Mahkemece yapılan yargılama sonucunda boşanmak istemediğini belirten kadının beyanı feragat olarak değerlendirilip karşı boşanma davası varmış gibi davacı-davalı kadının karşı davasının feragat nedeniye reddine karar verilmiştir. Davalı-davacı kadın tarafından açılmış usulüne uygun bir boşanma davası ve bundan feragati mevcut değildir. Bu durum karşısında olmayan bir boşanma davası için feragat nedeniyle ret hükmü kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Davalı-karşı davacı kadının karşılık davası mal paylaşımına ilişkindir. Davalı-karşı davacı kadının mal paylaşımı davası ile tazminat ve nafaka talepleri yönünden de geçerli bir feragat beyanı olmadığı halde tüm bu talepleri de kapsayacak şekilde karşı davanın feragat nedeniyle ret hükmü kurulması doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin düzenlenmesi K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık boşanma, velayet, nafaka, maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyetliğe dayanılmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 24.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...
Davalı beyanında özetle; davacı tarafından açılan boşanma davasını kabul ettiğini, davacı ile sulh içinde evlilik birliğini sürdürmelerinin mümkün olmadığını, nafaka, maddi ve manevi tazminat talebi olmadığını belirterek davanın kabulü ile boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı kendisi için davalıdan herhangi bir eşya, mal paylaşımı, nafaka ve maddi ve manevi tazminat talep etmediğinden bu konularda karar verilmesine yer bulunmadığına, davalı kendisi için davacıdan herhangi bir eşya, mal paylaşımı, nafaka ve maddi ve manevi tazminat talep etmediğinden bu konularda karar verilmesine yer bulunmadığına, taraflarca imzalanmış 09/11/2020 tarihli anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanmasına ve gerekçeli kararın eki sayılmasına, karar verildiği görülmüştür....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamu düzeninden olup mahkemece re'sen incelenmesi gereken velayet hususunda geçerli bir neden sunulmadan hüküm kurulmadığını, ortak çocuk Arif Emre’nin tanık olarak dinlenmediğini, annenin çocukları düşünmediğini, davacının dava dilekçesi incelendiğinde daha önce kesinleşmiş boşanma kararından sonra ayrı bir dava ile 25 bin TL maddi, 25 bin TL manevi tazminat, sayısı belirtilip değeri tam olarak belirtilmemiş ziynet alacağı, mal rejimi tasfiyesi ve artık değere katılma ile velayet ve nafaka talep ettiğini, davacının tüm taleplerinin reddedildiğini, ret edilen her talebi için ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, anlaşmalı boşanma protokolünün aldatma sebebiyle iptali, ziynet ve katılma alacağı ile boşanmadan sonra istenilen maddi ve manevi tazminat ve nafaka artırımı istemlerine yöneliktir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Tarafların Afyonkarahisar 1.Aile Mahkemesinin 2016/1297 Esas 2017/934 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, işbu davanın davacı erkek tarafından açıldığı, dava dilekçesinde açıkça "davalıdan hiçbir talebim yoktur, nafaka, tazminat ve mal paylaşımı talebinde bulunmuyorum" dediği, Yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre davacının boşanma dava dilekçesindeki işbu beyanını açıkça boşanmanın eki niteliğinde olan maddi ve manevi tazminat taleplerinden feragat anlamına geldiği, bu nedenle ilk derece mahkemesi tarafından davacının boşanmanın kesinleşmesinden sonra talep ettiği maddi manevi tazminat için feragat nedeni ile davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığından davacının istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Nafaka-Velayetin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ile kendisinin reddedilen maddi ve manevi tazminat istekleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 28.03.2016 (Pzt...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Mal Paylaşımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminat, nafaka ve avukatlık ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20'er TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.27.09.2010 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Mal Paylaşımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı mirasçıları tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece verilen 28.06.2016 tarihli ilk karar, davacı kadın tarafından nafaka ve tazminatlar yönünden temyiz edilmiş, Dairemizin uyulmasına karar verilen 28.02.2017 tarih, 2016/25420 esas, 2017/2051 karar sayılı ilamıyla “davacı kadın 15.02.2017 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmesi gerektiği" gerekçesi ile bozulmuştur. İlk karardan sonra temyiz edilmeyen boşanma hükmü artık kesinleşmiştir. Davacının, davadan feragati nedeniyle bozulmasına karar verilen ilamdan sonra yeniden yapılan yargılamada, kesinleşen kısımlar hakkında hüküm kurulamaz....
Mahkemece, taraflar arasındaki yabancı mahkeme kararında yanların boşanma ve mal rejimi, velayet, nafaka, tazminat yönlerinden verilen kararın ... ....Aile Mahkemesinin kesinleşen 2008/379 Esas 2009/289 Karar sayılı ilamı ile tanınmasına ve tenfizine karar verildiğini, yanlar arasında kesin hüküm bulunduğunu açıklayarak taraflar arasındaki mal paylaşımı konusunda kesin hüküm olduğundan davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin psikolojik tedavi gördüğünü evlilik öncesinde davacının bildiğini, depresyona girdiği dönemlerden birinde baldızı ile yazıştığını ancak yazışma içeriklerinde rahatsız ve taciz edici içeriklerin bulunmadığını, diğer iddiaların da yersiz olduğunu belirterek boşanma talebinin kabulüne, tazminat ve mal paylaşımı taleplerinin reddine karar verilmesini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Davalının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle tarafların boşanmalarına, velayetin anneye tevdiine, kadın yararına 5.000,00 TL maddi 5.000,00 TL manevi tazminata, 350,00 TL tedbir ve yoksulluk, ortak çocuk Tolga ve Fatmagül için 500,00'er TL tedbir ve 250,00 şer TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir....