Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) ve hayata kast (TMK md. 162) nedenlerine dayalı boşanma davasına, karşı dava ise evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir....

O halde, davalı-karşı davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yokslluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir. 4-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m.186/1), geçimine (TMK m.185/3), malların yönetimine (TMK m.223,242,244,262,263,264,267,215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. Ve 186/3. Maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden tedbir nafakası talebi ile ilgili hüküm kurulmaması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

    İlk derece mahkemesince; kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle TMK'nın 166/1. Maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı-karşı davalı kadın yararına dava tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL, karar tarihinden itibaren aylık 2.000,00 TL tedbir nafakasına, nafakanın kararın kesinleştiği tarihten itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına, davacı-karşı davalı kadın yararına 100.000,00 TL maddi ve 80.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacı-karşı davalı kadın; kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasının miktarına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. Davalı-karşı davacı erkek vekili; her iki boşanma davası ve fer'ileri ile kusur tespitine yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. Dava ve karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1,2) nedeniyle boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir....

    (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....

      Bu durumda, davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminatın (TMK md.174/1,2) koşulları oluşmuştur. Bu nedenle davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru olduğu gibi, hükmedilen maddi ve manevi tazminatın miktarı da yerindedir. Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri resen alır (TMK m. 169). Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir (TMK md.175). Tedbir ve yoksulluk nafakasının miktarı belirlenirken, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi gözetilir....

      Davalı-davacı kadın vekili birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında derdest bir boşanma davası var iken terditli şekilde TMK'nun 166. maddesine göre yeni bir dava açılamayacağı gibi zina ve genel boşanma sebebine ilişkin terditli olarak da boşanma davası açılamayacağını, esasa ilişkin olarak ise iddiaların doğru olmadığını, davacı-davalı erkeğin dayandığı whatsapp yazışmalarının özel hayatın gizliliğini ihlal ve sahtecilik suçlamalarıyla bu yazışmaları kullanan ve dağıtan kişiler hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını, iddia edilen yazışmaların müvekkilinden ve yazıştığı iddia edilen kişilerden habersiz ve onaysız kullanıldığını, kaldı ki müvekkili ile isimleri zikredilen şahıslar arasında böyle bir görüşme ve yazışma olmadığını, müvekkilinin kızının kendinden yaşça büyük biri ile evlenme isteğine karşı çıktığı için diğer boşanma davasından sonra aralarında husumet oluştuğunu, babanın ise kızının ilişkisini onayladığı için birlikte hareket ettiklerini, kızlarının anneye...

      GEREKÇE: Asıl dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK 166/1. madde) dayalı boşanma ve ferîlerine, birleşen dava; zina (TMK 161. madde), hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK 162. madde) ve evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK 166/1. madde) dayalı boşanma ve ferîlerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı - davalı tarafça kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen nafaka ve tazminatlar, davalı - davacı tarafça nafaka ve tazminatların miktarı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur. İstinaf kanun yolu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ila 361. maddeleri arasında düzenlenmiş olup, "İncelemenin Kapsamı" başlığını taşıyan 355. maddede de düzenlendiği üzere; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü taktirde bunu re'sen gözetir....

      DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, velayet düzenlemesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek 04.09.2015 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) ve hayata kast, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış (TMK m. 162) hukuki sebeplerine dayalı boşanma davası açmış, davacı-karşı davalı erkek tarafından 31.05.2016 tarihinde dava tamamen ıslah edilerek zina (TMK m. 161) olmazsa evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuksal sebeplerine dayalı olarak boşanma talep edilmiş, mahkemece davacı-karşı davalı erkeğin davasının kabulü ile tarafların zina (TMK m...

        Boşanma ve ayrılık gerçekleşmesi halinde velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlüdür. Hakim, bu hususu boşanmaya karar verirken, talep olup olmadığına bakmaksızın re'sen gözetmek zorundadır. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir (TMK m. 330/1). Buna göre; velayeti anneye verilen müşterek çocuk yararına kararın kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere uygun bir iştirak nafakasına karar verilmesi cihetine gidilmiştir. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir (TMK md.175). Boşanma yüzünden beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları zarar gören, kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu diğer taraftan uygun bir maddi ve manevi tazminat isteyebilir (TMK md.174/1,2)....

        Davalı/davacı erkeğin istinaf dilekçesi mahiyetinde olan 13.09.2021 tarihli dilekçesi ile yaptığı istinaf başvurusunun süresinde olmadığı anlaşıldığından yerel mahkemenin 23.09.2021 tarih, 2016/694 Esas ve 2020/928 karar sayılı ek kararı ile istinaf başvurusunun HMK'nın 346/1. maddesi uyarınca reddine karar verildiği, ek kararın istinaf edilmediği anlaşılmıştır. Dairemizin 14.02.2022 tarih, 2021/3019 esas ve 2022/222 karar sayılı ilamı ile; davacı/davalı kadın vekili Av. T2 Çağlar'a ait vekaletname genel vekaletname olup, boşanma davası ile ilgili özel yetkiyi içermediği gerekçesiyle dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiş olup eksiklik giderilerek dosya yeniden dairemize gönderilmiştir. Dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine, birleşen dava ise; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) ve pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK md. 162) nedenlerine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir....

        UYAP Entegrasyonu