Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28/05/2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, terditli alacak birleştirilen davada temliken tescil talepleri üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil talebi yönünden asıl ve birleştirilen davada tescil talebinin reddine, terditli alacak talebinin kabulüne dair verilen 12/07/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılar ... mirasçıları ortak vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat, birleştirilen davada temliken tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 17.12.2019 gün ve 2019/3690 Esas, 2019/8754 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 1084 (112) parsel sayılı taşınmazda yapılan imar uygulamasının iptal edilmesi nedeniyle kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, Seyhan Belediyesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar yönünden davanın kabulüne dair verilen kararın temyizi üzerine Yargıtay 16....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 927 ada 6800 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına dayanılarak ... ve paydaşları adına tespit ve tescil edilmiştir, 928 parsel sayılı 4700 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına dayanılarak önce ... adına tespit edilmiş, daha sonra satın alma nedeniyle ... adına tescil edilmiştir. 929 parsel sayılı 4100 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise tapu kaydına ve satın almaya dayanılarak önce ... adına tespit edilmiş, daha sonra irsen intikal ve taksim nedeniyle ... adına tescil edilmiştir. Davacı Hazine, tapu kaydına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır....

        Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının babasından kalan 10 adet taşınmaz ile ilgili olarak davalının davacı aleyhine açtığı tapu iptal -tescil davasında davalının ibraz etiği 10.5.1991 tarihli satış vaadi sözleşmesinde davacının isminin altında bulunan parmak izinin davacıya ait olmadığının ve sözleşmenin sahte olduğunun belirtilmesi üzerine tapu iptal- tescil davasına bakan mahkemece verilen ara kararı gereğince dava konusu senedin sahte olduğunun tespitini ve iptalini talep etmiştir. Mahkemece; Adli Tıp raporuna göre parmak izinin davacıya ait olup olmadığının belli olmadığı, tapu iptal - tescil davasında ise davacının parmak bastığının kabul etmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz edilmiştir....

          ın diğer mirasçısı olan davalıya sağlığında karşılıksız kazandırma yaptığını iddia ederek mirasta denkleştirme talebinde bulunmuştur. Mahkemece yapılan araştırma yetersizdir. Şöyle ki; öncelikle denkleştirmeye konu edilen ... ve ... plaka sayılı araçların ilgili trafik tescil şube müdürlüğünden ilk tesislerinden itibaren tedavüllü tescil kayıtları getirtilmelidir. Ayrıca murisin ... Bankasında bulunan hesabından yapılan ödemelerin kime yapıldığının tespiti gerekmektedir. ... ve ... plaka sayılı araçların tescil tarihi ile bu araçlar için çekilmiş kredi veya borcun bulunması halinde yapılan ödemeler ile uyumluluk teşkil edip etmediği değerlendirilerek muris ...'ın sağlığında davalıya karşılıksız kazandırma yapıp yapmadığının tespit edilerek bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

            Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1961 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında ... ilçesi, ... köyünde bulunan 118 parsel sayılı 148,50 m² yüzölçümündeki taşınmazın 07/05/1943 tarih ve 18 sıra nolu tapu kaydı ve tedavülleri uygulanarak arsa niteliğiyle ... adına tespit ve tescil edildiği, 31/08/1994 tarihinde satışla davacı adına tescil edildiği, yenileme üzerine 111 ada 10 parsel numarasıyla 100,69 m² yüzölçümlü olarak tapuya tescil edildiği, Hazine tarafından açılan dava üzerine ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/16 E. - 2012/349 K. sayılı ilamıyla taşınmazın 61,17 m² yüzölçümlü kısmının kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı gerekçesiyle tapu kaydının iptali ile sicilden terkin edilmesine karar verildiği, kararın 22.01.2013 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 21/02/2014  tarihinde 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.07.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 13.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili, Hazine adına kaydedilen 621, 622, 627, 722 ve 1698 parsel sayılı taşınmazların davalı ... Belediyesince yapılan imar uygulamaları sonucu yeni imar parsellerine giderek malikleri adına tescil edildiğini, ancak yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Davacı Hazine, davalı gerçek kişilerin tesbite dayanak alınan tapu kaydının gayri sabit sınır içermesi ve kısmen kıyı kenar çizgisi içinde olması nedeniyle iptal ve tescil istediğine; birleşen davada ise zilyetliğe dayalı iptal ve tescil istendiğine, hüküm davacı Hazine tarafından da temyiz edildiğine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait olması icap eder. Ne var ki; anılan Dairece uyuşmazlık hakkında 14.07.2010 gün ve 2010/6177 E, 2010/8211 K. ile görevsizlik kararı verilmek suretiyle dava dosyası Dairemize gönderilmiş bulunduğundan, hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleyecek Dairenin Yüksek Başkanlar Kurulunca belirlenmek üzere dosyanın Yüksek Yargıtay Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 24.09.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ferağın verilmemesi üzerine davacının 19.3.1992 tarihinde dava açarak tapu iptal tescil, olmaz ise tazminat talebinde bulunduğu, mahkemece yapılan yargılama sonunda bu dava ile de tazminat talebi olmayacağı ve diğer gerekçelerle davanın reddine karar verildiği ve kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Kesinleşen bahsi geçen dava dosyasında, davacı kendisine satışı vaad edilen taşınmazın sözleşmede belirtilen miktardan daha az olduğu gerekçesiyle tapu iptal tescil olmaz ise tazminat talebinde bulunmuş olup, 12.11.1993 tarihli duruşmada davacı vekilinin de taşınmazın tamamına yönelik tazminat talebinde bulunduğuna dair bir beyanıda bulunmamaktadır. Bahsi geçen mahkeme kararında da davacının tapu iptal ve tescil talebinde bulunamayacağı belirtilerek bu dava ile birlikte tazminat talebinde bulunulamayacağı, bir başka deyişle tapu iptal ve tescil davası ile tazminat talebinin aynı davada ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle dava reddedilmiştir....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 20.06.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın usulden reddine dair verilen 18.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, imar uygulamasının idari yargı yerinde iptali nedeniyle tapu iptali ile kadastral parselin ihyası ve tescil isteğine ilişkindir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz etmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenirliği), bir diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır....

                      UYAP Entegrasyonu