Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararıyla; dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davalı erkek vekili; kadının kötü niyetli olduğunu, tapu iptal tescil davasının kabulünün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; tapu iptal tescil davasının kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....

    Aile Mahkemesinde açılan tapu iptal ve tescil davasının mahkemece aralarında fiili ve hukuki bağlantı bulunması nedeniyle ... Aile Mahkemesinde devam eden boşanma davası ile birleştirilmesine karar verildiği,bu kararın davalılarca temyizi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 21.04.2008 tarihli ilamıyla “birleştirme kararlarının ancak hükümle birlikte temyiz edilebileceği” gerekçesiyle temyiz isteminin reddedildiği, ... Aile Hakimliğince verilen ek kararda ise;boşanma davasının tapu iptal ve tescil istemli davadan daha sonra 2007 yılında açıldığı, birleştirme kararı verilmeden önce mahkemeden görüş alınmadığı ve birleştirme şartlarının bulunmadığı gerekçesiyle birleştirme kararının kabul edilmeyerek dosyanın yargı yerinin belirlenmesi için Yargıtay’a gönderildiği anlaşılmaktadır....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2002/247 Esas 2002/305 Karar sayılı boşanma ilamı incelendiğinde; davacısının Semra Kaval , davalısının Şadi Kaval olduğu, bu kişilerin davacıların anne ve babası oldukları, anılan boşanma dosyasının tarafları arasında anlaşmalı boşanma konusunda 19/06/2002 tarihli boşanma protokolünün düzenlendiği, dava konusu taşınmazın da protokole konu edildiği, protokolün 4.maddesinde bu taşınmazın Yaşare Kaya'ya ait olduğu hususunun belirtilerek bu taşınmazın 1/3 payının Arda'ya, 1/3 payının Rana'ya, 1/3 payının ise Şadi'ye ait olacağı hususunun düzenlendiği, mahkemece de protokolün onaylandığı ve tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verildiği ve taşınmaza ilişkin protokoldeki bu maddenin de Yaşare Kaya'dan borç ödenip taşınmazın devralındığı sırada tapuda intikal işlemi yapılırken taşınmazın 1/3 payının Arda'ya, 1/3 payının Rana'ya, 1/3 payının ise Şadi adına tapuya tescil edilmesine karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeyerek kesinleştiği Semra ile Şadi'nin...

      Aile Mahkemesinin 2011/951 Esas sayılı dosyası ile boşanma davalarının devam etmekte olduğunu, ferdileştirme işlemi sırasında 559 ada 2 parsel üzerindeki 12 nolu bağımsız bölümün davalının çok yakın arkadaşı ... adına tescil ettirildiğini, boşanma davasının henüz sonuçlanmadığını, mal rejiminden kaynaklanan alacakların ifasının mümkün olmayacağından tapu kaydının iptali ile davalı eş ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil talebine ilişkin olup , davacı ile davalılardan ...'ın evli oldukları, dava konusu taşınmazın aile birliğinin devamı sırasında edinildiğinin bildirildiği, davacı ile davalının boşanma davasının derdest olup mal rejiminden kaynaklanan alacakların ifasının talep edildiği, TMK 256 ve devamı maddeleri uyarınca mal rejiminin tasfiyesi hükümleri çerçevesinde uyuşmazlığın incelenip değerlendirilmesinin gerektiği, davanın ......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Protokole Dayalı Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 18.05.2015 tarihli dava dilekçesindeki açıklamalarına ve talep sonucuna göre dava, boşanma protokolünden kaynaklı alacak talebine ilişkin olup, davacının İcra İflas Kanununun 67.maddesi kapsamında genel haciz yoluyla takibe vaki itirazın iptali talebi bulunmadığı gibi yargılama aşamasında bu konuda yapılan bir ıslah talebi de bulunmamaktadır. Hakim taleple bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m. 26/1). Davacının itirazın iptali yönünden bir talebi bulunmadığına göre, boşanma protokolünden kaynaklı alacak istemine ilişkin bu davada İcra İflas Kanununun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin uygulanması mümkün değildir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Anlaşmalı Boşanma Protokolünden Kaynaklanan Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; alacağın reddedilen bölümü ile davalılardan... aleyhine açılan davanın husumetten reddine karar verilmesi yönünden, davalı ... tarafından ise; alacağın kabul edilen bölümü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00'şar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde...

            Tüm bu bilgiler ışığında somut olaya baktığımızda; tarafların 1993 yılında evlenip; 2007 yılında anlaşmalı boşandıkları, anlaşma protokolünün 4. maddesinde davacının aylık 700,00 TL yoksulluk nafakası ödeyeceğinin kararlaştırıldığı,..... 07.10.2010 tarihli ilamı ile nafakanın aylık 850,00 TL'ye çıkarıldığı, protokolünün 5. maddesinde; davalıya yeni bir ev alınıncaya kadar davacı adına kayıtlı dairenin satış vaadine konu olacağının belirtildiği, evin alınmaması üzerine davalının, satış vaadi sözleşmesine dayanarak 02.04.2010 günü davacı aleyhine tapu iptal ve tescil davası açtığı, mahkemece; davanın kabulü cihetine gidildiği anlaşılmakta olup, taşınmaz tescilinin de nafaka gibi boşanma protokolünden doğduğu görülmektedir....

              Anlaşmalı boşanma hükmünün kesinleşmesi ile birlikte boşanmanın feri niteliğinde olup olmadığına bakılmaksızın taraflara boşanma protokolünde yüklenilen edimler artık boşanmanın ayrılmaz bir parçası haline geldiği, boşanma protokolünde taraflara yüklenen edimlerin sebebi de tarafların iradeleri gereği münhasıran boşanma hükmüne bağlıdır. Bu sebeple boşanma protokolünden kaynaklanan edimlerin yerine getirilmesi aşamasında ortaya çıkan uyuşmazlıklarda, boşanma protokolünde yazılı olan hususların özel hukuk sözleşmeleri gibi yorumlanması olanağı da bulunmamaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVALILAR : DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından tapu iptal ve tescil davası yönünden; davalı ... tarafından ise tapu iptal ve tescil davası ile aile konutu şerhi davasına ilişkin vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına ve özellikle mahkemece bozma öncesi 07.05.2015 tarihli ilk hükümde aile konutu şerhi davasının reddine karar verilmiş olduğu, davalı ... lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olduğu, tapu iptal ve tescil davası yönünden ise görevsizlik kararı verilmiş ve hükmün sadece tapu iptal tescil davası yönünden temyiz edilmiş olduğu görülmüş, taraflarca aile konutu şerhi davasına yönelik hüküm temyiz edilmeyerek...

                Davadaki asıl uyuşmazlık; boşanma protokolünün uygulanmasından kaynaklanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 2.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,23.6..2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......

                  UYAP Entegrasyonu