WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalının terk tarihinden sonra geri döndüğünü bilmiyorum..." Mahkememizce dinlenen tanıkların beyanlarından tarafların yaklaşık 10 yıldır ayrı yaşadıkları, davalının çok uzun süre fiilen ayrı yaşamak suretiyle evlilik birliği devam ederken evlilik birliğinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediği ve bu sebeple taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelden sarsıldığı kanaatine varılmıştır. Yukarıda izah olunan nedenler ve toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylardan dolayı davacının kusurunun olmadığı, dolayısıyla davalının tam kusurlu olduğu kanaatine varılarak tarafların boşanmalarına, davalının tam kusurlu olması nedeni ile TMK 175. maddesi "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir....

I) davası açıldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I) kararı verildiği, hükmün boşanma davasının reddi gerektiği yönünde davalı koca tarafından temyiz edildiği konusunda değerli çoğunluk ile aramızda “görüş birliği” vardır. Çekişme nedir?; Öncelikle değerli çoğunluğun anlaşmalı boşanma (TMK. m. 166 f. III) koşullarının oluştuğu yönündeki görüşüne katılmıyorum. Nitekim yerel mahkeme hakimi de aynı görüşte olduğu için evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I) kararı vermiştir. Ortada bir anlaşmalı boşanma (TMK. m. 166 f. III) kararı da bulunmamaktadır. Kaldı ki anlaşmalı boşanma (TMK. m. 166 f. III) kararı verilebilmesi için her hususta anlaşma sağlanmalıdır.(Y2HD, 3.10.2005, 10592-133369, Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2) Değerli çoğunluğun anlaşmalı boşanma (TMK. m. 166 f....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/02/2019 NUMARASI : 2016/1169 ESAS 2019/66 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Sarsılması Nedeni İle Karşılıklı Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-2- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının kusurlu hareketleri nedeniyle evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına, müvekkilinin evlilik birliğinin başından beri yaşamış olduğu sıkıntılar ve üzüntüler nedeni ile telafisi mümkün olmasa da 30.000 TL manevi tazminata hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı tarafından davalıya terk ihtarı çekilmediğinden terk nedeniyle dava açılabilmesi koşulunun bulunmadığı, erkeğin ailesinin evliliğe müdahale etmesi ve aldığı malları ailesinin üzerine kaydettirmesi nedeniyle kadının evden ayrılmakta haklı olduğu ve davacının davalının kusurlu bir davranışını kanıtlayamadığı gerekçesi ile terk ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı davaların reddine karar verilmiştir IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, kadın eşin kusurlarının ispatlandığını ve kadının evden ayrılmakta haklı olmadığını belirterek kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. C....

      Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "tarafların evlilik birliğinin davacı eşin az, davalı eşin ise ağır basan kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığı, davacının da karşılıklı hakaret, çocuklarına karşı ilgisiz davranma gibi eylemleri nedeni ile az da olsa kusurunun bulunduğu, evlilik birliğinin devamında taraflar açısından mevcut veya beklenen bir menfaatin kalmadığı anlaşılmakla davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayanan boşanma talebinin kabulüne, tarafların TMK’nın 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına," karar verilmiş ise de; davalı kocaya yüklenen kusurların hangileri olduğu açıklanmamıştır....

      Dava; TMK 161, 163, 166 /1 maddesi gereği zina, haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davasıdır. Dava dilekçesinde, tarafların TMK m. 161 kapsamında zina, TMK m.163 kapsamında haysiyetsiz hayat sürme ve TMK m. 166/1 kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenleri ile boşanmaları talep edildiği halde, haysiyetsiz hayat sürme iddiasına ilişkin TMK m.163 maddesi kapsamında ve evlilik birliğinin temelinden sarsılma iddiasına ilişkin TMK'nın 166/1 kapsamında bir gerekçe yazılmamış, ilk derece mahkemesince olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Boşanma davalarının "aynı dava" içinde "birden fazla sebeple" açılması mümkündür. Aile mahkemesi hakimi her bir sebep hakkında inceleme yaparak karar vermek zorundadır (HMK.md.26). Davacı kadının dava dilekçesi, zina yanında haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılma sebebine dayalı boşanma isteğini de içermektedir....

      Bölge Adliye Mahkemesince verilen gönderme kararından sonra İlk Derece Mahkemesince verilen son kararda erkeğin boşanma davalarının kabulü, kadının zinaya dayalı davası ile kadının tazminat ve nafaka talepleri hakkında birinci karardan farklı bir hüküm kurulmamıştır. Hâl böyle iken, İlk Derece Mahkemesinin birinci kararına karşı istinaf yoluna başvurmayan kadının erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve pek kötü davranış nedeniyle boşanma taleplerinin kabulü, kadının zina sebebiyle boşanma talebinin reddi ve kadının maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi yönünden kararı temyiz hakkı bulunmamaktadır....

        Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda, dinlenen tanıkların beyanları dikkate alındığında davalının kusurunun ispat edilip edilmediği, burada varılacak sonuca göre davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma davasının kabulünün gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır. III. GEREKÇE 11. Boşanma sebebi olarak dayanılan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) “Evlilik birliğinin sarsılması” başlıklı 166/I-II. maddesi; “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....

          ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 26/02/2019 NUMARASI : 2018/46 ESAS 2019/77 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 25 yıldır evli olduklarını, 2 kız çocukları olduğunu, büyük kızlarının kaçarak evlenmek istemesi ve davacının izin vermemesi nedeniyle davalının kızlarını da alarak evi terk ettiğini, kızın kaçtığı kişi ile evlendiğini, 2012 yılında evi terk ettiğini ve TMK'nın 164.madde şartlarının gerçekleştiğini, davacının Soma 2....

          İzmir 1.Aile Mahkemesinin 14/02/2018 tarih, 2018/1 E.2018/73 K.sayılı kararının incelenmesinde; davacının T3 davalının T1 olduğu, davacı tarafından 04/11/2014 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile boşanma davası açıldığı, evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet verilen olaylarda evi terk eden davacı erkeğin tamamen kusurlu olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, söz konusu kararın taraflarca temyiz edilmediğinden, 24/04/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Evlilik birliği, eşlerin ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa boşanmaya karar verilebilir....

          UYAP Entegrasyonu