Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

D A N I Ş T A Y ÜÇÜNCÜ DAİRE Esas No: 2005/529 Karar No: 2005/2279 Temyiz Eden : … Vekili : … Karşı Taraf : Maliye Bakanlığı-ANKARA İstemin Özeti : Davacı kooperatifin arsa sahibi ile yaptığı sözleşme gereği arsa karşılığı konut inşa etmesi suretiyle Kurumlar Vergisi Kanununun 7'nci maddesinin 16'ncı bendinde öngörülen "münhasıran ortaklar ile iş görülmesi" şartını ihlal ettiğinden söz edilerek hakkında 29.6.1994 tarihinden itibaren tesis edilen kurumlar vergisi ile katma değer vergisi mükellefiyetlerinin düzeltme hükümleri uyarınca kaldırılması yolundaki başvurusunun reddi üzerine şikayet yoluyla müracaatta bulunduğu Maliye Bakanlığınca cevap verilmemek suretiyle tesis edilen olumsuz işleme karşı açılan davayı; hukuki yorum gerektiren olayda düzeltme ve şikayet kapsamında nitelendirilebilecek açık bir vergi hatası bulunmadığı gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; ortaklarını konut sahibi...

    Maddesi Uyarınca Yapılan Düzeltme İşleminin Kaldırılması Taraflar arasında Çerkezköy Sulh Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş olup, bu kez davacılar vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... ve arkadaşları, Kapaklı İlçesi Bahçeağıl Mahallesi 2120 parsel sayılı taşınmazın malikleri olduklarını, 2118 parselin hissedarlarından davalının Kadastro Müdürlüğüne başvurusu üzerine, 3402 sayılı yasanın 41. maddesi uyarınca yapılan uygulama sonucu 2118 ile 2120 parsellerle ilgili ölçü ve sınırlandırma hatası yapıldığını belirterek, düzeltme işleminin iptali istemiyle dava açmışlardır. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....

      Mahallesi çalışma alanında bulunan 142 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 Sayılı Yasa’nın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltmenin hatalı olduğunu ileri sürerek, düzeltme işleminin kaldırılması istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        ün şirket hisselerinin haczine ilişkin kararının kaldırılması ve icranın durdurulması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; takibin, tedbir kararından sonra olup istisna yolu ile yapılacak takiplerden olmadığı, tedbir kararının devam ettiğinin bildirildiği, tedbirin amacının da şirketin iyileştirilmesine yönelik olduğu ve dolayısıyla haciz işleminin usulsüz olması nedeniyle iptaline, ancak şirket hakkında yapılmış bir takip olmadığından takibin durdurulması talebinin reddine karar verildiği görülmektedir. Somut olayda; şikayetçi şirket hakkında takip yapılmadığı, şirket hisselerine haciz konulması istenilen kişinin borçlu ... olup haczedilen hisselerin bu şahsa ait olduğu ve haciz işleminin de gerçek şahsın borcundan dolayı gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, şikayetçi şirket, aktif husumet ehliyeti olmadığından, şirket hisselerine konulan haczin kaldırılmasını isteyemez....

          Şöyle ki; dava konusu taşınmazların bulunduğu yörede 4999 sayılı Kanuna göre yapılıp 21.04.2010 tarihinde ilan edilen fenni hataları düzeltme çalışması bulunmaktadır. 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9/son maddesi "İlan tarihinden itibaren otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması amacıyla sulh hukuk mahkemesine dava açılmadığı takdirde yapılan düzeltme kesinleşir." şeklinde olup, anılan maddeye göre yapılan düzeltme işlemlerine ilişkin ilan tarihinden itibaren otuz gün içinde yapılan itirazlar hakkındaki davalara bakma görevi sulh hukuk mahkemesine aittir. Somut olayda dava konusu taşınmazlarla ilgili 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9. maddesi gereğince çalışma yapılmış olup, 6831 sayılı Kanunun 9/son maddesi gereğince 21/04/2010 tarihinde açılan fenni hataların düzeltilmesi işleminin iptaline ilişkin davaya bakmakta sulh hukuk mahkemesi görevlidir....

            Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. 2010/8039 - 9532 Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir....

              SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/07/2020 NUMARASI : 2018/557 2020/620 DAVA KONUSU : 3402 SY'nın 41.md.si Uyarınca Yapılan Düzeltme İşleminin Kaldırılması KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün İstinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

              Bu durumda alacaklı itirazın kaldırılması veya itirazın iptali kararı getirmedikçe hakkında takibe devam olunmayacağından ve rehin hakkına ilişkin itirazlar alacaklının bu başvurusu sırasında tartışılacağından ayrıca İcra Mahkemesi'nden defter tutma ve hapis hakkı işleminin iptalini istemekte hukuki yararı bulunmamaktadır. O halde Mahkemece borçlu vekilinin isteminin bu nedenle reddi gerekirken ilamsız takipte her türlü itirazın İcra Müdürlüğü'ne yapılacağı gözardı edilerek alacaklının itirazın kaldırılması istemi incelenir gibi borcun miktarı belirlenerek sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

                . … İSTEMİN KONUSU : Davacı adına, takdir komisyonu kararı uyarınca, 2007 yılının Mart dönemi için re'sen salınan katma değer vergisi ile üç kat tutarında kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması yolunda verilen ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının onanmasına dair Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun 19/09/2018 tarih ve E:2018/418, K:2018/471 sayılı kararının düzeltilmesi istenilmektedir. KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI : Zamanaşımı süresi içinde tesis edilen takdire sevk işleminin zamanaşımını durdurduğu ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ:Karar düzeltme isteminin kabulü ile Kurul kararının kaldırılmasından sonra temyiz istemine konu ısrar kararının, Danıştay Üçüncü Dairesinin kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği düşünülmektedir....

                  KARAR Davacı, kredi sözleşmelerinden doğan alacağı nedeni ile temerrüde düştüğünden davalı banka tarafından maaşının alıkonulduğunu, usul ve yasaya aykırı olarak maaşının tamamının üzerine konulan bloke işleminin kaldırılması ile ödenmeyen maaşların istirdatı ile manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine dair verilen hüküm, Dairemizce onanmış; davacı bu kez, karar düzeltme talebinde bulunmuştur. 1-Temyiz ilamında belirtilen gerektirici nedenler karşısında usulün 440....

                    UYAP Entegrasyonu