GEREKÇE : Fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin (TMK m.166/son) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına, geçimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.md.185/2- 3, 186/1) amir hükümleri uyarınca, boşanma davasının açıldığı günden, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar müşterek çocuk yararına TMK’nun 169.maddesi gereğince tedbir nafakasına hükmedilmesinde ve hükmedilen nafakaların miktarında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Mahkemece, ilk boşanma davasının reddedilip kesinleşmesinden sonra üç yıl eşlerin bir daha bir araya gelmemeleri nedeniyle 166/son maddesi uyarınca eşlerin boşanmalarına karar verilmiş olması durumunda, bu iki dava bir boşanma süreci olarak kabul edildiğinde ilk boşanma davasının açıldığı tarihte mal rejiminin sona ermiş sayılacağı, ilk boşanma davasının açıldığı tarihin 06.02.2002 olduğu, dava konusu taşınmazın davalı tarafından satın alındığı tarihin 04.01.2003 olduğu, bu durumda dava konusu taşınmazın ilk boşanma davasının açıldığı ve mal rejimi hükümlerinin askıda olduğu boşanma davası sürecinde alındığının anlaşıldığı, ikinci davanın fiili ayrılık iddiasına dayalı olarak açılması ve davanın kabul edilmesi karşısında mal rejiminin ilk boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiş olduğu kabulüne göre davacının boşanma davasının açıldığı tarihten sonra alınan bir taşınmazla ilgili talepte bulunamayacağı, tarafların ilk boşanma davasının açıldığı süreçten itibaren birlikte yaşamadıkları...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava ve karşı dava fiili ayrılık nedenine bağlı boşanma istemine ilişkindir. Taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme HMK'nın 355 maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....
Maddesinde düzenlenen zina nedenine dayalı boşanma, bu talebi kabul edilmediği takdirde Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma istemiştir. Bu tür davalarda; tek dava ancak iki ayrı talep mevcuttur. Zina, mutlak boşanma sebebidir. Zina vakıasının gerçekleşmesi halinde boşanma sebebi gerçekleşmiş sayılır. Zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine kademeli olarak dayanılmış ise, zinanın ispatlanması halinde, bu sebeple boşanma kararı verilmesi gerekir. Böyle bir durumda artık genel boşanma sebebinin şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılmaz ve bununla ilgili ayrıca bir hüküm oluşturulması da gerekmez. Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında, ilk derece mahkemesi hükmünün gerekçe kısmında "......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesine dayalı boşanma davası olarak açılmış, davacı erkek vekili cevaba cevap dilekçesi ile davalarını tamamen ıslah ettiklerini beyanla davalarını ... ... Asliye Mahkemesi'nin 17.02.2013 tarih ve 2002/01167 Aile İşleri sayılı yabancı mahkeme kararının tanıma ve tenfızi davasına dönüştürdüklerini belirtmiş, boşanma konusunda özel yetki içeren vekaletnamesinin yanı sıra ıslah yetkisini içeren vekaletnamesini de dosyaya sunmuştur....
GEREKÇE: Asıl dava; fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma, karşı dava ise; evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davası niteliğindedir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Boşanma ve Kusur yönünden yapılan istinaf incelemesinde; İncelenen aile nüfus kayıtlarına göre tarafların; 20/09/1985 tarihinde evlenmiş oldukları, bu evliliklerinden müşterek ergin çocuklarının anlaşılmaktadır....
Aile Mahkemesinin 2020/549 Esas sayılı dosyasında dinlenen tanık beyanlarının tamamının fiili ayrılık öncesine yani reddedilen boşanma dosyası öncesine ilişkin olduğu, fiili ayrılık öncesinde yaşanan olaylar hakkında tarafların kusur durumlarına ilişkin kesinleşen bir mahkeme kararının bulunması ve 2019 yılı içerisinde gerçekleşen fiili ayrılık sonrasında tarafların yeniden bir araya gelmemeleri nedeniyle iş bu dosyada fiili ayrılık öncesine dair hususların dinlenemeyeceği, taraflarca da dilekçeler aşamasında fiili ayrılık sonrasına ilişkin herhangi bir vakıa ileri sürülmediği, davacı erkeğin davalı kadın hakkında Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığına dolandırıcılık suçu nedeniyle yapmış olduğu şikayet 05.11.2020 tarihli olsa da, davaya konu edilen eski tarihli olaylara ilişkin olduğu, mahkemece davanın reddinin isabetli olduğu, somut olayda TMK'da tahdidi olarak sayılan butlan sebeplerinin de mevcut olmadığı anlaşıldığından, davacı erkek vekilinin davanın reddine yönelik istinaf talebinin...
DAVA KONUSU : Boşanma (Fiili Ayrılık Nedenine Dayalı Boşanma) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; TMK m.166/4 maddesi uyarınca boşanmaya kararı verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. SAVUNMA:Davalının süresinde cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "4721 sayılı TMK.nun 166/4 maddesi boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak 3 yıl geçmesi halinde her ne sebeple olursa olsun ortak hayatı yeniden kurulmamışsa evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılacağı ve taraflardan birinin talebi üzerine boşanmaya karar verilebileceğini hükme bağlamıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nın 166/son maddesi gereğince açılmış fiili ayrılık nedeniyle evlilik birliğinin yeniden tesis edilememesi hukuki nedenine dayalı boşanma, kadının karşı davası ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası ve ziynet alacağı davasıdır. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....
Asıl dava, TMK’nın 166/4. maddesi gereğince fiili ayrılığa dayalı boşanma veya TMK'nın 166/1 maddesi uyarınca evlilk birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma, karşı dava ise TMK'nın 163. maddesi uyarınca haysiyetsiz hayat sürme, TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....