Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

değiştirilmesi talebinin reddine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisi yoluyla İlk Derece Mahkemesi'nin müşterek çocuk ile anne arasında boşanma hükmü ile tesis edilen kişisel ilişkinin kaldırılması ve yeniden daha kısıtlı olacak şekilde kişisel ilişki tesis edilmesine dair olan 2 ve 3 numaralı maddelerin hüküm fıkrasından çıkartılmasına karar verilmiştir....

    CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul etmediklerini, reddedilen boşanma davasının kesinleşmiş olmasının dava şartı olduğunu, davacı kadının eşi aleyhine açtığı boşanma ve kişisel eşyanın iadesi davasının açtığını, mahkemenin davanın kabulüne karar verdiğini, davalı yanın kararı temyiz ettiğini, temyiz sonucunda kararın Yargıtayca bozulduğunu, bozma sonrası yapılan yargılamada davanın reddine karar verildiğini, bu kararın da davacı yan tarafından temyiz edildiğini, boşanma, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı başlıklı dava türü gösterilen Yargıtay ilamı ile onadığını, bu onama kararından sonra Aile Mahkemesi hükmü boşanma yönünden kesinleştirdiğini, boşanma yönünden kesinleştirmenin usule uygun olmadığını, onama kararından sonra yargılamanın devam ettiğini, kişisel eşyanın iadesine ilişkin davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, bu kararın 08.05.2018 tarihinde kesinleştiğini, eylemli ayrılık nedeniyle boşanma davasının açılması için gerekli üç yıllık sürenin...

      Söz konusu protokol boşanma davasını gören mahkemece onaylanmış ve boşanma protokolünün tasdikine ilişkin karar 19.04.2012 tarihinde kesinleşmiştir. Boşanan eşlerin kişisel eşya ve ziynetlere ilişkin talepleri boşanmanın ferisi niteliğinde değildir. Bu nedenle, anlaşmalı boşanma protokolünün söz konusu maddeleri içermesi gerekmez. Protokolde tarafların birbirlerinden tazminat ve sair istekleri olmadığı belirtilmiş ise de, kişisel eşya taleplerinin olmadığı veya bu konuda anlaşmaya vardıklarından söz edilmiş değildir. Kişisel eşya talepleri niteliği itibariyle bir istirdat davasıdır. Protokolde sözü edilen tazminat ve benzeri taleplerin kişisel eşya taleplerini de kapsamına aldığına ilişkin yorum ve düşünce dosya kapsamına ve somut olaya uygun değildir. Davacı, müşterek çocuğun doğumunda kendisine hediye edildiği iddiası ile ziynet eşyalarına yönelik olarak bu davayı açmıştır....

        Aile Mahkemesi'nin 2019/316 Esas, 2019/591 Karar sayılı dosyası ile boşandıklarını, 2018 doğumlu ... isimli çocuklarının olduğunu, tarafların boşanma kararı ile ortak çocuğun velâyetinin annesine verildiğini, davacı erkeğin boşanma aşamasında sürecin uzamaması, tarafların ve ortak çocuğun yıpranmaması için boşanma protokolünde yer alan, ortak çocuk ile kişisel ilişki hususundaki anlaşmayı kabul ettiğini, mahkemenin kişisel ilişkiye dair kararının kısa süreli olduğunu, kesinleşen boşanma kararına rağmen davalı tarafın kısa olan görüş günlerini daha da kısaltacak şekilde davranmaya başladığını, boşanma sürecinde 1,5 yaşında olan ortak çocuğun şu anda 4 yaşında olduğunu, kişisel ihtiyaçlarının farkında olduğunu, kişisel ihtiyaçlarını kendisinin karşılayabildiğini, karşılayamadığında ise yardım isteyebildiğini, kısıtlı zaman içerisinde yeterli aktivite yapamadıklarını, görüş günleri dışında davacının çocuk ile görüşme talebinin davalı tarafından reddedildiğini ileri sürerek ortak çocuk ile...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile ayrıldıktan sonra ziynet, çeyiz ve diğer kişisel eşyalarını teslim alamadığını ileri sürerek, ziynet, çeyiz eşyaları ve diğer kişisel eşyaların aynen iadesini, aynen iadenin mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ziynetler yönünden 5.000,00 TL’nin çeyiz eşyaları ve diğer kişisel eşyalar yönünden ise; 2.500,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.Davalı; davacının evden ayrıldığı tarihte asker olduğunu, dava konusu ziynet eşyalarının kendisinde olmadığını, askerde iken müdahalesinden söz edilmeyeceğini savunarak...

            Bir yandan çekişme var kabul edip diğer yandan çekişme yokmuş gibi anlaşmalı boşanma varmış gibi boşanma hükmünün kesinleşmesine temyizi sadece kişisel ilişki ile sınırlayarak sebebiyet vermek "anlaşmalı" boşanma kavramı ile bağdaşmaz. Fer'i hükümlerin tamamında ANLAŞMA YOKTUR. Hükmün boşanma bölümü kesinleşmiş kabul edilemez. Farklı düşünüyorum....

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1302 KARAR NO : 2021/1284 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NEVŞEHİR AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2021 NUMARASI : 2018/884- 2021/412 DAVA KONUSU : Kişisel Eşyanın İadesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, boşanma kararının kesinleştiğini, 22 ayar 11 adet bilezik, 1 adet altın set, 52 adet küçük altın ( çeyrek), 1 adet yarım altından oluşan ziynetler davalı nezdinde kalmış olup bu ziynetler şu ana kadar iade edilmediğini, bu ziynetler düğün tarihinden 3 ay sonra sarrafta kasada duracak diyerek davacının elinden alındığını, akabinde...

              Uyuşmazlık, eşler arasında boşanma davasından bağımsız olarak açılan kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin dövülerek evden atıldığını, düğün hediyesi olarak müvekkiline takılan ziynet eşyalarını, çeyiz eşyalarını ve parasını alamadığını ileri sürerek aynen olmadığı takdirde bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı vekili, Aile Mahkemesi'nin görevli olduğunu,takı ve paranın davacı tarafından götürüldüğünü, eşyaları aynen teslime hazır olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur....

                Uyuşmazlık, kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davalıların eşyaların bedeline ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı, dava dilekçesinde davalı ... ile 07.05.1999 tarihinde evlendiklerini, evlenirken çeyiz senedi ile çeyiz eşyalarının davalılara teslim edildiğini, davalı eş tarafından boşanma davası açıldığını, babasının evine döndüğünü, senetle teslim edilen çeyiz eşyalarının verilmediğini ileri sürmüş, davalılar, dava konusu edilen eşyaların bir kısmını yazılı belge ile teslim ettiklerini, kalan kısmın ise eskidiğini, istenirse teslim edebileceklerini belirterek davanın reddini savunmuştur....

                  Müşterek çocuk 2019 doğumlu Umut Emre'nin velayetinin anneye verildiği, baba ile çocuk arasında "her hafta sonu Cumartesi günü saat 10:00 ile 20:00" arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği, yargılama sırasında ise yatılı olmak üzere farklı bir kişisel ilişki düzenlemesi bulunduğu, hükümde kişisel ilişkinin kısıtlı verilmesinin gerekçesinin açıklanmadığı, bu haliyle tesis edilen kişisel ilişki süresinin de yetersiz olduğu anlaşılmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu