Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından ziynet alacağının reddi ve aleyhine hükmedilen vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6, 6100 s. HMK m. 190/1). Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde, ayrıca ziynet eşyası alacağı talebinde bulunmuş, davalı-davacı erkek cevabında kadının evi terk edip gittiğini, ziynetlerin kadında olduğunu, kadının giderken ziynetleri götürdüğünü beyan etmiştir. Davacı-davalı kadının tanığı ..., davacı-davalı kadının üç aylık gelinken bütün bileziklerini erkeğin aldığını ve borçlarını ödediklerini beyan etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; reddedilen boşanma davası, kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddi tazminat, nafakalar ve ziynet alacağı yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; maddi tazminat ve nafaka miktarları, manevi tazminat talebinin reddi ile ziynet talebinin reddedilen bölümü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, davacı-karşı davalı erkeğe yüklenen kusurlu davranışların diğer tarafın...

      Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169) Boşanma davası açılmakla sabit ve düzenli geliri bulunmayan kadın lehine tedbir nafakası verilmesi (TMK m. 169.) gerektiğinden, tarafların sosyal ve ekonomik durumları da gözetilerek, davalı kadının tedbir nafakasına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne, davalı kadın lehine dava tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 400,00 TL tedbir nafakası takdiri ile kararın kesinleşme tarihine kadar devam etmek üzere erkekten alınarak kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....

      Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirmek ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir. (6100 Sayılı HMK'nın 33.maddesi) İddianın ileri sürülüş şekline göre, dava artık değere katılma alacağına ve ziynet alacağına ilişkindir. Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK mad.229) ve denkleştirmeden (TMK mad.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK mad.219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK mad.231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK mad.236/1). Katılma alacağı, Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminatlar ile ziynet alacağı taleplerine faiz isteği hakkında hüküm kurulmaması ve vekalet ücreti yönünden; davalı erkek tarafından ise kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ileri ile ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 25.04.2017 günü duruşmalı temyiz eden davalı ... ile vekili gelmedi. Karşı taraf temyiz eden davacı ... ile vekili Av. ... geldiler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından TMK 166/1, 162 ve 163. maddelerine dayalı olarak açılan boşanma davasında mahkemece, davalı erkek tam kusurlu bulunarak kadının TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma davası ve ferilerinin kabulüne karar verilmiş ise de; tarafların yeniden bir araya gelerek ortak yaşamaya devam ettiği ve ikinci çocukları ...'nın 17.07.2019 tarihinde dünyaya geldiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacı kadın tarafından, erkeğin kusurlu davranışların affedildiği en azından hoşgörü ile karşılandığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında, kadının boşanma davasının reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

          İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, katkı payı, katılma alacağı ve ziynet alacağı isteğine ilişkindir. Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK mad.229) ve denkleştirmeden (TMK mad.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK mad.219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK mad.231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK mad.236/1). Katılma alacağı, Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma -Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sebebiyle yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için, nafaka talep eden eşin kusurunun daha ağır olmaması ve boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (TMK m. 175)....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve ziynet alacağının kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6)....

              Davacı kadının boşanma davası açmakla ayrı yaşamaya hak kazandığı, çalışmadığı, sürekli ve düzenli bir gelirinin bulunmadığı, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, boşanmaya yol açan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu anlaşılmakla tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkesi (TMK md. 4) nazara alınarak TMK'nın 169. ve 175. maddeleri gereği 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası takdiri ve miktarının hakkaniyete uygun olduğu anlaşılmakla davalı erkeğin yoksulluk nafakasına yönelik istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Hüküm, davacı kadın tarafından ziynet alacağı yönünden de istinaf edilmiş olup, boşanma davasında yargılamanın uzamasına sebebiyet vermemek ve ziynet alacağı davası yönünden yargılamanın iyi bir şekilde yürütülmesini sağlamak için, ziynet alacağına ilişkin talep yönünden tefrik kararı verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır....

              UYAP Entegrasyonu