Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

    Şayet boşanma davasıyla birlikte veya ondan ayrı olarak mal rejiminin tasfiyesi davası boşanma kararının kesinleşmesinden önce açılmış ise, HGK.nun 26.9.2012 T. 2012/8-192 E, 2012/629 Karar sayılı kararına göre bekletici mesele yapılmakta ve açılan boşanma davasının olumlu sonuçlanıp kesinleşmesi beklenmektedir. Boşanma davasının reddi halinde mal rejiminin tasfiyesi davasının da reddedileceği bir gerçektir. Çünkü açılan boşanma davasının olumlu sonuçlanıp kesinleşmesi, mal rejiminin tasfiyesi davasının görülebilirlik ön koşulunu oluşturmaktadır. 4721 sayılı TMK'nun Değerlendirme Anı, başlığını taşıyan 235/1. maddesine göre; mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar, tasfiye anındaki değerleriyle hesaba katılırlar. Görüldüğü gibi, mal rejiminin sona erme tarihi, boşanma dava tarihi olduğu halde malların değerlendirme anı, kanuni deyimle tasfiye anındaki değer olarak belirtilmiş olup, bu tarih; kural olarak, verilecek karar tarihidir....

      Aile Mahkemesi' nin 2009/84 Esas sayılı dava dosyasında açılan boşanma, 20.000.00.TL maddi ve 30.000.00.TL manevi tazminat, 1.000.00.TL tedbir ve yoksulluk nafakası, 1.580.00.TL bedelli ziynet eşyası ve 15.000.00.TL değerli mal rejiminin tasfiyesi davasında davalıyı temsil ettiğini, tazminat, yıllık nafaka yönünden kurtardığı miktarların %15'i ve mal rejiminin tasfiye talebi yönünden tespit edilecek dava değerinin %15'i oranında vekalet ücretinin ödenmesi hususunda şifahi olarak davalı ile anlaştığını, davalının açtığı boşanma davasının reddine, karşı açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı aleyhine 4.000.00.TL maddi tazminat aylık 200.00.TL tedbir ve yoksulluk nafakası, aylık 150.00.TL iştirak nafakası, 730.00.TL ziynet eşyası bedelinin tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine, mal rejimi talebinin ayrılmasına karar verildiğini, davalıyı toplam 66.650.00.TL bedel ödemekten kurtardığını, ayrılan mal rejimi davası devam ederken davalının 23.06.2011 tarihinde...

        Bu taşınmaza ilişkin mal rejiminin tasfiyesine yönelik protokolde yer alan 4 nolu maddede taşınmazın davalı tarafından satışının yapılarak yarı bedelinin davacıya verilmemesi halinde davacının mal rejiminin tasfiyesi kapsamında dava açabileceğine ilişkin şarta bağlı düzenleme yapılmış ise de; taşınmazın protokolün 5 nolu bendinin son cümlesine göre gecikmeksizin devir işlemlerinin (satış) yapılmaması halinde herhangi bir müeyyide belirtilmediği gibi böyle bir ihtimalde davacının mal rejiminin tasfiyesi kapsamında dava açamayacağına yönelik bir anlaşma da söz konusu değildir. Protokolün 3 nolu bendine göre ; davalı adına kayıtlı aracın davacıya devredileceği, davalının araca ilişkin katkı ve katılım alacağı ya da başkaca sebeple oluşabilecek her türlü dava hakkından veya mal rejiminden kaynaklanan haklarından feragat ettiği, davacıyı ibra ettiği kabul edildiği halde, taşınmaza yönelik mal rejiminin tasfiyesi kapsamında herhangi bir feragat ya da ibra söz konusu değildir....

        İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, mal rejiminin tasfiyesi ile dava konusu taşınmazın ½ hissesinin davacı adına tescili talebine ilişkindir. İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir (HMK md. 355). Mal rejimi sona erdiğinde eşlerin ya da mirasçılarının tasfiye davası sonucunda katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı hakları doğar. Taraflar, 07/03/1977 tarihinde evlenmiş, Batman Aile Mahkemesinin 09/03/2015 tarih, 2014/232 Esas ve 2015/129 Karar sayılı karar ile boşanmalarına karar verilmiş ve karar 25/01/2016 tarihinde kesinleşmiştir. Dava, mal rejiminin tasfiyesi ile dava konusu taşınmazın ½ hissesinin davacı adına tescili talebine ilişkindir. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir (TMK md. 225/son)....

        Davalı-birleşen davacı ... vekili asıl davanın reddini savunmuş, birleşen dava dilekçesinde belirtilen malvarlıkları için mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, asıl davanın ve birleşen davanın ayrı ayrı kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, her iki taraf vekilince hem asıl dava hem birleşen dava yönünden ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Taraflar, 27.11.1992 tarihinde evlenmiş, 01.11.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün ... tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır....

          Somut olaya gelince; eşler, 17.06.2008 tarihinde evlenmiş, 13.10.2011 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir(4722 sayılı Yasa'nın 10, TMK 202.m). Tasfiyeye konu... ve... plakalı araçlar, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu sırasıyla 28.10.2009 ve 12.07.2010 tarihlerinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiş, 14.10.2011 ve 13.10.2011 tarihlerinde 3.kişilere satılarak devredilmişlerdir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır(TMK 179.m). Dinlenen tanık beyanları, delil olarak sunulan banka dekontları ve geri çevirme sonucu ... ve ...'tan getirtilen kredi belgelerine göre 64 LK 028 plakalı aracın anılan ...'...

            davacıya ait kişisel eşyalar ile edinilmiş mala katkı yapıldığı, yapılan katkının mal rejiminin tasfiyesi sırasında denkleştirme alacağı olarak istenebileceği” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

              Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir. Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel(istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşuludur. Mal rejimini sona erdiren boşanma davasının derdest olduğunun anlaşılması durumunda usul ekonomisi gereğince(6100 s.lı HMK'nun 30. m) bekletici mesele yapılmalıdır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların reddi, nafaka ve mal rejiminin tasfiyesi davası yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde mal rejiminin tasfiyesine yönelik talepte bulunmuş, mahkemece kadının...

                  UYAP Entegrasyonu