WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan anlaşmalı boşanma davası çekişmeliye dönüşmüştür. Mahkemece kurulan ara kararda davacı kadın tarafından sunulacak evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı dava dilekçesinin davalı erkeğe tebliğinden itibaren davalı erkeğin iki hafta içinde davaya cevap verebileceği belirtilmemiştir. Dava dilekçesi, mahkeme tarafından davalıya tebliğ edilir. Davalının iki hafta içinde davaya cevap verebileceği tebliğ zarfında gösterilir (HMK m.122). Cevap dilekçesini verme süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır (HMK m. 127). Dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılır....

    Mahkemece; "Dava anlaşmalıdan çekişmeliye dönen boşanma davasıdır....

    Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı erkeğin açtığı, Türk Medeni Kanununun 166/3 maddesine dayalı boşanma davası, dilekçeler teatisi tamamlanmadan yapılan 14.03.2013 tarihli ilk oturumda çekişmeliye dönüşmüş, mahkemece davacı-karşı davalıya çekişmeli davaya ilişkin dilekçesini hazırlaması için süre verilmiş, duruşma 16.05.2013 tarihine talik edilmiş, 16.03.2013 tarihli ön inceleme duruşmasında ise çekişmeli hususlar henüz belirlendiği halde taraflara delilleri sunma imkanı tanınmamıştır.Davalı-karşı davacı kadın 14.03.2013 tarihinde karşı dava dilekçesi ile birlikte, karşı davasına ilişkin delil bildirmiştir. 16.03.2013 tarihli oturumda delil bildirilmesi için süre verilmese de davalı-karşı davacı kadın, 30.05.2013 tarihinde erkeğin davası yönünden delillerini sunmuş, mahkemece bildirilen tanık listesi, ikinci tanık listesi kabul edilerek dinlenme talebi reddedilmiştir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki anlaşmalı boşanmanın çekişmeliye dönmesini, müşterek çocuk ve baba arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki anlaşmalı boşanmanın çekişmeliye dönmesini, müşterek çocuk ve baba arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir....

      Davalı asil, cevap dilekçesinde özetle, tarafına yöneltilen hiç bir iddiayı ve suçlamayı kabul etmediğini, davalının şubat 2020 yılında, borçları öde ben biraz kardeşimin yanında kafa dinleyeceğim diyerek gittiğini ve bir daha kendilerini aramadığını, anlaşmalı olarak boşanma davası açtıklarını, çekişmeliye çevirdiklerini, artık davacı ile müşterek bir hayat sürmelerinin imkansız hale geldiğini, bu nedenle kendisinin de davacıdan boşanma istediğini beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Yukarıda tarihi, numarası, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; Dairenin * 23.03.2006 gün ve 19353 – 3973 sayılı ilamiyle* onanmasına karar verilmişti. Sözü geçen Dairemiz kararının düzeltilmesi istenilmekle, evrak okundu, gereği görüşülüp düşünüldü. Yargıtay’ın onama ilamının taraflara tebliğ edildiğine dair tebligat parçaları dosya içinde mevcut değildir. İlgili tebligatlar yapıldı ise tebligat parçalarının, yapılmadı ise yeniden tebligat yapılarak, dönen tebligat parçalarının dosyaya eklenerek dairemize gönderilmesi amacıyla mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 28.09.2006 per....

        Oysa taraflar arasında boşanma davasının mevcut olduğu, aile bütünlüğünün söz konusu olmadığı davacı tarafça açıklanmıştır. Mal rejiminin tasfiyesi de talep edilmememiştir. Anlaşmalı olarak açılan boşanma davasının çekişmeliye dönüştürüleceği bildirildiğinden mallar üzerine ihtiyati tedbir konulması talebinin açılacak mal rejiminin tasfiyesi davasında veya bu davaya esas olarak müstakilen ileri sürülmesi gerekir. Aksi durumda TMK m.199 konulması amacına aykırı olacaktır. Bu nedenlerle davacının istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle, 1- Dosya kapsamı, delil durumu, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE. 2- Davacı tarafça peşin yatırılan 35,90.-TL istinaf peşin harcı ile 98,10....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma ve Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı erkek tarafından, davacı-davalı kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, davacı-davalı lehine hükmolunan tazminatlar, nafakalar ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı erkeğin mahkemece güven sarsıcı davranış olarak nitelendirilen eyleminin boşanma davalarının açılmasından sonra gerçekleşmesi nedeniyle temyize konu boşanma davasında erkeğe kusur olarak yüklenmesi doğru değil ise de, eşine yönelik olarak “istemiyorum, zorla mı sevdireceksiniz, yüzünde tüy var, leke var” şeklinde sözler söyleyip, ailesinin evliliğe olumsuz müdahalelerine sesiz kalan ve son olayda...

          Davacı kadına bölge adliye mahkemesince kusur olarak yüklenen “eve dönen eşine hakaret ... onu istemediğini söyleme” vakıası, kadın tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmadığından kesinleşmiştir. Dosyanın tetkikinden, tarafların bölge adliye mahkemesi tarafından kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında; kadının fiili ayrılık döneminde hastanede yatan eşinin tedavisi ile ilgilenmediği anlaşılmıştır. Bu durumda, ortak çocuğa şiddet uygulayarak evi terk eden ve fiili ayrılık döneminde ... görevlerini yerine getirmeyen erkek eş ile eve dönen eşine hakaret ederek onu istemediğini söyleyen ve fiili ayrılık döneminde hastanede yatan eşinin tedavisi ile ilgilenmeyen kadın eş eşit kusurludur. Bu itibarla, erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğuna hükmedilmesi doğru bulunmamış ve kararın bozulmasını gerektirmiştir. 3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere, tarafların boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşit derecede kusurlu oldukları anlaşılmaktadır....

            UYAP Entegrasyonu