"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek anlaşmalı boşanma talebiyle dava açmış ancak dava çekişmeli boşanma davasına dönüşmüştür. Anlaşmalı boşanma talebini içerir dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmesine rağmen 19.11.2014 tarihli çekişmeli boşanma talebini içerir dava dilekçesinin davalı kadına tebliğ edildiğine dair dosya içerisinde bir bilgi veya belgeye rastlanmamıştır. Cevap dilekçesinin süresinde olup olmadığının denetlenmesi gerektiğinden davalı kadına, çekişmeli boşanma dava dilekçesinin tebliğine dair mazbatanın araştırılması, temini halinde dosya içerisine eklenerek gönderilmek üzere dosyanın mahalline İADESİNE, oybirğiyle karar verildi. 22.06.2016 (Çrş.)...
Somut olayda taraflar arasında devam eden boşanma davası bulunduğu saptanmış olup bu boşanma davasının açılmasıyla davacının mal rejiminden kaynaklanan alacak hakkı doğmuştur. Ancak tasfiyeye karar verilebilmesi için boşanma davasının sonucunun beklenmesi ve HGK'nun 27.06.2012 tarih 2012/ 8-268 Esas, 2012/ 420 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere boşanma davasının bekletici mesele yapılarak, boşanma davasının olumlu sonuçlanması halinde toplanacak delillere göre bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Bu husus aynı zamanda usul ekonomisi ilkesinin de bir gereğidir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, açılan boşanma davasının kabulüne karar verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 161 inci maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1.Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacı erkek tarafından ... 1. Aile Mahkemesinin 2017/34 Esas sayılı dosyasında evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davası açılmış, verilen boşanma kararı istinaf ve temyiz incelemesinden geçerek nihai olarak 30.06.2020 tarihinde Dairemizce onanarak kesinleşmiştir. Ancak, verilen boşanma hükmü kesinleşmeden eldeki davada davacı erkek tarafından 26.06.2020 tarihinde zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanma davası açılmış ancak yargılamaya dosyalar birleştirilmeden devam edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki “boşanma” ve “karşı boşanma” davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı.davacı tarafından, vekalet ücreti yönünden, davacı-karşı davalı tarafından ise, katılma yoluyla vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca açılan boşanma ve karşı boşanma davalarının her ikisinin de kabulüne karar verildiği halde, kabulüne karar verilen her iki boşanma davası sebebiyle vekalet ücreti tayin edilmemiştir. Gerek davacı-karşı davalı ve gerekse de davalı-karşı davacı davada kendilerini vekille temsil ettirdiklerine göre her iki boşanma davasının kabulü sebebiyle karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca taraflar yararına ayrı ayrı maktu vekalet ücreti takdir ve tayini gerekirken, bu hususun nazara alınmaması doğru olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davalı-davacı kadın tam kusurlu bulunarak açtığı karşı boşanma davası reddedilmiştir. Davalı-davacı kadının mahkemece kabul edilen kusurlu davranışları yanında davacı-davalı erkeğin de eşine hakaret ettiği, kumar oynadığı ve birlik görevlerini yapmadığı, yapılan yargılama ve toplanan delillerle anlaşılmaktadır. Bu halde kadın da boşanma davası açmakta haklıdır. Öyleyse, kadının açtığı karşı boşanma davasının da kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilse dahi davacının anlaşmalı boşanma hükmünü gerçekleşen anlaşmaya rağmen temyiz etmesi davadan açıkça feragat etmedikçe anlaşmalı boşanma yönündeki iradesinden rücu niteliğinde olup, bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir. Açıklanan sebeple usulüne uygun şekilde toplanan deliller değerlendirilerek gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmek üzere hükmün boşanma davası yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple boşanma davası yönünden BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.03.2017(Pzt.) 1-FT/HA/AŞ...
----- Anlaşmalı boşanma protokolüne istinaden davalıya verildiğini, fakat davalı tarafından bahsi geçen boşanma davası takipsiz bırakıldığını ve sonuçlanmadığını, müvekkili firma ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişki olmadığını, müvekkili firmanın yetkilisi ----- davalı eşi ile olan anlaşmalı boşanma protokolüne istinaden bahse konu çek verilmiştir....
Dosyanın yeniden yapılan incelemesinde; davalı karşı davacı erkek temyiz dilekçesinde; boşanma hükmünü temyiz etmediğini, boşanma kararının kesinleştirilmesini, boşanma hükmü dışındaki yönlerden kararın bozulmasını talep etmiş, 23.08.2016 tarihli mahkemeye sunduğu dilekçe ile de hükmün boşanma yönünden kesinleştirilmesini talep etmiş, mahkemece bunun üzerine boşanma hükmü kesinleştirilmiştir. Bozma ilamımızda belirtildiği gibi yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davacı karşı davalı kadının da ailesinin müdahalesine ve eşinin diğer damatla kıyaslanmasına sessiz kaldığı, ailesinin davalı karşı davacı erkeğe hastalıklı dediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı karşı davalı kadın az kusurlu, davalı karşı davacı erkek ise daha ağır kusurludur....
HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; İlk derece mahkemesince; "tarafların anlaşmalı boşanma protokolünde katkı payı talep etmediklerin tasdik etmeleri, duruşma sırasında eşya ve mal varlığına ilişkin hiçbir mal ve alacak talep etmediklerini beyan etmeleri anlaşmalı boşanma sırasında mal rejiminin tasfiyesinde geleceğe yönelik bir anlaşma yapıldığını göstermektedir. Aynı zamanda tarafların kesinleşen anlaşmalı boşanma davasının 2 numaralı bendinde tarafların karşılıklı olarak katkı payı alacağı talep etmedikleri belirtilmiş ve bu karar kesinlişmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı kadın tarafından, kusur belirlemesi ve tazminat taleplerinin reddi yönünden, davalı-davacı erkek tarafından ise, her iki boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı kadının boşanma davası ile davalı-davacı erkeğin açtığı boşanma davaları birleştirilip, davacı-davalı kadının davası kabul edilerek boşanmaya karar verilmiştir. Davalı-davacı erkeğin birleştirilen boşanma davası hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir....