GEREKÇE : Asıl dava TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanma, birleşen dava ise zina nedeniyle boşanma davasıdır....
Bu hale göre Türk Medeni Kanunu'nun 161'nci maddesinde yer alan boşanma sebebi gerçekleşmiştir. O halde; davacı kadının zina hukuksal sebebine dayalı (TMK m. 161) boşanma davasının kabul edilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davacı kadının yeniden hüküm kurulması gerekli hale gelen TMK 166/1. maddesine dayalı boşanma davası ile boşanmanın fer'ilerine yönelik tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 1.630 TL vekalet ücretinin Niyazi'den alınarak Yasemin'e verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 15.10.2018 (Pzt.)...
Davalının zina davasının kabulü yönünden ; Zina (TMK m. 161), yasal koşullar gerçekleştiğinde başkaca hiçbir şey aranmaksızın mutlak olarak boşanmayı sağladığı için özel boşanma sebeplerindendir. Özel boşanma sebebi gerçekleştiğinde, evlilik birliğini derin ve onarılamaz bir şekilde sarstığı yasa koyucu tarafından baştan karine olarak kabul edilmiştir. Bu karine dolayısıyladır ki, ayrıca evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığı araştırılmamakta, olayların ispatlanması halinde (af veya dava hakkı düşmedikçe) boşanmaya karar verilmektedir....
(TMK m. 166) dayanarak boşanma isteminde bulunmuş, mahkemece kadının zina hukuksal nedenine dayalı boşanma davasının kabulü ile erkeğin davasının reddine karar verilmiş, Dairemizin 23.11.2016 tarihli 2015/21449 esas ve 2016/15135 sayılı kararı ile “Davacı-karşı davalı kadının da eşine ‘Sen bir şey beceremiyorsun, işe yaramazsın, beceriksiz’ diyerek aşağıladığı, bu nedenle erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde davasının reddinin doğru olmadığı” gerekçesi ile karar bozulmuştur....
Davacı kadın istinaf dilekçesinde özetle; zinaya dayalı boşanma davası ile ziynet davasının kabulü gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, terditli olarak öncelikle zina hukuksal sebebine dayalı boşanma, bu talep yerinde görülmez ise evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma ve ziynet alacağı istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 161. maddesine göre; "Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur....
Hakim, zina veya hayata kast nedeniyle boşanma hâlinde, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebilir (TMK mad. 236/2). Zina nedeni ile boşanma sebebi kanunda, eşlerden biri zina ederse, diğer eşin boşanma davası açabileceği şeklinde düzenlenmiştir (TMK mad. 161). Yasa maddesinin kanunda düzenlendiği yer ve kenar başlığından açıkça anlaşılacağı gibi, zina ve hayata kast nedeniyle boşanma kararının eşin alacak talebine etkisi, edinilmiş mallara katılma rejimine (TMK mad. 218- 241) özgü ve sadece artık değere katılma alacağı (TMK m. 236) için söz konusudur. Diğer yandan, TMK’nin 236/2 maddesindeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılması veya kaldırılmasına yönelik karar verilebilmesi için öncelikle, davacının artık değere katılma alacağının yapılan incelemeyle sabit olması gerekir....
Münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan bir boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m.166/2) dayalı olarak karar verilmesi mümkün değildir. Zira hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır (HMK m. 26/1). Ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez. Gerçekleşen duruma göre, mahkemece delillerin zina hukuksal sebebine dayalı dava çerçevesinde değerlendirilerek gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Kanunda yer alan özel boşanma sebeplerinden biriyle açılmış bir boşanma davasında, bu özel sebebin yanında davacının da boşanmayı gerektirecek ağırlıkta bir kusuru ispatlanmış olsa bile; bu husus, karşı tarafça dava konusu yapılmamış ise artık özel sebebe dayalı boşanma kararı verilmesinde ve sonuçlarında dikkate alınamaz. Somut olayda davalının eyleminin Türk Medeni Kanununun 161. maddesinde yer alan boşanma sebebini oluşturduğunda duraksama yoktur. Özel boşanma sebebi ispatlanmıştır. Bu bakımdan, artık davalının dayanılan boşanma sebebini çürütmek amacıyla değil de, “Davacının da kusurlu olduğunu" ispat etmeye yönelik gösterdiği deliller ve davacının kusuru dikkate alınmaz. Diğer bir ifade ile özel boşanma sebebine dayalı boşanma davalarında; evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle açılan boşanma davalarında olduğu gibi davacının kusurlu davranışlarının dikkate alınması suretiyle kusur kıyaslaması yapılamaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, boşanma davasının TMK m. 161'den kabul edilmemesi, kusur belirlemesi, manevi tazminatın miktarı, maddi tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, ortak çocuklar lehine hükmedilen tedbir ile iştirak nafakalarının miktarı ve vekalet ücreti yönünden; davalı erkek tarafından ise, manevi tazminat ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın öncelikle zina (TMK m. 161), kabul edilmediği takdirde evlilik birliğinin sarsılması sebeplerine (TMK m. 166/1) dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuş, mahkemece erkeğin başka bir kadınla yaşadığı duygusal ilişkinin güven sarsıcı boyutta olduğu zina boyutuna varmadığı gerekçesiyle kadının zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanma talebinin reddine...
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın öncelikle zina (TMK m.161) kabul edilmediği takdirde evlilik birliğinin sarsılması sebeplerine (TMK m.166/1) dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuş mahkemece kadının zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanma talebinin reddine, TMK 166/1. maddesi uyarınca ise davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere; davalı erkeğin, evlilik devam ederken yabancı uyruklu bir kadın ile ilişkisinin olduğunu, eşine karşı sadakatsiz davrandığını ancak zinanın dava tarihinde devam ettiğinin ve halen sürdüğüne ilişkin kesin kanıtlar bulunmadığı belirtilerek, kadının zina davasını ispatlayamadığı kabul edilmiş ise de, gerek tanık olarak dinlenen ortak çocuk ..., gerek ise diğer tanık ...'...