Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nın yeterli nakit paranın olmayışı nedeniyle sanığı katılana ait iş yerine götürdüğü sanığın kendisine ait visa kartı ile bu iş yerinden önce 2500 TL daha sonrada 450 TL olmak üzere iki ayrı slip çekim ile kontür satın aldığı, sanığın daha sonra Yapı Kredi Bankasını arayarak 2500 TL'lik alışveriş yapmadığını ifade ederek işleme itiraz ettiği şeklinde gelişen olayda, sanığın 2500 YTL'lik slip altındaki imzasını kabul ederek bu miktar alışveriş yapmadığına yönelik itirazda bulunmasının dolandırıcılık suçunun hileli davranış unsurunu oluşturmayacağı,eyleminin hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu bu nedenle sanığa isnat edilen suçun yasal unsurlarının suç konusu olayda oluşmadığına yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir....

    Davacı erkek dava dilekçesinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) hukuksal sebebine dayalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep etmiş, mahkemece hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebine (TMK m. 162) dayalı olarak boşanma kararı verilmiştir. Mahkemece, davacı erkeğin boşanma davasında, delillerin evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) sebebi yönünden değerlendirilerek, bu hukuki sebebe dayalı olarak karar verilmesi gerekirken, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMKm. 162) sebebi ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 2-Davacı erkek dava dilekçesinde boşanma talebinin yanında ... Aile Mahkemesinin 2005/159 esas sayılı dosyasında kadın yararına bağımsız tedbir nafakası davası nedeniyle hükmedilmiş olan tedbir nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Bu istek boşanmanın eki niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Yatırılan başvurma harcı bu isteği de kapsar....

      İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 14. maddesinin ihlal edildiği gerekçesiyle TCDD Personel Yönetmeliğinin 100/5. maddesi uyarınca davacıya disiplin cezası verildiği, bu durumda işleme esas alınan Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca kamu görevlilerine disiplin cezası verilip verilmeyeceğinin incelenmesi gerektiği, bu Yönetmeliğin bir personel disiplin yönetmeliği olmadığı, Yönetmeliğin amacının kamuda etik kültürünü yerleştirmek, kamu görevlilerinin görevlerini yürütürken uymaları gereken etik davranış ilkelerini belirlemek, bu ilkelere uygun davranış göstermeleri açısından onlara yardımcı olmak ve görevlerin yerine getirilmesinde adalet, dürüstlük, saydamlık ve tarafsızlık ilkelerine zarar veren ve toplumda güvensizlik yaratan durumları ortadan kaldırmak suretiyle kamu yönetimine halkın güvenini artırmak, toplumu kamu görevlilerinden...

        in davalı kooperatif logolu WEB sayfasında kooperatif ortaklarına karşı beyanlarının kooperatifte huzursuzluk yaratacak, ortaklar arasında husumete yol açacak nitelikte olduğu, bu eyleminin kooperatifin huzur ve sükununu bozan davranış olduğu ve kooperatif aleyhine faaliyette bulunmak niteliğinde olduğu, davacı ... hakkında davalı kooperatif tarafından gönderilen bilgisayarın iade edilmesi, palamar borçlarının ödenmesi, ortaklardan aldığı belge vermediği paraların iadesi hususundaki ihtarnamenin gereğini yerine getirmediğinden ayrıca kooperatif kongreleri öncesinde ve sonrasında kooperatif logolu internet sitesinde kooperatif ortakları hakkında iddialarda bulunması nedeniyle kooperatifin huzur ve sükununu bozan davranış olduğu ve kooperatif aleyhine faaliyette bulunmak niteliğinde olduğu anlaşıldığından davacılar hakkında alınan kooperatif ortaklığından çıkarılma kararının yerinde olduğu..." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

          Bir kurala uyulmaması nedeniyle kanun koyucu veya idareler tarafından öngörülen yaptırım ile ulaşılmak istenen amaç arasında da "ölçülülük ilkesi" gereğince makul bir dengenin bulunması zorunludur. Başka bir anlatımla, hukuk devletinin unsurlarından olan "ölçülülük ilkesi" nedeniyle Devlet, kural ihlali nedeniyle öngörülen yaptırım ile ulaşılmak istenen amaç arasında makul bir denge kurmak zorundadır....

            Davranış kuralının ihlalinde model ajan ölçütü kullanılır. Önce failin içinde bulunduğu somut durumda özenli ve dikkatli bir model ajanın neticenin meydana gelmesini engellemek için nasıl hareket edeceği araştırılır. 2-Davranış kuralının ihlali ile netice arısında çifte bir bağ bulunmalıdır. Somut olayda meydana gelen netice, davranış kuralı ile korunmak istenen tehlikelerden biri olmalı ve eğer davranış kuralına uygun davranılmış olsa idi bu netice hiçbir zaman meydana gelmeyecekti denilebilmelidir. 3-Gerçekleşmiş olan somut netice model ajan tarafından öngörülebilir olmalıdır. 4-Fail, kişisel nitelikleri gereği, davranış kuralını anlama ve davranış kuralına uygun davranma olanağına sahip olmalıdır. 5-Fail kişisel kapasitesi ve bilgisi dahilinde somut neticeyi öngörebilecek durumda olmalıdır....

              İstinaf yoluna başvuran, dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmeden önce istinaf incelemesi talebinden feragat ederse, kararı veren ilk derece mahkemesince; dosya, Bölge Adliye Mahkemesine gönderildikten sonra ve henüz istinaf incelemesi karara bağlanmadan önce başvurudan feragat edilmesi halinde ise Bölge Adliye Mahkemesi tarafından başvurunun feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir (HMK. m. 349/2). Dosya, Bölge Adliye Mahkemesine gönderildikten sonra taraf vekillerinin istinaf başvurularından feragat etmeleri nedeniyle, istinaf başvurularının reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

              Hemen belirtilmelidir ki, davacı tanıklarının, dava konusu taşınmazın satışını iflâs dairesinin iflas zabıt defterinden takip ettiklerini, ihale gününün iflâs zabıt defterinde değiştirilmiş olması nedeniyle ihâleye katılamadıklarını beyan etmişler ise de, ihâlenin yapıldığı 17.7.2001 tarihinin ve taşınmazın niteliklerinin gazetede ilân edildiği ve iflâs müdürlüğü divanhanesine asıldığı gözetildiğinde, ihâle alıcılarının, ihâle tarihinden, ihâle konusu taşınmazın nitelikleri ve muhammen değerinden haberdar olacakları açıktır. Öte yandan, iflâs idaresi görevlilerin haklarında açılan ceza ve disiplin soruşturmalarından aklandıklarına göre, kim tarafından ve ne zaman yapıldığı belli olmayan iflâs zabıt defterinde yapılan tahrifatın hileli davranış olarak değerlendirilemeyeceği, dava konusu taşınmazın davalı Şirket adına tescilini yolsuz hâle getirmeyeceği açıktır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : İhmali davranış ile ölüme neden olma HÜKÜM : ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 10/11/2021 tarih, 2021/627 Esas ve 2021/568 sayılı kararı ile; sanık ...’ın 06/02/2013, sanık ...’ın ise 09/04/2018 tarihinde vefat etmiş olmaları nedeniyle, TCK'nin 64/1 ve CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca kamu davalarının düşürülmesine dair karar....

                  Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu: Dava, taraflar arasında yapılan sözleşme nedeniyle sözleşmeye aykırı davranış sonucunda yapılan kesintinin iptali istemine ilişkin olup, özellikle verilen kararın iş mahkemesi sıfatıyla değil, Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla verilmiş olması ve uyulan bozma ilamı nedeniyle görevli mahkemenin belirlenmiş olması karşısında, 23 Temmuz 2016 tarih ve 29779 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesi uyarınca temyiz incelenmesi işi; Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve en son iş bölümü kararı gereğince niteliği bakımından Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 13. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 03.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu