Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ilk hüküm Dairemizin 20.06.2017 tarihli ilamı ile ziynet alacağı davası yönünden bozulmuş, boşanma ve ferîleri yönünden ise onanmıştır....

    ilk hüküm Dairemizin 20.06.2017 tarihli ilamı ile ziynet alacağı davası yönünden bozulmuş, boşanma ve ferîleri yönünden ise onanmıştır....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma ve ziynet alacağı" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davalı-karşı davacı (kadın) tarafından, her iki boşanma davası ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.12.2013 (Pzt.)...

        Temyiz Sebepleri 1.Davacı kadın vekili; kabul edilen ziynet eşyasının değerlerinin, miktarının ve faiz başlangıç tarihinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2.Davalı erkek vekili; ziynet alacağı davasının kabulünün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, ziynet alacağı istemine ilişkindir. 2....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki "boşanma" ve "ziynet alacağı" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı koca tarafından; kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ileri, reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi ve ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 4.6.2008 tarihinde kabul edilen 5766 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda kanunun yürürlüğe girdiği 6.6.2008 tarihinden sonra yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur....

            Öyleyse erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, davasının reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3- Davacı-karşı davalı, kadının ziynet ve çeyiz alacağı talebi reddedildiğine göre reddedilen miktar üzerinden kendisini vekil ile temsil ettiren davalı-karşı davacı erkek lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmemiştir. 4- Davacı-karşı davalı kadın boşanma davası ile birlikte ziynet ve çeyiz eşya alacağı taleplerinde bulunmuş, boşanma davası kabul edilmiş, ziynet ve çeyiz alacağı davası reddedilmiş olduğu halde, ziynet ve çeyiz eşya alacağı davasına yönelik yapılan yargılama giderleri boşanma davasında yapılan giderlerden ayrılarak davacı-karşı davalı kadın üzerinde bırakılması gerekirken, yazılı şekilde bir bütün olarak değerlendirilip erkeğe yüklenmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

              Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı kadının reddedilen ziynet alacağı ve davalı-davacı erkeğin ise ziynet alacağı davasında aleyhine hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik temyiz dilekçelerinin incelenmesinde; Ziynet alacağı toplam miktarının 24,434 TL, reddedilen ziynet alacağı toplam miktarının ise 58.220 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 72.070 TL'yi aşmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-a maddesi gereğince temyiz sınırının altında kaldığı için kesindir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki "boşanma" ile "karşı boşanma ve ziynet alacağı" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm,davacı-davalı koca tarafından; 5.6.2012 tarihli ek karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemenin taraflardan ...'un açtığı boşanma davasının reddine, taraflardan ...'un açtığı karşı boşama ve ziynet alacağı davasının kabulüyle tarafların boşanmalarına ve ziynetlerin tahsiline ilişkin 10.3.2011 gün 2009/213 esas, 2011/169 karar sayılı kararı davacı-karşı davalı her üç dava yönünden temyiz etmiş; Dairemizce kabul edilen ziynet alacağı davası yönünden eksik nispi peşin harcın tamamlanması için dosya mahkemesine iade edilmiş; diğer temyiz itirazları incelenmemiştir. İade üzerine makemece temyiz eden davacı-karşı davalı vekillerinden Av. ...'...

                  sayılı kesinleşen boşanma dava dosyasının yargılaması sırasında davacının tutanağa geçen imzalı beyanlarında maddi - manevi tazminat, nafaka ve ziynet alacağı talebi olmadığını açıkça beyan etmiş olması karşısında; maddi - manevi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, ziynet alacağına ilişkin talebin boşanma davasının fer'i niteliğinde olmadığı ve ayrı bir harca tabi olup davacının boşanma davasından ayrı ziynet alacağına ilişkin olarak usulüne uygun açılmış bir davası da bulunmadığı gibi ziynet alacağı talebinden boşanma davası sırasında feragat etmesinin de hukuken bir sonuç doğurmayıp, ziynet alacağına ilişkin olarak açılan davanın bu yönüyle dinlenebilir olduğu, iştirak nafakası yönünden ise, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun sağlık, eğitim ve diğer giderleri için uygun miktarda iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle ziynet alacağı ve iştirak nafakası yönünden davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili...

                    Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasının kabulüne karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır. 2-Mahkemece verilen ilk hükümde, tarafların boşanmalarına, davacı-karşı davalı kadının ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiş, tarafların temyizi üzerine Dairemizin 23.11.2015 tarihli kararıyla ziynet alacağının reddine ilişkin hüküm onanmış, boşanma davaları yönünden ise hükmün bozulmasına karar verilmiş, tarafların karar düzeltme talebi ise reddedilmiştir. Bozmadan sonra yapılan yargılama sonucu, ziynet alacağı davasının kesinleştiği nazara alınmadan, yeniden ziynet alacağı davasının reddine ve ziynet alacağı davasında davalı-karşı davacı erkek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu