Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak somut olayımızda, davacı tarafından taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesi talep edilmiş ise de tarafların boşanma davası sırasında boşanmanın tüm sonuçları ve mal rejiminin tasfiyesi konusunda anlaştıkları, ayrıca ön bürodan mevcut olan evin satışında 1/2'sinin taraflara paylaşılmasını istediklerine dair dilekçelerini dosyaya sundukları, tarafların mal rejiminin tasfiyesi konusunda anlaşmaları, bu konuda protokol düzenlemeleri ve mahkemeden paylaşma konusunda birlikte talepte bulunmaları göz önüne alındığında artık mal rejiminin tasfiyesini talep etmelerinin mümkün olmadığı, ancak protokol hükümlerine dayalı olarak varsa haklarını ileri sürebilecekleri, zaten davalı tarafından taşınmazın satışından kalan paradan 10.000,00 TL'nin davacıya ödendiğinin bildirildiği, davacı tarafça da taşınmazın yarı yarıya paylaşılacağı noktasında taraflar arasında uyuşmazlık olmadığının bildirildiği anlaşılmakla sonuç olarak davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur ve mal rejiminin tasfiyesi yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * davacı tarafından mal rejiminin tasfiyesi konusunda harcı verilerek usulüne uygun açılmış bir davanın bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.04.2007...

    Katılma alacağı isteğinde ise, edinilmiş mal her eşin mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerleridir (TMK m. 219/1). Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait malvarlığı değerleri o eşin kişisel malıdır (TMK m. 220/2). Bu ilkeler doğrultusunda tarafların varsa kişisel mallarının katılma alacağı hesabından düşülmesi, her eşin edinilmiş mallarından bu mallara ilişkin borçların çıkarılması suretiyle artık değerin (TMK m. 231) belirlenmesi ve artık değerin yarısı üzerinde diğer eşin hak sahibi olduğu düşünülmelidir (TMK m. 236). Değer artış payı (TMK m. 227) ve katılma alacağı (TMK m. 231, 236) hesabında tasfiye tarihinin boşanma ve mal rejiminin sona erdiği tarih olmayıp, tasfiye veya değer artış payına yönelik açılmış bulunan davanın karar tarihi olduğu gözönüne alınmalıdır....

      Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; tarafların 21.01.1995 tarihinde evlendikleri, 24.12.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve hükmün 10.02.2009 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliğinin son bulduğu, TMK'nun 179. maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümlerin uygulanacağı, taraflar arasında başka bir mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar TMK'nun 202.maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olacakları, eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/2.maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona erdiği, eldeki davanın ise 22.03.2012 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ: Mal rejimi tasfiyesi ... ile ... aralarındaki mal rejimi tasfiyesi davasının reddine dair ... 7....

          Davalı vekili ek temyiz dilekçesinde, taraflar arasında protokol düzenlendiğini, mal rejiminin tasfiyesi konusunda anlaştıklarını, protokolün 4.maddesi uyarınca davacı tarafın davadan feragat edeceğini, protokol içeriğinin uygulanabilmesi için hükmün bozulmasını istemiştir. Temyiz dilekçesine ekli protokolün incelenmesinde; tarafların mal rejimine tabi bir kısım mal varlığı konusunda anlaştıkları, hükümden sonra düzenlenen 17.11.2011 tarihli protokolde tarafların, vekillerinin ismi ve imzalarının yer aldığı protokolün açıkça mal rejiminin tasfiyesine ilişkin bulunduğu anlaşılmaktadır. Hükümden sonra, temyiz incelemesi aşamasında davalı vekili, taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesi konusunda protokol düzenlendiğini ve tarafların sulh olduklarını ileri sürmüştür. Sulh, tarafların talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. HMK.nun 314. maddesine göre sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ: Mal rejiminin tasfiyesi Davacı-karşı davalı... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Aile Mahkemesi'nden verilen 19.12.2011 gün ve 552/1341 sayılı hükmün Yarıgtay'ca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Taraflar arasında mal rejiminin tasfiyesi kapsamında; katkı payı alacağına ilişkin görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; davanın kısmen kabulüne, 41.624,06 TL'nin dava tarihi olan 21.05.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davacı ve davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından mal rejiminin tasfiyesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 18.04.2013 (Per.)...

                Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK 33 m). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesine dayalı katılma alacağı ve değer artış payı alacağı isteğine ilişkindir. Eşler 03.02.1983 tarihinde evlenmişler, 27.07.2004 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 26.05.2006 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Temyize konu dava 26.05.2014 tarihinde açılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda mal rejiminin tasfiyesi davaları için her hangi bir zamanaşımı düzenlemesi getirilmemiştir. Bu durumda, aynı kanunun 5. maddesi yollamasıyla 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu uygulanmalıdır. Zira, TBK'nun 646.maddesine göre, Borçlar Kanunu, Medeni Kanun'un tamamlayıcısı olarak kabul edilmiştir....

                  Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Tapu İptali Tescil-Mümkün Olmaması Halinde Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225. maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir....

                    UYAP Entegrasyonu