Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine dair verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile 15.01.2010 tarihinde evlendiklerini, düğün töreni sırasında 22 adet bilezik, 120 adet çeyrek altın, 13.000,00 TL nakit para ve hali hazırda tespit edemediği başkaca takılar takıldığını, davalı ile ......sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma davası öncesi ve dava aşamasında davalı tarafından ortak konuttan uzaklaştırıldığını, başka bir eve yerleşmek zorunda bırakıldığını, ziynet eşyalarını, özel eşyaları ve çeyiz eşyalarının ortak konutta kaldığını ileri sürerek, tüm kişisel eşyaların aynen iadesi bunun mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 30.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma ve Ziynet alacağı davasında (TMK m.166/1) davacı taraf katılma yoluyla, nafaka ve tazminat miktarları ile ziynetler yönünden davalı vekiline vekalat ücretine hükmedimesi yönünden, davalı taraf, kusur tespiti, hükmedilen nafaka ve tazminatlar ile boşanma, kabul edilen kişisel eşyanın iadesi davası yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve Ziynet alacağına ilişkin (TMK m.166/1) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 344.maddesine göre istinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir....
Taraflar 12.09.1997 tarihinde evlenmiş, 06.07.2004 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve 16.09.2005 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği sona ermiştir. Başka mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı MK.nun 170.maddesi uyarınca “mal ayrılığı”, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise 4721 sayılı TMK.nun 202.maddesi hükmü uyarınca yasal “edinilmiş mallara katılma” rejimi geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2 .maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Davacı taraf; boşanma davasında karşılık dava olarak açtığı ve tefrik edilen temyiz incelemesine konu dava dilekçesinde talebini evlilik birliği içinde edinildiğini ileri sürdüğü menkul ve gayrimenkullerin alımına ve tadilatına katkı olarak açıklamıştır....
davacıya ait kişisel eşyalar ile edinilmiş mala katkı yapıldığı, yapılan katkının mal rejiminin tasfiyesi sırasında denkleştirme alacağı olarak istenebileceği” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/12/2013 NUMARASI : 2012/897-2013/926 Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece, tarafların birbirleriyle iki kere evlendikleri, kadının boşanma davası sırasında ziynetlerini talep etme hakkı olduğu halde bu hakkını atiye bıraktığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davalı ile 16/06/2013 tarihinde evlendiklerini, ......
Bozmaya uyan Mahkemece verilen 14/03/2018 tarihli 2016/410 Esas, 2018/216 Karar sayılı kararı ile verilen asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile; tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına ve fer'îlerine, davalı karşı davacının altın ve kişisel eşyanın iadesi ve bedeline ilişkin talebinin reddine yönelik karara karşı, süresi içinde davalı-karşı davacı kadın tarafından, reddedilen ziynet alacağı davası ve kişisel eşya alacağı davası yönünden temyiz isteminde bulunmuştur. 2.Dairenin 03.10.2019 tarihli kararı ile Mahkemece, talep edilen 301 gram altının niteliği ve dava tarihi itibariyle bedelleri hesaplanarak tüm deliller birlikte değerlendirilerek belirlenen ziynetler yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinin doğru olmadığı, ayrıca davacı kadının kişisel eşya alacağı talebiyle ilgili olarak talep edilen eşyalarının değerinin açıklattırılması ve bu değer üzerinden nispi peşin...
Dava; ziynet ve kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; eldeki davanın usulüne uygun şekilde açılıp açılmadığı noktasında toplanmaktadır. Somut olayda; davalı Mustafa; 05.08.2005 tarihinde, davacı Meral aleyhine boşanma davası açmıştır. Boşanma davasının davalısı Meral; cevap dilekçesinde; davacı Mustafa'dan nafaka, maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuş, 01.04.2010 tarihli beyan dilekçesinde; maddi tazminat talebinin 450 gram altın (8.460,00 TL); sandık içi eşya (4.000,00 TL) ve mutfak eşyasından (1.500,00 TL) ibaret olduğunu açıklamış, kendisine verilen sürede bu talepler yönünden harç tamamlatılmıştır. Mahkemece; 14.06.2012 tarihli duruşmada; davalı Meral'in yasal süre içinde usulüne uygun karşı dava açmadığı gerekçesiyle, ziynet eşyası, sandık içi eşyası ve ev eşyasına ilişkin olarak sonradan harcı yatırılan davanın tefrikine karar verilmiştir. Eldeki dava; boşanma davasından tefrik edilen ziynet ve kişisel eşyaya ilişkin alacak davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının kişisel mallarla ilgili verilen karara yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, hükmün ikinci bendinde gösterilen menkul eşyanın, eşlerin edinilmiş malları olduğu, bu eşyaların ortak alındığı kabul edilmiştir. Bu malların edinilmiş mallar olduğu konusunda taraflar arasında esasen bir çekişmede bulunmamaktadır. ( TMK: md. 216 ) Davacı koca tarafından açılmış bulunan boşanma davası reddedilmiş, karar 8.11.2004 tarihinde kesinleşmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Taraflar kişisel ilişki düzenlenmesini hakimin takdirine bırakmışlardır. Mahkemece düzenlenen kişisel ilişkinin temyiz edilmesi anlaşmalı boşanma koşullarının ortadan kalktığı anlamına gelmez. Velayeti anneye verilen müşterek çocuk 4.4.2002 doğumludur. 4 yaşındadır. Küçükle baba arasında kurulan kişisel ilişki yetersizdir. Baba ile küçük arasında onun bedeni ve fikri gelişimine zarar vermeyecek biçimde gece yatısına kalacak şekilde kişisel ilişki kurulmaması doğru olmamıştır....