WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı erkek Türk Medeni Kanununun 164. maddesi uyarınca terk hukuki sebebine dayalı olarak boşanma davası açmış, davalı-davacı kadın da birleşen dava ile Türk Medeni Kanunun 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak boşanma isteğinde bulunmuştur. Erkeğin terk sebebine dayalı boşanma davasında Türk Medeni Kanununun 164. maddesinde öngörülen şartların varlığının tespiti durumunda kadının eve dönmemekte haklı olmadığı sabit olacağından ihtar sonrasında boşanma sebebi oluşturacak bir vakıa da kanıtlanmadığı takdirde kadının Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı boşanma davasının da reddine karar verilmesi gerekecektir. Davacı-davalı erkeğin, 21.02.2013 tarihinde terk sebebiyle boşanma davası açması üzerine, davalı-davacı kadın da 13.05.2013 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davası açmıştır....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı karşılıklı boşanma istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olacak nitelikte geçimsizlik bulunup bulunmadığı, var ise geçimsizliğin hangi eşten kaynaklandığı, kadın yararına tazminat verilme koşullarının oluşup oluşmadığı, miktarları, velâyet düzenlemesi noktalarında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 182 nci maddesi, 336 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesi, 370 inci maddesi, 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri. 3....

      DAVA ... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; dava tarihinden önce 10.03.2017 tarihinde davalının ortak hanedeki eşyaları alarak evden ayrıldığını, erkek tarafından boşanma davası açıldığını, ancak boşanma davası devam ederken tanıdık ve yanıklar ile akrabaların devreye girmesi sonucunda çocukların psikolojisi esas alınarak boşanma davasından feragat edildiğini ve ortak hanenin tekrar oluşturulduğunu, ancak bahsedilen sorunların tekrar baş gösterdiğini, bu kez 13.06.2019 tarihinde tekrar ayrılık başladığını, davalının tutum ve davranışları ile ortak hanenin terk edildiğini, evlilik birliğinin sonlanmasında davalı tarafın agresif tavırlarının neden olduğunu, müvekkilinin davalıyı psikolojik tedavi alması için ikna etmeye çalıştığını ancak davalının ikna olmadığını, taraflar arasında saygı, sevgi kalmadığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması...

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ve haysiyetsiz yaşam sürmeye dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı taraf süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve haysiyetsiz yaşam sürme hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin (TMK m.166/1) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Somut olayda; Davacının dava dilekçesinde hem evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına hem de haysiyetsiz yaşam sürmeye dayalı boşanma talebinde bulunduğu, yerel mahkemece davanın evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davası olarak kabul edilip karar verildiği, davacının dava dilekçesinde talep ettiği haysiyetsiz yaşam sürmeye dayalı boşanma davası hakkında herhangi bir hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır....

        Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin (TMK m.166/1) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, Somut olayda; Davanın evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı olduğu akıl hastalığına yönelik dava bulunmadığı bu nedenle mahkemenin ret kararı isabetlidir....

        Anılan maddenin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. İlki, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması, diğeri ise ortak hayatın çekilmez hâle gelmiş bulunmasıdır. Genel boşanma sebeplerini düzenleyen ve yukarıya alınan madde hükmü somutlaştırılmamış veya ayrıntıları ile belirtilmemiş, birçok konuda evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı noktasında hâkime takdir hakkı tanımıştır. Dolayısıyla olayın özellikleri, oluş biçimi, eşlerin kültürel sosyal durumları, eğitim durumları, mali durumları, eşlerin birbirleri ve çocukları ile olan ilişkileri, yaşadıkları çevrenin özellikleri, toplumun değer yargıları gibi hususlar dikkate alınarak evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı tespit edilecektir....

          DAVA Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları sebebiyle temelinden sarsıldığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı-davacı erkek vekili karşı dava dilekçesinde; evlilik birliğinin kadının kusurlu davranışları sebebiyle temelinden sarsıldığını iddia ederek tarafların 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi uyarınca, Mahkemece aksi kanaatte olunması halinde ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. III....

            Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir (TMK m. 166/1- 2)” şeklinde genel boşanma sebebi yer almaktadır. Uygulamada, hakaret içeren basit bir kaç sözün evlilik birliğini temelinden sarstığı (TMK m. 166/1- 2) kabul edilip eşlerin boşanmalarına karar verilirken, ortalama insan ömrüne göre çok uzun süre fiilen ayrı yaşayan eşlerin evlilik birliğinin temelinden sarsılmadığını kabul etmek ve boşanma davalarının reddine karar vermek, yasanın amacına uygun olamaz. Yıllarca ayrı yaşayan eşleri, yasa zoruyla bir araya getirmek de mümkün değildir. Kuşkusuz, evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle (TMK m. 166/1- 2) açılan boşanma davalarında eşlerin kusurlu olup olmadıklarını belirlemek zorunludur....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda;Taraf beyanları, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamına göre; Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması ve buna neden olaylarda az da olsa davalının kusurunun bulunduğunun subut bulmasının gerektiği, oysa dinlenen davacı kocanın tanıklarının sözlerinin bir kısmı TMK 166/1 maddesinde yer alan evlilik birliğinin temelinden sarsılması durumunun kabule elverişli olmayan beyanlar olup bir kısmı ise sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibaret olup davacının davasının subutuna yeterli olmadığı, ayrı yaşamanın ve barışma girişiminin kabul edilmemesinin tek başına tarafa yüklenebilecek kusur olmadığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı kadına atfı kabil kusur bulunmadığı ve mahkememizce evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı yönünde...

            i evde istemediğini iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, erkek yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, mal rejiminin tasfiyesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. III....

              UYAP Entegrasyonu