Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, evlilik süresi dikkate alındığında mahkemece boşanma nedeniyle yoksulluğa düşeceği anlaşılan kadın için takdir edilen yoksulluk nafakası miktarı yeterli bulunmadığı gibi davacı tarafça yoksulluk - iştirak nafakalarının her yıl Tefe- Tüfe oranında artırılması talep edildiği halde bu talep hakkında olumlu olumsuz karar verilmemesi de doğru görülmediğinden, davacı kadının bu yönlere ilişkin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin 8 nolu hüküm fıkrası ile 6 nolu hüküm fıkrasının iştirak nafakasına ilişkin hükümlerinin kaldırılmasına, HMK'nun 353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; davacı kadın yararına TMK'nın m.175 uyarınca aylık 1.000 TL yoksulluk nafakası takdiri ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, takdir edilen yoksulluk nafakası ile iştirak nafakalarının boşanma kararının kesinleştiği tarihten bir yıl sonra geçerli olmak üzere her yıl Tüfe-Üfe ortalaması oranında artırılması gerektiği...
Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 17/02/2022 tarih, 2020/996 Esas ve 2022/136 Karar sayılı kararının tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden düzeltilerek YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM TESİSİNE, “-Davacı kadının maddi tazminat talebinin kabulüne, Türk Medeni Kanunu'nun 174/1. maddesi uyarınca taleple bağlı kalınarak 20.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak, davacı kadına verilmesine, -Davacı kadının manevi tazminat talebinin kabulüne, Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesi uyarınca taleple bağlı kalınarak 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, -Davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin kısmen kabulüne, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten geçerli olmak üzere aylık 800,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine 2- Davalının boşanma ve ferilerine yönelik diğer istinaf taleplerinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b.1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE. 3- Davacı kadının ziynet...
Davalı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; TMK 161 ve 166 maddeleri uyarınca boşanmalarına, velayetin babaya verilmesine, müvekkili için 300.000 TL maddi, 300.000 TL manevi tazminat takdir edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davalı erkeğin kadına şiddet uyguladığı, davacı kadının ise annesinin evliliğe müdahalesine sessiz kaldığı erkeğin ağır, kadının hafif kusurlu olduğu gerekçesiyle açılan davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, baba ile yatılı olmayacak şekilde şahsi ilişki tesisine, kadın için 250,00 TL tedbir-350,00 TL yoksulluk nafakasına, çocuk için 250,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, kadın için 5.000,00 TL maddi-7.500,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesini, davanın kabulünü, velayetin anneye verilmesini, kadın lehine tazminata hükmedilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferileri istemine ilişkindir....
Tarafların kusur, sosyal ve ekonomik durumları, evlilik süresi, hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak kadın lehine tedbir-yoksulluk nafakasına hükmedilmesi yerinde görülmüş, ancak tedbir nafakasının miktarının yetersiz, yoksulluk nafakasının yeterli olduğu anlaşılmakla kadın için 450 TL tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği, kadının tedbir nafakasına yönelik istinafının kabulüne, erkeğin tedbir-yoksulluk nafakasına, kadının yoksulluk nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Boşanmaya sebep olan olaylarda maddi ve manevi tazminat isteyen davacı kadının davalı erkekten daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı, davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, davacı kadının boşanma sonucu en azından davalı erkeğin maddi desteğini yitireceği, erkeğin kusuru sebebiyle manen zarara uğradığı gözetilerek uygun bir maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekir....
Gerçekleşen kusur durumuna göre erkeğin tam kusurlu olduğu yönündeki mahkeme gerekçesi yerinde olmakla tarafların kusur, sosyal ve ekonomik durumları, hakkaniyet ilkesi, evlilik süresi, sosyal inceleme raporu, müşterek çocukların beyanları ve üstün yararları dikkate alınarak davanın kabulü, tedbir,yoksulluk,iştirak nafakasına, maddi tazminata hükmedilmesi ve miktarı, velayetin anneye verilmesi yerinde görülmekle erkeğin bu yönlere isabet eden istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Ancak davacının dava dilekçesi ile iştirak ve yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranın arttırılmasını talep etmediği anlaşılmasına rağmen, talebin aşılarak ÜFE artışına hükmedilmesi hatalı görülerek hükümde ÜFE artışı kısmının kaldırılmasına, erkeğin bu yöndeki istinafının kabulüne karar verilmiştir....
İki boşanma davası kabul edilmiş, müşterek çocuğun velayeti anneye verilmiş, babayla kişisel ilişki tesis edilmiş, erkek için 2.500,00'er TL maddi-manevi tazminata hükmedilmiş, kadının nafaka ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Bu karar davalı-davacı kadın yönünden erkeğin kabul edilen boşanma davasının tamamı, kusur tespiti, reddedilen tazminat talepleri ve nafaka yönünden istinaf edilmiş, davacı-davalı erkek tarafından katılma yoluyla velayet, tedbir-iştirak nafakasının miktarı, lehine takdir edilen tazminatların miktarı yönünden istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi sonucunda kadının boşanma davasının boşanma kısmı istinaf edilmediğinden, kadının kabul edilen boşanma davasındaki boşanma kısmı hariç, kadına kusur yüklemeden kocanın davasının kabulüne karar verildiği tespiti ile tarafların istinaf taleplerinin usulden kabulü ile mahkeme kararı kadının davasındaki boşanma kısmı hariç gerekçesizlikten kaldırılmıştır....
gereğince boşanmalarına, lehine 1.000 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, velayetin tarafına verilmesine, 1.000 TL tedbir-iştirak nafakasına 100.000 TL maddi-100.000 TL manevi tazminata, altın ve ev eşyalarının aynen ya da bedelinin iadesini talep etmiştir....
evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, bu nedenlerle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacıya verilmesine, davacı lehine 750 TL tedbir/yoksulluk, müşterek çocuk lehine 750 TL tedbir/ iştirak nafakası ile, 100.000 TL manevi tazminat ile, müvekkilin elinden alınan ziynetlerin aynen veya bedelinin iadesine karar verilmesini talep etmiştir....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Karşılıklı boşanma davalarının ( TMK m. 166/1) yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, davacı-karşı davalı kadının tedbir, yoksulluk ve tazminat taleplerinin reddine, ortak çocuk için nafakalara, davalı-karşı davacı erkek lehine maddi ve manevi tazminata karar verilmiş, verilen karar davacı-karşı davalı kadın tarafından erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, erkek lehine hükmedilen tazminatlar, reddedilen tazminat talepleri ile nafakalar, ortak çocuklar lehine hükmedilen nafakaların miktarı yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise velayet düzenlemesi yönünden, istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince ortak çocuğun velayeti konusunda rapor alınması ve çocuğun tercihinin sorulması gerektiğinden bahisle erkeğin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının...