Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Türk Medeni Kanunu’nun 169. maddesi uyarınca boşanma veya ayrılık davasının devamı süresince, eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). Türk Medeni Kanunu’nun 175. maddesinde düzenlenen yoksulluk nafakası ise boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan tarafın, kusuru daha ağır olmamak kaydıyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak talep edebileceği nafakadır....

    Bu durumda, davalı-davacı kadının boşanma davası yönünden Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi, davacı-davalı kocanın boşanma davası yönünden ise Türk Medeni Kanununun 166/1,2. maddesi koşulları gerçekleşmiştir. Davacı-davalı koca boşanma davası açmakta haklıdır. Bu sebeple, ilk derece mahkemesinin kusur tespiti ve buna bağlı olarak kocanın boşanma davasını kabulü usul ve yasaya uygundur. Boşanma yüzünden beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları zarar gören, kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu diğer taraftan uygun bir maddi ve manevi tazminat isteyebilir (TMK md.174/1,2). Maddi ve manevi tazminatın miktarı; tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dereceleri, zarar gören menfaatin kapsamı, kişilik haklarına yapılan saldırının niteliği, paranın alım gücü ile hakkaniyet ilkesi (TMK md.4) dikkate alınmak suretiyle belirlenir....

    Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir (TMK md.175). Somut olayda; davalı-karşı davacı kadının çalıştığı, davacı-karşı davalı erkekten daha fazla gelirinin olduğu ve boşanma yüzünden yoksulluğa düşmeyeceği anlaşılmıştır. Bu durumda, yoksulluk nafakasının (TMK md. 175) koşulları oluşmamıştır. Bu nedenle tarafların gelir durumları nazara alınarak davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Boşanma yüzünden beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları zarar gören, kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu diğer taraftan uygun bir maddi ve manevi tazminat isteyebilir (TMK md.174/1,2). Dosya kapsamından, boşanmaya sebep olan olaylarda, tarafların eşit kusurlu olduğu, davalı-karşı davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminatın (TMK md.174/1,2) koşullarının oluşmadığı anlaşılmaktadır....

    (Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2, s. 373) Anlaşmalı boşanma kararı bu değişiklikleri taraflar kabul ederse verilebilir. (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Bilimsel Açıklama-İçtihatlar-İlgili Mevzuat, : I. Cilt (TMK. m. 1-351), Ankara 2004 , Kısaltma: GENÇCAN-TMK, s. 858) Bu sebeple aile mahkemesi (=yoksa Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen asliye hukuk mahkemesi) hâkimi tarafından çocukların durumu hususunda (= iştirak nafakası, velayet, kişisel ilişki) anlaşma gerçekleşmeden boşanma kararı verilemez. Nitekim Dairem uygulamasında (Y2HD, 13.06.2006, 3502-9398) “…Medeni Kanunun 166/3. maddesi uyarınca boşanmaya karar verilebilmesi için tarafların boşanma ile mali sonuçları ve çocukların durumu hususunda anlaşmaları, bu anlaşmanın da hakim tarafından uygun bulunması gerekmektedir. Taraflar ‘kişisel ilişki konusunda’ anlaşmadıkları gibi hakim tarafından müdahalede yapılmamıştır....

      Her ne kadar erkeğin davasındaki TMK 166/1.md.gereğince verilen boşanma hükmüne yönelik kadının istinaf başvurusu yerinde değil ise de sonuçta her iki davaya yönelik istinaf başvurusunda bulunulduğundan ve kadının davasında da TMK 166/1.md.gereğince boşanma kararı verilmesi gerekeceğinden ,kusur-velayet-kişisel ilişki-tedbir nafakaları-iştirak ve yoksulluk nafakaları gibi ferilere ortak hüküm şeklinde karar verilmesi gerektiğinden, erkeğin davasındaki kesinleşen TMK 162.md.gereğince boşanma talebinin reddi ve kadının istinaf başvurusu reddedilen ziynet/nakit para talebi ile ilgili kısımları dışında her iki dava da yeniden hüküm kurulması şeklinde aşağıdaki şekilde hüküm tesisi uygun görülmüştür....

      KARŞI OY YAZISI Davacı hem zina (TMK. m. 161) , hem de evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK. m.166/1-2) nedenine dayalı olarak boşanma davası açmıştır. Toplanan delillerle , evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenli boşanma davasının kabulü koşulları gerçekleşmekle birlikte ; zina nedenli boşanma davasının koşulları gerçekleşmemiştir. Mahkeme her iki nedene dayalı boşanma istemini kabul etmiştir. Bu durumda , temyiz edilen hükmün , kocanın zina nedenli boşanma isteğinin kabulünün isabetsiz olduğu gerekçesiyle bozulması gerektiğini düşünüyorum....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: " Davalı kocanın TMK 161'e dayalı zina sebebine dayalı ve TMK 163'e dayalı boşanma davalarının ayrı ayrı REDDİNE, Davalı kocanın TMK 166/1'e dayalı açmış olduğu boşanma davasını KABULÜ İLE, Davacın kadının TMK 166/1'e dayalı açmış olduğu asıl boşanma davasının KABULÜ ile; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Müşterek küçük çocukları İlkadım 12/06/2017 doğumlu Yüsra'nın VELAYETİNİN DAVACI ANNEYE VERİLMESİNE, Velayetleri davacı anneye verilen müşterek çocuk ile davalı baba arasında; KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASINA, Tarafların müşterek çocukları Yüsra için hükmedilen aylık 350,00 TL tedbir nafakasının 22/12/2022 karar tarihi itibariyle aylık 200,00 TL arttırılarak aylık 550,00 TL'ye yükseltilmesine, aylık 550,00 TL tedbir nafakasının boşanma kararı kesinleşinceye kadar tedbir nafakası olarak devamına, boşanma kararı kesinleştiği tarihten itibaren aylık 550,00 TL nafakanın iştirak nafakası olarak devamına, hükmedilen...

        Bu durumda açıklanan nedenle isteğin reddi gerekirken, yasa hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169)....

          nun 166/1- 2 maddesi uyarıca açılan boşanma davasının REDDİNE, b)Davalı-karşı davalı erkek tarafından, TMK.'...

          (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169)....

            UYAP Entegrasyonu