Boşanma sonucu kadın eşin maddi desteğini kaybedecektir. Kadın yararına TMK m. 174/1-2 koşulları oluşmuştur. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusurların ağırlığı ve hakaniyet ilkesi çerçevesinde kadın yararına maddi ve manevi tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir. 4-Davacı-davalı kadının tedbir nafakası davasında kadın yararına 200 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmişken erkeğin açmış olduğu boşanma davasında kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine hükmedilerek yoksulluk nafakası yönünden her iki davada kurulan hükümler arasında çelişki yaratılması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Bir yandan iştirak nafakası yönünden çekişmenin sürdüğünü açıklayıp diğer yandan sanki fer'i hükümlerin tamamında anlaşma oluşmuş gibi, hükmün boşanma bölümünün yapılan sınırlama ile kesinleşmesine sebebiyet vermek telafisi olanaksız bir çelişki oluşturmaktadır. Anlaşmalı boşanma kararının fer'i hükümlerinde çekişme sürdüğüne göre anlaşmalı boşanma hükmünün boşanma bölümü kesinleştirilemez....
Davalı duruşmadaki beyanında: "Aleyhime açılan boşanma davasını kabul ediyorum, bu hususta anlaşmalı boşanma protokolü düzenledik, dosyaya ibraz ettiğimiz 20/12/2021 tarihli anlaşmalı boşanma protokolü altındaki imza bana aittir,müşterek çocuklarımız Deniz ve Akar'ın velayetinin davacıya verilmesini kabul ediyorum. müşterek çocuğumuz Sahra'nın velayetinin tarafıma verilmesini talep ediyorum. Davacı eşimden herhangi bir maddi-manevi tazminat, kendim ve çocuklar için tedbir nafakası yoksulluk ve iştirak nafakası talebim yoktur. Boşanma protokolü gereğince boşanmamıza karar verilsin tahkikat duruşması için süre talebim yoktur" şeklinde beyanda bulunmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl dava TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferilerine, birleşen dava, TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanma ve ferileri, yoksulluk nafakası, ziynet ve eşya alacağı istemine ilişkindir. Davalı-birleşen davacı vekilinin asıl davanın kabulünü, birleşen boşanma, yoksulluk nafakası, ziynet ve eşya alacağı davasının reddini istinaf ederek 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı ve 54,40 TL istinaf karar harcı yatırdığı, ancak birleşen davadaki ziynet ve eşya alacağı talebi yönünden 54,40 TL, birleşen davadaki yoksulluk nafakası talebi yönünden 54,40 TL istinaf karar harcı daha yatırması gerekirken bu harcın yatırılmadığı görülmüştür. Yukarıda açıklanan nedenlerle ayrı ve bağımsız dava olan birleşik dava yönünden ayrı ayrı 54,40'ar TL istinaf karar harcının yatırılması gerektiğinden dosyanın geri çevrilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma -Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki "boşanma" ve "tedbir nafakası" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanma davalarında anlaşmalı boşanma (TMK.md.166/3) koşulları oluşmadıkça, davalının davayı kabulünün (TMK.md.184/3) sonuç doğurmayacağının anlaşılmasına göre tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteklerinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere...
Mahkemece boşanmaya neden olan olaylarda erkeğe atfedilen kusurlu davranışların ağırlığı, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası azdır. TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile TBK'nun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak, daha uygun miktarda maddi (TMK.md.174/1) ve manevi (TMK .md. 174/2) tazminat ile yoksulluk nafakası takdiri gerekir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından, her iki boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre; davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-İlk derece mahkemesi tarafından 3/5/2018 tarihli ön inceleme tensip tutanağı ile kadına dava tarihinden itibaren aylık 500 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, 19/9/2018 tarihli duruşmada tedbir nafakası “3/5/2018 tarihinden itibaren” 200TL’ye düşürülmüş ve 29/9/2019 tarihli duruşmada da “3/5/2018 tarihli duruşmada hükmedilen aylık 200 TL tedbirin kesinleşmeye kadar devamına” hükmedilmiştir....
Aile Mahkemesinin 2013/267 esasına kayden görülen boşanma davası sonucunda verilen hüküm, davacı kadın tarafından, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminatın miktarı, vekalet ücreti yönünden, davalı erkek tarafından ise, kusur belirlemesi, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmiş, hüküm Dairemizin 24.04.2018 tarihli, 2016/17113 esas ve 2018/5485 karar sayılı ilamı ile kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatın miktarı ile davacı kadın lehine vekalet ücreti verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir. Böylelikle davacı kadın lehine hüküm altına alınan aylık 300 TL yoksulluk nafakası onanarak kesinleşmiştir....
GEREKÇE: Asıl ve karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma (TMK madde 166/1) ve ferilerine; birleşen dava tedbir nafakasına (TMK m.197) ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı-davalı tarafça; karşı boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası, erkek lehine hükmedilen manevi tazminatın miktarı yönünden, davalı- davacı tarafça asıl boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, erkek lehine hükmedilen manevi tazminat ile bağımsız tedbir nafakası davasının reddi yönünden süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/07/2021 NUMARASI : 2020/79 ESAS 2021/355 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20/07/2019 tarihinde davalının evi terk ettiğini, ihtiyaçları karşılamadığını, maddi-manevi destekte bulunmadığını, bunun üzerine açtığı boşanma davasından barışarak feragat ettiğini, davalının tekrar ortak konuta döndüğünü, doğum sonrası işten ayrıldığını, davalının kısa bir süre kira ve faturaları ödediğini, ekonomik ve fiziksel şiddet uyguladığını, ailesinin hakaretlerine sessiz kaldığını, son darp olayının ceza mahkemesine taşındığını belirterek kendisi için 1.000,00 TL, çocuk için 1.000,00 TL önlem nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir....