaşılmaktadır. 4721 sayılı TMK nun 87. maddesinde derneğin kendiliğinden dağılma nedenleri sayılmış, 3. fıkrasında da derneğin ödemeden acze düşmesinin de kendiliğinden dağılma nedenleri arasında olduğu belirtilmiş, aynı maddenin son fıkrasında ise ilgili herkesin mahkemeye müracaatla derneğin kendiliğinden dağıldığının tespitini isteyebileceği hükme bağlanmış, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 143. maddesi de alacaklı alacağının tamamını alamamışsa kalan miktar için kendisine bir aciz vesikası verileceğini düzenlemiştir....