Mahkemece, davacıların miras bırakanı olan ... kızı...ın nüfus kütüğünde kaydının bulunmadığı , tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesine ilişkin davalarda amacın tapu kaydındaki malik bilgilerinin nüfus kaydına uygun hale getirmek olduğu, Nüfus Kütüğüne kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle nüfusta kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de bu gibi durumlarda tapu malikinin , davacıların miras bırakanı ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde davacıların tapu kayıtlarında intikal yaptırabilmesi için “çoğun içinde azda vardır” kuralı uyarınca bu yönde tespit kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle tapu kaydında malik gözüken ... oğlu...'nın davacının miras bırakanı ... kızı... olduğunun tespitine karar verilmiştir. Karar, davalı kurum tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...'...
Dairemiz kararlarında “ esaslı nedenler olmadıkça” ve “biyolojik veya işin niteliğine ilişkin sebepler zorunlu kılmadıkça” bu yükümlülüğün bulunmadığı vurgulanmıştır. İşverence, işçiler arasında farklı uygulamaya gidilmesi yönünden nesnel nedenlerin varlığı halinde eşit işlem borcuna aykırılıktan söz edilemez. 4857 sayılı Yasanın 5 inci maddesinin ilk fıkrasında, dil, ırk, cinsiyet, siyasal düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep gibi sebeplere dayalı ayrım yasağı getirilmiştir. Belirtilen bu hususların tamamının mutlak ayrım yasağı kapsamında ele alınması gerekir. Eşit davranma ilkesinin uygulanabilmesi için aynı işyerinin işçileri olma, işyerinde topluluk bulunması, kolektif uygulamanın varlığı, zamanda birlik ve iş sözleşmesiyle çalışmak koşulları gerekmektedir....
Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmış, Mahkemece uyuşmazlığın mülkiyet değişikliğine yol açabilecek tapu iptal ve tescil davası niteliğinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, dosyanın gönderildiği ...... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ise davanın malik ve mülk değişikliğine sebebiyet vermeyeceğinden çekişmesiz yargı işlerinden sayılan tapuda isim tashihi davası olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Bilindiği üzere; görevsizlik kararı veren mahkeme bu kararında dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesine karar vermekle yetinir. Dava dosyasını kendiliğinden (re'sen) görevli mahkemeye gönderemez. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 20. maddesi hükmü gereğince; taraflardan birinin görevsizlik kararının kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir....
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava dilekçesinde, taraflara ait olan taşınmaz üzerine inşa edilen yapının mevcut durumuna uygun proje yerine, eski projeye göre kat irtifakı kurulmuş olduğu ileri sürülerek, tapu kütüğünde bulunan projenin yanlış ve hatalı olduğunun tespiti ve taraflar arasında düzenlenen paylaşım protokolüne uygun olarak değiştirilmesine karar verilmesi istenilmiş, 07.02.2006 tarihli ıslah ile istem "tapuda mevcut 14.03.1987 tarih, 1987/5101 sayı ile tasdikli İmar Affı Rölöve Projesi'nin yanlış ve hatalı olduğunun tespiti ile bu projenin kat malikleri arasında kabul edilip imzalanan Ortak Gayrimenkul Paylaşım Protokolü'ne göre tadili için diğer kat malikleri müvekkillere izin verilmesi7' şekline dönüştürülmüş, mahkemece uyuşmazlığın idari nitelikte olduğu, ancak idarenin davada taraf olmadığı ve davalıya bu davada husumet yöneltile-meyeceği gerekçesiyle, dava husumet yönünden reddedilmiştir....
"İçtihat Metni"Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: Halkın bir kesimini sosyal sınıf, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama suçundan doğrudan zarar görmeyen şikayetçinin davaya katılmasına yasal olarak imkan bulunmadığı gibi mahkemece katılma kararı verilmiş olması da hükmü temyize hak vermeyeceğinden; şikayetçinin anılan suçtan kurulan hükme ilişkin temyiz isteminin CMUK.nun 317. maddesi gereğince (REDDİNE), 01.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada; Davacı; miras bırakanlarının nüfus kütüğünde ... kızları ... ve ... olarak kayıtlı oldukları halde 101 ada 71, 134 ada 1 ve 4 ile 164 ada 3 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında ... kızı ... 134 ada 1 ve 4 parsellerin tapu kayıtlarında ise ... kızı ... 101 ada 71 ve 164 ada 3 parsellerin tapu kayıtlarında ... kızı ... yazıldığını belirterek, anılan parsellere ait tapu kayıtlarının nüfus kaydına göre düzeltilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı kurum; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, taşınmazların tapu kayıtlarının nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...'nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada; Davacılardan ..., miras bırakan babasının nüfus kütüğünde...., diğer davacıların ise ... ve ... olarak kayıtlı oldukları halde .... Köyü 1055 ve 1067, .... Köyü 22 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında .... ve ... yazıldığını belirterek, anılan parsellere ait tapu kayıtlarının nüfus kayıtlarına göre düzeltilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı kurum; davanın reddini savunmuştur. Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Yargıtay 14.Hukuk Dairesinin 31.10.2011 gün 2011/13061-13038 sayılı kararıyla araştırmaya yönelik olarak bozulmuş, mahkemece bozma kararı uyarınca işlem yapıldıktan sonra davanın kabulüne, taşınmazların tapu kayıtlarının nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Karar, davalı kurum tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ...'...
in 25/03/1946 tarihinde bekar olarak öldüğü gerekçesi ile davanın reddine karar verilmişse de, nüfus kaydında TC ... ...—... ---... 01/07/1869 Bekar, İslam ölüm: 25/03/1946 (hane no: 107) bilgilerinin bulunduğu, veraset dosyasında elle yazılan nüfus kaydında hane no 107 olarak görüldüğü ve medeni halinin dul yazıldığı, diğer bilgilerin aynı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacının mirasbırakanı ile tapu kayıt malikinin aynı kişi olduğu, iddianın ispatlandığı açıktır. Hâl böyle olunca, doğum tarihi ve anne adının tapuda bulunması gerekli bilgilerden olmadığı gözetilerek, baba isminin eklenmesi istemi yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile reddine karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda malik isminin ... , ... kızı olarak düzeltilmesine karar verilmiştir....
Mahkemece, 113, 115, 118, 119, 120, 121, 162, 350, 351, 352, 355, 688, 689, 690, 691, 692 parsel sayılı taşınmazlar yönünden düzeltim isteğinin kabulüne, 621, 622, 623, 624, 625, 626, 627, 628, 629 parsel sayılı taşınmazlar yönünden kesin hüküm, 255 ada 4 parsel, 128 ada 11 parsel ve 165 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar yönünden iddianın ispatlanamadığı, 176, 177, 178, 179, 180, 182, 184, 187, 198, 199, 436, 437, 438, 439, 442, 441, 440, 451, 450, 449, 458, 456, 457, 455, 453, 454, 452, 444, 443, 445, 578, 579, 580, 584, 585, 586 parsel sayılı taşınmazlar yönünden vazgeçme nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; tarafların temyiz itirazları yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince davalı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SAYISI : 2015/790 Esas, 2016/267 Karar SUÇ : Halkı kin ve düşmanlığa alanen tahrik etme HÜKÜM : Mahkûmiyet TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan usul hükümlerine göre temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu, ve reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü: I. HUKUKÎ SÜREÇ 1. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 08.10.2015 tarihli iddianamesiyle sanığın halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır. 2. Bursa 23....