İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının alkol kullandığı, alkollü olarak eve geldiği, eşine hakaret ettiği, ailesine ağır hakaretler ettiği, davacıya fiziksel şiddet uyguladığı, güven sarsıcı davranışlarının olduğu, davalının kusurlu davranışları nedeni ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olduğu, birleştirilen dava dosyasının açıldığı tarihe kadar davalının davacıya hakaretlerinin ve psikolojik şiddetinin devam ettiği, dava açıldıktan sonra davalının başka kadınla ilişkisi olduğu, tanıkların tarafları uzlaştırma çabalarının sonuç vermediği, her iki tarafın da evlilik birliğini sürdürmek istemediği, davalının tam kusurlu davranışları nedeni ile evlilik birliğinin sarsılmasına neden olduğunun anlaşıldığı, davacı tarafından zina nedeni ile boşanma davası açılmış ise de kanuni şartların gerçekleşmediği, davalı tarafından birleştirilen dava dosyasının derdestlik dava şartı nedeniyle usulden reddine...
hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya ilişkin olduğunu açıklamıştır....
Bu durumda davacı-karşı davalı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı boşanma davasının ispatlandığının kabulü gerekir. O halde davacı-karşı davalı kadının boşanma davasının kabul edilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı-karşı davacı erkeğin yeniden hüküm kurulması gerekli hale gelen TMK 166/1. ve TMK 161. maddelerine dayalı boşanma davaları ve fer’ilerine yönelik temyiz itirazları ile diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 05.11.2019 (Salı)...
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı tarafından açılan dava, Türk Medeni Kanununun 161. maddesinde düzenlenen zina hukuksal sebebine dayalıdır. Davacının Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde yer alan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı bir davası bulunmadığı gibi usulüne uygun olarak yapılmış bir ıslahta bulunmamaktadır. Münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan bir boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m. 166/2) dayalı olarak karar verilmesi mümkün değildir. Zira hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır ( HMK m. 26/1). Ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez....
GEREKÇE; Asıl dava; zina ve evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davası, karşı dava ise; evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası niteliğindedir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Kusur yönünden yapılan istinaf incelemesinde; İncelenen aile nüfus kayıtlarına göre tarafların; 02/10/1993 tarihinde evlenmiş oldukları, bu evliliklerinden müşterek 03/02/1995 doğumlu Utku ve 10/02/2009 doğumlu Ece isimli çocuklarının olduğu anlaşılmaktadır....
Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir ki, olayımızda birlik görevlerinin ihmal edildiği ve duygusal şiddet uygulandığı görülmüş, böylelikle tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmış ve TMK.nın 166/1 maddesi gereğince taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabit olduğu anlaşılmakla; davacı tarafın boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir. Sonuç olarak; davacı erkeğin evlilik birliğinin temelimden sarsılması nedeniyle açmış olduğu boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına; TMK'nın 169....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkek eşin kadına karşı açtığı zina hukuki nedenine dayalı boşanma davasını ispat edemediği, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının, ........
sebebine dayalı, erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma davalarının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 161 ... ve 166 ncı maddesinin ikinci fıkrası gereğince boşanmalarına, kadının şartları oluşmayan tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, kadın yararına 60.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminatın davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, erkeğin şartları oluşmayan maddî manevî tazminat taleplerinin reddine, kadının ziynet alacağı davasının tefrikine karar verilmiştir IV....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davacı-karşı davalı kadının zina (TMK m.161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1), davalı-karşı davacı erkeğin ise evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebeplerine dayalı olarak açtıkları davaların kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerle, davalı-karşı davacı erkeğin zina fiilini işlediği ispatlanamamıştır. O halde, davacı-karşı davalı kadının zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm kısmında herhangi bir kanun maddesi belirtmeksizin davacı erkeğin boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Mahkeme, tarafından kabul edilen boşanma davası yönünden gerekçeli karar başlığında dava zina nedeniyle boşanma davası olarak belirtilmiştir. Buna karşın hükmün gerekçe kısmında ise "Taraflardan davalı-karşı davacının facebook sitesinde başka erkeklerle duygusal ilişki yaşadığı, daha önceden de benzer şekilde eylemleri olduğu, tarafların bu yüzden uzun süredir ayrı yaşadıkları ve bir daha bir araya gelme ihtimallerinin bulunamaması aile birliğinin temelinden sarsıldığının göstergesidir. Anılan tüm bu nedenlerle açılan davanın kabulüne’’ yazılmak sureti ile davanın evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuki sebebine dayanarak kabul ettiğini belirtmiştir. Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması Anayasa hükmüdür (T.C. Anayasa m. 141/3)....