(HMK md.389) Tasfiyeye konu taşınmazın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 sayılı TMK'nin 202/1. maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu taşınmazın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir....
Mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir Taraflar, 10.02.1992 tarihinde evlenmiş, 05.04.2011 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 13.07.2012 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı Yasa'nın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu 113 ada 76 parsel sayılı taşınmaz, eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 06.02.2001 tarihinde satın alınarak davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK 179.m)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejimin Tasfiyesi ve Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen mal rejiminin tasfiyesiyle ilgili "davanın açılmamış sayılmasına" dair olan hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı, boşanma davasıyla birlikle "mal rejiminin tasfiyesini" de talep etmiş, bununla ilgili ayrıca harç da yatırmıştır. Mahkemece, 24.06.2014 tarihinde tarafların boşanmalarına karar verilmiş, aynı kararla "mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine" karar verilmiş, bilahare, bu talep hakkında aynı esas üzerinden "davacının bir aylık sürede tefrik işlemlerini yapmak üzere başvuruda bulunmadığı" gerekçesiyle 27.10.2014 tarihinde verilen ek kararla davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....
Ne var ki, usul ekonomisi gözetilerek henüz mal rejimi davası derdest iken açılan ve devam eden boşanma davasının bulunması halinde mal rejimi davasının boşanma davasının sonucunun beklenmesi bakımından bekletici mesele yapılması öteden beri Dairenin uyguladığı bir ilkedir. Direnme kararı üzerine Hukuk Genel Kurulu'na intikal eden bir dava nedeniyle, Hukuk Genel Kurulu'nca 27.06.2012 tarih ve 2012/8-268 Esas, 2012/420 sayılı karar ile mal rejimi davasında, boşanma davasının sonucunun beklenmesi gerektiğine karar verilmiştir. Eldeki mal rejimi davası 04.08.2011 tarihinde açılmış, boşanma davası ise bu tarihten önce 29.03.2011 tarihinde açılmıştır....
Az yukarıda da belirtildiği gibi mal rejiminin tasfiyesi sonucu alacak miktarı 9.013-TL olarak belirlendiğine ve taleple bağlı kalınarak 5.000-TL'ye hükmedildiğine göre fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi mahkeme gerekçesi ile de çelişkili olmuştur....
TMK.nun 225/2 maddesi uyarınca mal rejimi boşanma davasının açıldığı 13.3.2003 tarihinde sona ermiştir. Sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar “mal ayrılığı” (743. Sayılı TKM.nin 170.m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise yasal “edinilmiş mallara katılma rejimi” geçerlidir (TMK.nun 202, 4722 sayılı Yasanın 10.m.). Davacı ... dava dilekçesinde, dava konusu meskenin adına tapuda kayıtlı iken anlaşmalı boşanma karşılığı davalı ...'ya devrettiğini ileri sürerek iptal ve tescil isteğinde bulunmuş, 4.10.2010 tarihli yargılama oturumunda ise, taşınmaz değerinin yarısının kendisine ödenmesini istediğini açıklamıştır. Mahkemece, bu istek katılma alacağı olarak değerlendirilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur....
Dosya boşanma davasından tefrik edildikten sonra davacı vekilince ........2014 tarihinde sunulan dilekçede ise katılma alacağı miktarının 313.843,854-TL olarak ıslah edildiği bildirilmiş, bu bedel üzerinden de harç tamamlanmıştır. 6100 sayılı HMK'nun 176/....maddesi uyarınca aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilirler. Somut olayda, davacı vekili boşanma davası ile birlikte açtığı mal rejiminin tasfiyesi davasında “şimdilik 70.000-TL” demek suretiyle bu bedel üzerinden kısmi dava açmış bilahare harcını da tamamladığı ........2007 havale tarihli birinci ıslah dilekçesi ile talep miktarını 30.000-TL arttırarak 100.000-TL'ye çıkartmıştır....
Somut olaya gelince; eşler, ilk olarak 11.03.2008 tarihinde evlenmiş, 08.10.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 21.01.2011 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlar, ikinci olarak 13.05.2011 tarihinde evlenip, 23.09.2011 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 13.03.2012 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad.10, TMK mad.202/1). Tasfiyeye konu 3 nolu bağımsız bölüm, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu ilk evlilik dönemine denk gelen 05.08.2010 tarihinde; 48 RD 106 plakalı araç ise ilk boşanma dava tarihinden sonra 25.11.2010 tarihinde satın alınarak, davalı eş adına tescil edilmiştir....
Dosya arasında bulunan tarafların boşanmasına ilişkin ... ....Aile Mahkemesi'nin 2012/917 esas-2012/997 karar sayılı dosyanın incelenmesi neticesinde, ....07.2012 tarihli protokol uyarınca tarafların TMK'nun 166/....maddesi gereği anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verildiği, boşanma hükmünde söz konusu protokolün onaylandığı anlaşılmaktadır. Protokolde “Taraflar bunların dışında birbirlerinden menkul ve gayrimenkul hak talebinde bulunmayacaklardır” şeklinde beyanda bulunmuşlar, birlikte imzaladıkları ....07.2012 tarihli bu protokolü boşanma dava dosyasına sunmuşlar, mahkemece söz konusu protokol esas alınarak tarafların boşanmalarına ve protokolün onaylanmasına karar verilmiştir. Taraflarca boşanma dava dosyasına sunulan menkul ve gayrimenkul hak talebinde bulunmayacaklarına ilişkin beyanları ...'ın ve Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre mal rejiminin tasfiyesini de kapsar....
Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlenme tarihinden 01/01/2002 tarihine kadar 743 sayılı TMK uyarınca mal ayrılığı, TMK nun yürürlüğe girdiği 01/01/2002 tarihinden boşanma dava tarihine kadar taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasa m.10, TMK m.202/1). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m.179). Mahkememizce davaya konu eşyaların bulunduğu mahalde keşfen inceleme yapılarak alanında uzman bilirkişi marifetiyle eşyaların tasfiye tarihindeki değerleri hesap edilmiştir....