Açıklanan nedenlerle; davalı karşı davacı eşin ağır kusuru nedeniyle taraflar arasında müşterek hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabit olmakla olayların akışı karşısında bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine ve de evlilik birliğinin devamında taraflar ve toplum için bir fayda kalmadığı anlaşıldığına göre, asıl davanın ve karşı davanın boşanma yönünden kabulü ile tarafların 4721 s....
Bu haliyle davacı tarafça, davalının davacıya yönelik hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı her hangi bir davranışı ile yine davalının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak kusurlu bir davranışı ispat edilememiştir. Bu itibarla, davacının TMK'nun 162. Maddesi kapsamında hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma talebi ile TMK'nun 166. Maddesi kapsamında evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "Davanın reddine" karar verilmiştir....
Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemece delil yetersizliği nedeniyle davanın reddine karar verildiğini, davalı ile bir yıldır ayrı yaşadıklarını, evlilik birliğinin ortadan kalktığını, bir araya gelmelerinin mümkün olmadığını, aralarında hiç bir duygusal bağ kalmadığını, hiç bir şekilde anlaşamadıklarını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur. Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma talebine ilişkindir....
şiddete uğradığını, onurunun zedelendiğini, müvekkilini açıkça istenmediğini söylendiğini evden kovulduğunu, TMK.nun 165. maddesi gereği, davacı ve davalı tarafın akıl hastalığı sebebiyle boşanmalarını, eğer akıl hastalığı nedeniyle boşanma talebi reddedilecek olursa, TMK.nun 166. maddesi davalının kusurlu davranışları sebebiyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini, adli yardım taleplerinin kabulünü, TMK.nun 169. maddesine göre davacı müvekkilinin davanın devamı sırasında acilen ve tedbiren aylık 1.000,00- TL. tedbir nafakası bağlanmasını, davadan sonrasında da her yıl ÜFE oranında artırılmak suretiyle yoksulluk nafakası olarak devamını, müvekkilinin giysi ve kişisel eşyalarının, telefonunun ayrıca eşya senedinde yazan fakat gasp edilen eşyalarının teslimi için polis eşliğinde eve girişinin sağlanmasını, çocukları ile görüşemeyen müvekkilin dava süresince ve sonrasında müşterek çocuklarla kişisel ilişkisinin sağlanmasını, TMK.nun 174. maddesi...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2022 NUMARASI : 2020/507 ESAS-2022/783 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 1.000- TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar Kadir Ay ve Ünal Kerem Ay lehine ayrı ayrı 500,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, iş bu nafakalara ÜFE oranında artış uygulanmasına, 100.000- TL maddi ve 100.000- TL manevi tazminat ile konut özgülenmesi ve ziynet alacağına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Anılan madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için; biri objektif, diğeri sübjektif olmak üzere başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Objektif şart; evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması, sübjektif şart ise; ortak hayatın çekilmez hale gelmiş bulunmasıdır. Söz konusu hüküm uyarınca, evlilik birliği, eşler arasında ortak hayatı çekilmez duruma sokacak derecede temelinden sarsılmış olduğu takdirde, eşlerden her biri kusurlu olsa dahi boşanma davası açabilir. Yani dava açabilme hakkı, eşlerden birinin kusursuz olması şartına bağlanmış değildir. Başka bir deyişle, boşanma davası açabilmek için, geçimsizlikten dolayı evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olmasının mutlaka eşlerden birinin kusurundan ileri gelmiş olması gerekmediği gibi, davacı eşin de bunda kusurunun bulunmaması şart değildir....
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, kendi davasının reddi, kusur belirlemesi, tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Toplanan delillerden davalı-davacı kadının akıl hastası olduğu ve kısıtlandığı anlaşılmaktadır. Akıl hastalığına dayalı bir dava bulunmamaktadır (TMK m. 165). Davalı-davacının hareketleri iradi olmadığından, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı “evlilik birliğinin sarsılması” hukuki sebebine dayanılarak boşanmaya karar verilemez. Erkeğin davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ...ya dayalı dava hakkında karar verilmemesi, tazminat ve nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı kadın karşı dava dilekçesinde "erkeğin sadakatsizliği, ...sı ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması" sebeplerine dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuştur. Bu durumda davalı-karşı davacı kadın boşanma sebebi olarak hem ... (TMK.m.161) hem de evlilik birliğinin temelinden sarsılmasını (TMK.m. 166/1) göstermek suretiyle özel ve genel boşanma sebeplerine birlikte dayanmak suretiyle dava açmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacı tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı hukuki sebebini dayalı olarak dava açıldığı, ,her ne kadar davacı kadın davalının kendisine şiddet uyguladığını ,kendisini tehdit ettiğini iddia etmiş ve dosyaya bununla ilgili deliller sunmuş olsa da davalının akıl hastası olduğu, bu hususun ilamla sabit olduğu, hastalığının sürekli olduğu, öyle ki kendisine vasi atandığı ,bu durumda akıl hastalığı nedeni ile davalının hukuka aykırı işlem ve eylemlerinden dolayı davalıya kusur yüklemenin mümkün olmadığı, evlilik birliğini sarsan olayların iradi olması gerektiği, hastalığı nedeni ile davalının davranışlarının iradi olduğundan söz edilemeyeceği, davacı tarafından akıl hastalığına dayalı boşanma davası açılmamış olduğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Y 2.HD. 10//6/2002 7063- 7790, 04/04/2002 3989- 4772 Sayılı emsal kararları)''şeklindeki gerekçeyle; "Davanın REDDİNE, "karar verilmiştir....
DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı karşı davalı tarafın 11/12/2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı ile 4 aylık evli olduklarını, bir birilerini tanımadan evlendiklerini, geçinemediklerini, 2 aydır ayrı yaşadıklarını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü....