Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, derneğin feshi ve tasfiyesi istemine ilişkin olup; ilk derece mahkemesince derneğin feshine ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi üzerine davacı vekili tarafından yargılama gideri, vekalet ücreti ve tefrik kararına yönelik istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili dava dilekçesinde, adı geçen derneğin feshini ve tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir....

Tüzük'te belirtilen süre içerisinde üst üste iki kez yapmaması nedeniyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 87/5 maddesi gereğince Derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitine ve Dernekler Yönetmeliği'nin 89. maddesi uyarınca Derneğin tasfiyesine karar verilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır....

Somut olayda ise, Balıkesir İli, Karesi İlçesi, Armutalan Mahallesi, 140 ada, 11 parselde malik olarak yer alan T3 1970 yılında kurulduğu, 1978 yılında işlevini yitirdiği ve dernek yöneticilerinin ölü olduğu ve derneğin faal durumda olmadığı görülmektedir. Öncelikle, mahkemece başkanı İhsan Cin olan T3 halen faal bir dernek olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, 09.04.2019 tarihinde 10- 029- 026 kütük numarası ile kurulan T3 tapu kaydında malik olarak yer T3 Derneği olmadığı, önceki derneğin kendiliğinden münfesih olması nedeniyle aynı isimle kurulan dernek olduğu görülmektedir. Derneklerin tüzel kişilik kazanması Dernekler Kanunu ve Medeni Kanunun 47 ve devamı maddeleri gereğince değerlendirilmelidir. Sonradan kurulan derneğin tapuda malik olarak görünen derneğin adını taşıması onu malik konumuna getirmez. Tapu kaydının tescil tarihi itibariyle değerlendirilme yapılması gerekmektedir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, derneğin feshi ve tasfiyesi istemine ilişkin olup; ilk derece mahkemesince derneğin feshine ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi üzerine davacı vekili tarafından yargılama gideri, vekalet ücreti ve tefrik kararına yönelik istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili dava dilekçesinde, adı geçen derneğin feshini ve tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir....

Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 67. maddesi kapsamında itirazın iptali davasıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 6. maddesinde; genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, yerleşim yerinin, Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirleneceği, 14/2. maddesinde, dernek ile üyeler arasındaki davaların dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağı, 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun 51. maddesinde; tüzel kişinin yerleşim yerinin, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yer olduğu, 5253 sayılı Dernekler Kanunu'nun 2. maddesinde ise; bu Kanunun uygulanmasında, derneğin yerleşim yerinin, derneğin yönetim faaliyetlerinin yürütüldüğü yeri, dernek merkezinin ise derneğin yerleşim yerinin bulunduğu il veya ilçeyi ifade ettiği hükme bağlanmıştır....

    Maddesinde de, tüzel kişinin yerleşim yerinin, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yer olduğu, 5253 sayılı Dernekler Kanununun 2. maddesinde ise; bu Kanunun uygulanmasında, derneğin yerleşim yerinin, derneğin yönetim faaliyetlerinin yürütüldüğü yeri, dernek merkezinin ise derneğin yerleşim yerinin bulunduğu il veya ilçeyi ifade ettiği hükme bağlanmıştır. Somut olayda, davalının, dernek üyelik aidatlarını ödememesi sebebi ile aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali için İstanbul Anadolu 24. Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açıldığı, davalı derneğin tüzüğünde merkezinin İstanbul (İstanbul Adliyesi yargı çevresinde) olarak belirtildiği anlaşılmaktadır. Derneklerle ilgili mevzuatta düzenlenen dernek ile üyeler arasındaki davaların dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağına dair yetki kuralı kesin nitelikte olup kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece yargılamanın her aşamasında re'sen gözönüne alınması gerekir....

      Mahkemece, Yasanın 87/5 maddesi gereğince olağan genel kurul toplantısının iki defa üst üste yapılmaması halinde derneğin kendiliğinden sona erdiğinin hüküm altına alındığı, derneğin de üst üste iki defa genel kurul toplantısını yapmadığı anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava; üst üste iki defa olağan genel kurulu toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmaması nedeni ile, derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir....

        Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 67. maddesi kapsamında itirazın iptali davasıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 6. maddesinde, genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, yerleşim yerinin, Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirleneceği; 14/2. maddesinde ise, dernek ile üyeler arasındaki davaların dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağı, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 51. maddesinde de, tüzel kişinin yerleşim yerinin, kuruluş belgesinde başkaca bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yer olduğu, 5253 sayılı Dernekler Kanununun 2. maddesinde ise, bu Kanunun uygulanmasında, derneğin yerleşim yerinin, derneğin yönetim faaliyetlerinin yürütüldüğü yeri, dernek merkezinin ise derneğin yerleşim yerinin bulunduğu il veya ilçeyi ifade ettiği hükme bağlanmıştır....

          Dava, 2004 sayılı ,,,, ve İflas Kanunu'nun 67. maddesi kapsamında itirazın iptali davasıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 6. maddesinde; genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, yerleşim yerinin, Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirleneceği, 14/2. maddesinde, dernek ile üyeler arasındaki davaların dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağı, 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun 51. maddesinde; tüzel kişinin yerleşim yerinin, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yönetildiği yer olduğu, 5253 sayılı Dernekler Kanunu'nun 2. maddesinde ise; bu Kanunun uygulanmasında, derneğin yerleşim yerinin, derneğin yönetim faaliyetlerinin yürütüldüğü yeri, dernek merkezinin ise derneğin yerleşim yerinin bulunduğu il veya ilçeyi ifade ettiği hükme bağlanmıştır....

            Somut olayda, davalı derneğin asıl üyesi olası davacının, dernek üyelik kaydının silinmesine dair 21.02.2015 tarihli dernek yönetim kurulu kararının iptalini istediği; davacının davalı derneğin genel kuruluna bu hususta itirazda bulunmadan yani iç denetim yollarını tüketmeden doğrudan bu davayı açtığı ve davalı derneğin tüzüğünde de yönetim kurulu kararının kesin olduğuna dair bir hüküm bulunmadığı anlaşıldığından, dava şartı gerçekleşmeyen davanın usulden reddine karar verilmesi yerine işin esasına girilerek davanın kabulü doğru görülmemiştir....

              UYAP Entegrasyonu