DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Davanın Çocuğun İsminin Değiştirilmesi ve Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) davasında; davacı taraf; hükmün tamamına yönelik süresinde istinaf başvuru talebinde bulunmuştur....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, çocuğun soyadının annesinin soyadı ile değiştirilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince “Davalı babanın müşterek çocukla şahsi ilişkilerinin iyi olmadığı ve davalı babanın çocuğa karşı ilgisiz olduğu yönündeki iddialarını davacı tarafın ispatlayamadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/03/2021 NUMARASI : 2020/579 ESAS - 2021/218 KARAR DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosya incelendi, işin gereği görüşülüp düşünüldü: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; velayeti anneye verilen müvekkilinin soyadının annesinin soyadı olan Aydoğan olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın reddine karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/03/2021 NUMARASI : 2020/579 ESAS - 2021/218 KARAR DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosya incelendi, işin gereği görüşülüp düşünüldü: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; velayeti anneye verilen müvekkilinin soyadının annesinin soyadı olan Aydoğan olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davanın reddine karar verilmiştir....
Taraflar arasındaki çocuğun velâyet sahibi annesinin soyadını kullanmaya izin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı baba vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı baba vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların ortak çocuğu 29.06.2015 doğumlu ...'...
Taraflar 2.12.2015 tarihli protokolde kadının boşanmadan sonra dahi erkeğin soyadını kullanmaya devam edeceğini kararlaştırılmalarına rağmen mahkemece kadının evlilik soyadını kullanmaya devam etmesinin ayrı bir dava konusu olduğundan bahisle, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir. Bu husus protokolde değişiklik yapılması niteliğindedir. Tarafların onayı alınmamıştır. Mahkemece yapılacak iş değişiklik hakkında tarafların görüşünü almak, anlaşmaları halinde bu anlaşma çerçevesinde, anlaşamamaları halinde ise davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam edip sonucu uyarınca karar vermekten ibarettir. Açıklanan yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulması gerekmiştir....
Sulh Ceza Mahkemesinin 2008/333- 702 Karar sayılı davası devam ederken mahkemeden ayrılık kararı talep edildiğini, davacının her aşamada kusurlu olduğunu artık müvekkili için de evliliğin kurtarılması ihtimali kalmadığından tarafların boşanmalarına karar verilmesini, müşterek çocuk Elifnaz'ın 7 yıldır sürekli annesinin yanında kaldığını, müvekkilinin davacıyı uyarmasıyla davacının kızıyla sınırlı ve sığ bir ilişki yürüttüğünü, müşterek çocuğun ergenlik sorunları yaşadığını, geleceği için önemli olan lise geçiş sınavlarına hazırlandığını, davacının nafaka vermemek için kızının velayetini istediğini, müşterek çocuğun kendisini bildi bileli babasıyla evin dışında arada görüştüğünü ve bu duruma alıştığını, müşterek çocuğun okul ve arkadaş ortamında annesinin boşandıktan sonra kızlık soyadını kullanmaya başlayıp farklı soyadının dikkat çekecek olmasına üzüldüğünü, müvekkilinin mazbut bir yaşantısının olduğunu, davacının soyadını kullanmaya devam etmesinin davalıya hiçbir zarar getirmeyeceğini...
kızlık soyadını tekrardan kullanabilmesi adına kişilerin, Alman Hukukunca ayrıca talepte bulunması gerekirken "Öney" soy ismiyle mesleki itibarını kazanmış olan davacının iş bu sebeplerle kendi ülkesinin hukukunda yasal hakkı olan evlilik soyadını kullanmaya devam ettiğini, Türk Vatandaşlığı'ndan izinle ayrılan davacının 2014 tarihinde 5901 Sayılı Kanununun 28. maddesine istinaden mavi kart çıkarttığını, ancak davacının soyadının, mavi karta kızlık soyadı olan “Çetinkaya” haliyle kaydedilmiş olduğunu, davacının kimlik bilgisi ile mavi kart suretinin, davacının hukuka uygun şekilde eski eşinin soyadını kullanmasından kaynaklı olarak soyadı yönünden uyuşmadığını belirterek davanın kabulü ile, Türkiye Mavi Kartına kızlık soyadı olan "Çetinkaya" ile kaydedilmiş olan davacının soyadının, Alman Hukukunda boşanmadan sonra yasal hakkı sonucu kullanmaya devam ettiği evlilik soyadı olan nüfus kimliği ile uyumlu şekilde "Öney" olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Bu maddenin iptalinden önce anne ve babanın sonradan evlenmesi (Türk Medeni Kanunu'nun 292. maddesi) ya da aynı Kanunu'nun 27. maddesine bağlı haklı nedenlerden dolayı soyadının değiştirilmesi halleri dışında çocuğun babanın soyadını alma imkanı bulunmamaktaydı. Yukarıdaki açıklamalar ışığında bir çocuğa soyadı verilmesi için o çocuğun doğum tarihinde annesi ile babasının evli olup olmadığına bakmak gerekir. Doğum gününde anne ve baba evli ise çocuk babanın, diğer bir anlatımla ailenin soyadını alacaktır. Çocuğun soyadı bu surette belirlendikten sonra, onun soyadını velayet hakkına vs. nedenlere dayanarak değiştirmek Türk Medeni Kanununun 321. maddesindeki düzenleme karşısında mümkün değildir. Ancak çocuk, ergin olduktan sonra Türk Medeni Kanununun 27. maddesindeki koşulların varlığı halinde soyadını her zaman değiştirmek hakkına sahiptir. Velayet hakkı anne ve baba için normal şartlarda çocuğun ergin olmasına yani onsekiz yaşını tamamlamasına kadar devam eden geçici bir haktır....
Sosyal inceleme raporunda; çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesinin üstün yararına olduğuna ilişkin bir tespit bulunmayıp, sadece annesinin soyadı ile değiştirilmesinin üstün yararını olumsuz etkileyecek bir durum olmadığının belirlendiği, çocuğun sosyal inceleme raporunun tanzimi sırasında soyadının annesinin soyadı ile değiştirilmesini istediği anlaşılmakta ise de; çocuğun görüşünün üstün yararına aykırı olması durumunda onun görüşüne üstünlük tanınamaz. Annenin yargılama sırasında sınıf anneliği görevini de bırakmış olup, çocuğun benzeri durumlarla karşılaşmasının da söz konusu olmayacağına göre çocuğun babasının soyadını taşımaya devam etmesinin üstün yararına aykırı olacağı hususu ispat edilemediği gibi annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesi yönünde çocuğun üstün yararı da tam olarak ispatlanamamıştır....