Bu nedenle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 89’uncu maddesi ve 5253 sayılı Dernekler Kanunu’nun 32/p maddesi gereğince; derneğin feshine karar verilerek tasfiyesinin yapılması gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: İncelemeye konu uyuşmazlık, davanın ret kararının eksik incelemeye ve/veya hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı, hükmün fer'ilerinde usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Dernek adına kayıtlı malların tasfiyesi için Derneğin ihyası istemine ilişkindir. Somut olayda; davacılar vekilinin, dava konusu derneğin ihyasını talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının davasının reddine karar verildiği, verilen kararın davacılar vekili tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. ** Davanın yasal dayanağı; 4721 s. TMK' nun 52. ve 85. maddeleri ile 5253 s. DK' nun 15. maddesidir. 4721 s. TMK' nun 52. maddesinde; "Sona eren tüzel kişinin kişiliği, ehliyeti tasfiye amacıyla sınırlı olmak üzere tasfiye sırasında da devam eder." şeklinde hüküm altına alınmıştır. 4721 s. TMK' nun 85. maddesinde; "Yönetim kurulu, derneğin yürütme ve temsil organıdır; bu görevini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirir. Temsil görevi, yönetim kurulunca, üyelerden birine veya bir üçüncü kişiye verilebilir." şeklinde hüküm altına alınmıştır. 5253 s....
Dosyada bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının davalı dernek hakkında alacak davası nedeniyle dava açtığının ve davayı kazanması nedeniyle ilamın icraya konularak takip başlatıldığı ve takip sonucu menkul malların haczedildiği, ancak borç ödemede acze düşüldüğüne dair aciz belgesinin alınmadığı anlaşılmaktadır. 4721 sayılı TMK nun 87. maddesinde derneğin kendiliğinden dağılma nedenleri sayılmış, 3. fıkrasında da derneğin ödemeden acze düşmesinin de kendiliğinden dağılma nedenleri arasında olduğu belirtilmiş, aynı maddenin son fıkrasında ise ilgili herkesin mahkemeye müracaatla derneğin kendiliğinden dağıldığının tespitini isteyebileceği hükme bağlanmış, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 143. maddesi de alacaklı alacağının tamamını alamamışsa kalan miktar için kendisine bir aciz vesikası verileceğini düzenlemiştir....
Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 17.05.2013 tarihli davanamesiyle davalı derneğin feshi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 89.maddesi gereğince derneğin feshi istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı derneğin amacı kanuna ve ahlaka aykırı hale geldiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bir derneğin feshedilebilmesi için o derneğin suç sayılan eylemlerin kaynağı haline geldiğinin, süregelen ve birden çok eylemin varlığının tespiti halinde mümkün olup ancak o takdirde dernek kurucularının asıl amaçlarının dernek faaliyeti yürütmek olmayıp dernek adı altında suç işlemeye veya ahlaka aykırı çalışmalar yapmaya yasal zemin hazırlamak olduğundan söz edilebilir....
Ancak özel kanun hükümleri ile bazı hallerde dava konusu hakkın sahibi olmayan üçüncü kişiye de dava açma hak ve yetkisi tanınmıştır. Bu haller istisnai niteliktedir ve ancak özel bir kanun hükmüne dayanabilir. Bu hallerden birisi de kamu yararı düşüncesi ile Cumhuriyet Savcıları'na bazı hukuk davalarını açma hak ve yetkisinin tanınmış olmasıdır. Cumhuriyet Savcıları'nın görev ve yetkileri ile açabilecekleri özel hukuk davaları da dahil tüm davalar kanunda gösterilmiştir. Dolayısıyla, Cumhuriyet Savcıları dava açma hak ve yetkisini kanundan alır ve ancak kanunla verilmiş bu hak ve yetkiyi kullanarak dava açabilirler, açılan dernek davaları da üyelerin açtığı davalarla aynı kurallara tabidir. Somut olayda, Cumhuriyet Savcısı tarafından davaname ile Türk Medenî Kanunu'nun 89. maddesi uyarınca davalı derneğin feshine karar verilmesi istemiyle ...'de dava açıldığı, davalı derneğin tüzüğünde merkezinin ... (... Adliyesi yargı çevresinde) olarak belirtildiği anlaşılmaktadır....
nın 59.maddesi gereğince kuruluş bildirimi, dernek tüzüğü ve gerekli belgelerin mülki amirliğe verildiği anda dernek tüzel kişilik kazanmış olur. Tüzel kişilik kazanan derneğin ne zaman tüzel kişiliğinin son bulduğu konusunda herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak, 3. kişiler açısından tüzel kişiliğin sona erdiği tarihin, derneğin tasfiyesinin tamamlanıp dernekler sicilinden terkin edildiği tarih olduğu genel kabul ve uygulamanın sonucudur. Nitekim, eldeki davada; daha önce kesinleşen mahkeme kararı ile kendiliğinden sona erdiği tespit edilen derneğin, T.M.K.'nın 59.maddesi ile oluşan tüzel kişiliğinin terkinini sağlamak amacıyla mallarının tasfiyesi istenmiştir. Böyle bir davanın dinlenebilmesi için öncelikle tüzel kişiliği devam eden derneğe husumetin yöneltilmiş olması gerekmektedir. Zira HUMK'un 73.maddesi amir hükmü gereğince derneğin de davada yer alması, savunma ve delillerini sunma olanağı tanınması zorunludur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Dernek Feshi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 07.03.2008 tarihli kararının 1/b maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 7. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 7. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 02.06.2008 (pzt.)...
Kısmında yer alan hükümlerden (TMK m. 47-117) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, ...) 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 56 ila 100. maddeleri ile 5253 sayılı Dernekler Kanunu hükümlerine göre açılmış derneklerin feshi, derneğin sona erdiğinin tespiti gibi dernekler hukukundan kaynaklanan her türlü dava sonucunda verilen hüküm ve kararlar. ...) 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 101 vd. maddeleri kapsamında kalan vakıfların kuruluş ve tescil işlemleri, vakıf senedinin düzenlenmesi ve değiştirilmesi, vakfın teşkilatı (örgütü), denetimi, yöneticilerin azli, vakıf yönetiminin amacının ve mallarının değiştirilmesi, vakfın sona ermesi ve tasfiyesi: ayrıca, Osmanlı döneminde kurulan ve 5737 sayılı Vakıflar Kanun'a tabi olan vakıflarda, vakfiye şartı gereği vakıf evladı veya ilgilisi olduğunun ya da tevliyete hak kazandığının tespiti ile vakfın gelir fazlasından yararlanma (intifa) haklarıyla ilgili olarak açılan davalara ilişkin hüküm ve kararlar, ...) 4721 sayılı TMK'nın...
Kısmında yer alan hükümlerden (TMK m. 47-117) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, ...) 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 56 ila 100. maddeleri ile 5253 sayılı Dernekler Kanunu hükümlerine göre açılmış derneklerin feshi, derneğin sona erdiğinin tespiti gibi dernekler hukukundan kaynaklanan her türlü dava sonucunda verilen hüküm ve kararlar. ...) 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 101 vd. maddeleri kapsamında kalan vakıfların kuruluş ve tescil işlemleri, vakıf senedinin düzenlenmesi ve değiştirilmesi, vakfın teşkilatı (örgütü), denetimi, yöneticilerin azli, vakıf yönetiminin amacının ve mallarının değiştirilmesi, vakfın sona ermesi ve tasfiyesi: ayrıca, Osmanlı döneminde kurulan ve 5737 sayılı Vakıflar Kanun'a tabi olan vakıflarda, vakfiye şartı gereği vakıf evladı veya ilgilisi olduğunun ya da tevliyete hak kazandığının tespiti ile vakfın gelir fazlasından yararlanma (intifa) haklarıyla ilgili olarak açılan davalara ilişkin hüküm ve kararlar, ...) 4721 sayılı TMK'nın...
Kısmında yer alan hükümlerden (TMK m. 47-117) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, ...) 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 56 ila 100. maddeleri ile 5253 sayılı Dernekler Kanunu hükümlerine göre açılmış derneklerin feshi, derneğin sona erdiğinin tespiti gibi dernekler hukukundan kaynaklanan her türlü dava sonucunda verilen hüküm ve kararlar. ...) 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 101 vd. maddeleri kapsamında kalan vakıfların kuruluş ve tescil işlemleri, vakıf senedinin düzenlenmesi ve değiştirilmesi, vakfın teşkilatı (örgütü), denetimi, yöneticilerin azli, vakıf yönetiminin amacının ve mallarının değiştirilmesi, vakfın sona ermesi ve tasfiyesi: ayrıca, Osmanlı döneminde kurulan ve 5737 sayılı Vakıflar Kanun'a tabi olan vakıflarda, vakfiye şartı gereği vakıf evladı veya ilgilisi olduğunun ya da tevliyete hak kazandığının tespiti ile vakfın gelir fazlasından yararlanma (intifa) haklarıyla ilgili olarak açılan davalara ilişkin hüküm ve kararlar, ...) 4721 sayılı TMK'nın...