WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK m.26/1). Davacı kadın dava dilekçesinde hayata kast, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış sebebine (TMK m.162) dayalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep etmiş, mahkemece evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuksal sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilmiştir. Özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan davada genel boşanma sebebiyle (TMK m.166/1) boşanma kararı verilemez....

    Davalı-karşı davacı erkek kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar, manevî tazminat talebinin reddi, iştirak nafakası yönünden, davacı-karşı davalı kadın ise erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakaların miktarları yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge adliye mahkemesi tarafından istinaf kanun yolu değerlendirmesi, kadının kabul edilen boşanma davası yönünden yapılmamıştır. İlk derece mahkemesi kararı karşılıklı boşanma davalarının kabulüne ilişkin olarak taraflarca istinaf edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince istinaf edilen kadının kabul edilen boşanma davası ile ilgili olarak istinaf incelemesi yapılmaması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından kusur belirlemesi ve davacı yararına hükmedilen tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek, kadın tarafından daha önce açılan boşanma davasında tarafların boşanmalarına ilişkin karar kesinleşmeden davalının başka bir erkekle birlikte yaşamaya başladığı, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını ileri sürerek zina nedeniyle (TMK. md.161) boşanmaya karar verilmesini talep etmiştir. Kadın tarafından açılan davada verilen boşanma kararı 24.04.2014 tarihinde kesinleşmiş ve taraflar arasındaki evlilik boşanma ile sona ermiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi uyarınca boşanmışlar, hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir. Anlaşmalı boşanma yönünden oluşan karar kesinleşinceye kadar eşleri bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmelerini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı tarafından her iki boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Yapılan soruşturma, toplanan delillerle "davalı-karşı davacı kadın eşin, davacı-karşı davalı erkek eşe karşı, 13.11.2013 tarihinde diğer bir deyişle erkek eşin boşanma davasından sonra ve fakat kadın eşin boşanma davasından önce gerçekleşen fiziksel şiddet eyleminin tarafların kusurlarının belirlenmesinde değerlendirilmesi gerekmekte ise de, erkek eşin boşanma davası yönünden dikkate alınamayacağı, bu durumda davacı-karşı davalı erkek eşin boşanma davası yönünden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda, davalı-karşı davacı kadın eşin, eşinin güvenini sarsacak davranışlarda bulunduğu, "Ne biçim adamsın" diyerek aşağıladığı anlaşılmaktadır...

            Mahkemece, davacı-davalı erkeğin boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-davacı kadının karşı davasının ise kısmen kabulüne karar verilmiş ve fakat davalı-davacı kadının karşı davasındaki boşanma talebi hakkında olumlu olumsuz bir hüküm tesis edilmemiştir. Açıklanan sebeple davalı-davacı kadının karşı boşanma davasındaki boşanma talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davacı-davalı erkeğin boşanma davası hakkında yeniden hüküm kurulması gerekli hale geldiğinden tarafların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 1350.00 TL. vekalet ücretinin ...'dan alınıp ...'e verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 27.09.2016 (Salı)...

              MUHALEFET ŞERHİ Davacı-davalı koca 12.4.2005 tarihinde boşanma, davalı-davacı kadın ise 15.4.2005 tarihinde Türk Medeni Kanununun 197. maddesine dayalı ayrı yaşamakta haklılığa dayalı nafaka davası, 2.6.2005 tarihinde boşanma davası açmış, üç dosya birleştirilmiştir. Mahkemece asıl ve birleşen boşanma davaları reddedilmiş,kadın tarafından açılan bağımsız nafaka davası ise "davacı ...'nın müşterek haneyi terk ettiği, haklı sebep olmaksızın birlikte yaşamaktan kaçındığı anlaşılmakla Türk Medeni Kanununun 197/3. madde gereğince" kısmen kabul edilmiş ve aylık 100.00 YTL. tedbir nafakasına hükmedilmiştir. Karar davacı-davalı (koca) tarafındankendi boşanma davası ve nafaka davası yönünden temyiz edilmiştir. Her iki boşanma davası da reddedildiğine göre; mahkemenin nafaka verilmesine ilişkin gerekçesi yerinde değildir. Zira bu gerekçeye göre kadının boşanma davasının kabulü gerekirdi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından, her iki boşanma davası ile reddedilen ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı kadının, reddedilen ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadının her iki boşanma davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacı-davalı kadının tam kusurlu olduğu belirtilerek, davacı-davalı kadının boşanma davasının reddine, davalı-davacı erkeğin boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan...

                  Tarafların, Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan sebeple boşanmalarına karar verilmiş, bu sebeple verilen boşanma kararı 17.10.2014 tarihinde kesinleşmiştir. Boşanma sebebi olarak kabul edilen ve diğer eşin kişilik haklarına saldırı teşkil eden maddi olay sebebiyle kişilik hakları zedelenen taraf, manevi tazminatı boşanma davasıyla isteyebileceği gibi, boşanmadan sonra da isteyebilir. Ya da boşanmaya bağlı olmaksızın "hakların yarışması" çerçevesinde genel hükümlere göre de talep edebilir. Bir kişinin sorumluluğu birden çok sebebe dayandırılabiliyorsa hakim, zarar gören aksini istemiş olmadıkça veya kanunda aksi öngörülmedikçe zarar görene en iyi giderim imkanı sağlayan sorumluluk sebebine göre karar verebilir (6098 Sayılı TBK m. 60). Davacı Türk Medeni Kanununun 161.maddesine dayanan boşanma davasıyla birlikte manevi tazminat istemiştir....

                    Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinin birinci fıkrasına dayanan işbu boşanma davasında, hüküm boşanma yönünden kesinleşmediği gibi boşanma davalarında tarafların kusurlarının belirlenmesi, boşanmanın eki niteliğinde bulunan tazminat ve nafaka gibi taleplerin sağlıklı değerlendirilerek doğru karar verilebilmesi bu davaların birlikte görülmesi ve delillerin birlikte değerlendirilmesiyle mümkündür. Bu nedenle; davalar arasında bağlantı bulunduğuna göre eldeki boşanma davası ile erkek tarafından açılmış olan davanın birleştirilerek davaların esası hakkında hüküm kurulması gerektiğinden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu