"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Tebligat Kanununun 17. maddesi ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 26. maddesine göre; belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Bu şekilde yapılan tebligatın geçerli olabilmesi için muhatabın o yerde bulunmadığının tebliğ evrakına yazılması gerekir. İlam ile davalı tarafça verilen temyiz dilekçesinin tebliği için davacı vekiline çıkartılan tebligatlar, işçisine tebliğ edilmiştir....
Aile Mahkemesinin 2014/393 esas 2014/552 karar sayılı boşanma ilamı ile ortak çocuk ile baba arasında 5 yaşını dolduruncaya kadar düzenlenmiş olan 1 Temmuz saat 12:00 ile 15 Temmuz saat 17.00'a kadar olan yatılı görüşmenin kaldırılmasına, bunun dışında kalan kişisel ilişkinin aynen devamına karar verilmiştir. Dosya kapsamından, tarafların 03.07.2014 tarihinde kesinleşen ilamla anlaşmalı olarak (TMK m.166/3) boşandıkları, boşanma kararı ile velayet kendisine bırakılan annenin müşterek çocukla birlikte....'da, babanın ise... Birleşik Devletlerin'de yaşadığı anlaşılmaktadır. Bir çocuk ile ana ve babası düzenli şekilde kişisel ilişkiyi elde etme ve sürdürme hakkına sahiptir. Bu tür kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir ve engel olunabilir....
Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; tarafların 03/07/2019 kesinleşme tarihi ile boşandıklarını, evlilik birliğinin temelden sarsılmasında davacının kusurlu kabul edildiğini, davacının tasarlayarak ve planlayarak kendi rızası ile evi terk ettiğini, davacının evi terk ettikten sonra davalının kendi ailesinin yanında kalmaya başladığını, davalının müşterek konuta kişisel eşyalarını almak için gittiğini ve bu esnada davacının kişisel eşyalarının ve ziynet eşyalarının yerinde olmadığını gördüğünü, davacının müşterek konuta gelip kişisel eşyalarını aldığını ve ziynet eşyalarını da yanında götürdüğünü, boşanma kesinleştikten sonra davalının davacıya ait eşyaları gelip almalarını yanında götürdüğünü, boşanma kesinleştikten sonra davalının davacıya ait eşyaları gelip almalarını söylediğini, davacının eniştesinin ise ''özlem eşyaları almak istemiyor, eşyaları ister satın, isterseniz de ihtiyacı olan birine verin''şeklinde cevap verdiğini, düğünde davacıya 6 adet tanesi...
Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2012/269 esas sayılı dosyası üzerinden devamla, 25.4.2013 tarihli ön inceleme duruşmasında, tarafların boşanma ve velayet hususlarında sulh olduklarından bahisle, "tarafların Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesi gereğince boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı-davalı anneye bırakılmasına ve müşterek çocuk ile davalı-davacı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına ve bu hususlarda dosyanın tefrikine, uyuşmazlığın kusur tespiti, maddi ve manevi tazminat ile iştirak nafakası yönünden mevcut dosya üzerinde devamına karar verilmiştir. Boşanma, velayet ve kişisel ilişki yönünden verilen karara ilişkin olarak ... Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesinin 2013/79 esas ve 2013/120 karar sayılı dosyası oluşturulmuştur. ......
Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişki kurulması, tedbir nafakası davası ve birleşen karşılıklı boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda; İlk Derece Mahkemesince çocukla kişisel ilişki kurulması davasının, tedbir nafakası davasının ve birleşen karşılıklı boşanma davalarının kabulüne, tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine; Bölge Adliye Mahkemesince kesinleşen kadının boşanma davasındaki boşanma hükmü ve yargılama giderleri ile vekâlet ücreti yönünden karar verilmesine yer olmadığına, sair yönlerden kararda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere, kararın kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince çocukla kişisel ilişki kurulması davasının, tedbir nafakası davasının ve birleşen karşılıklı boşanma davalarının kabulüne, tarafların boşanmalarına karar verilmiştir....
ın velayetlerinin ise anneye verilmesine karar verilmiş, velayeti kendisine verilmeyen ebeveynle çocuklar arasında karşılıklı kişisel ilişki tesis edilmiş ancak kurulan kişisel ilişki kardeşlerin birbirini göremeyecekleri şekilde düzenlenmiştir. Velayet kendisine bırakılmayan ortak çocukla diğeri arasında kişisel ilişki düzenlenirken kardeşlerin birbirini görmelerine olanak sağlayıcı şekilde düzenleme yapılması kardeşlik ilişkisinin gelişmesi için önemlidir. Bu bakımdan kardeşlerin birbirlerini görecekleri şekilde kişisel ilişki düzenlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
ilişki tesis edilmiş ancak kurulan kişisel ilişki kardeşlerin birbirini göremeyecekleri şekilde düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından kadının boşanma davası, velayet ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kişisel ilişkinin çocuğun yaşı nazara alınarak düzenlendiğinin anlaşılmasına, ilerde kişisel ilişki süresinin değiştirilmesinin imkan dahilinde olmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar...
Bu nedenlerle kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 800,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Yoksulluk nafakası yönünden; Davalı karşı davacının sigortalı olarak çalıştığı, boşanma ile yoksulluğa düşmeyeceği anlaşılmakla yoksulluk nafakası talebinin reddine, Ziynet eşyaları yönünden; Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2015 / 17417 Karar sayılı kararında “Kural olarak düğün sırasında takılan ziynet eşyaları, kim tarafından, kime takılırsa takılsın, kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı sayılır denilmektedir. Türk Medeni Kanunu 220/1 maddesinde "Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya kişisel maldır" denilmektedir. Ziynet eşyalarının da kişisel mal olduğu açıktır. Bu halde davalı tarafından alınarak harcandığı dinlenen tanık beyanları ile tespit edilen ziynet eşyalarının davacıya iadesi, aynen iadesi mümkün olmaz ise maddi karşılığının davacıya iadesi gerekmektedir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından kişisel ilişkinin düzenlenmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasında yapılan yargılamada, ilk derece mahkemesince 16.11.2017 doğumlu çocuğun velayeti davacı anneye verilerek, baba ve çocuk arasında; her hafta cumartesi ve pazar günleri saat 10:00-18:00 saatleri arasında dini bayramların 3. günü sabah 10.00 dan akşam 17.00 saatleri arasında ve her yıl 1 Temmuz-15 Temmuz tarihlerinde sabah 10.00 akşam 18.00 saatleri arasında olmak üzere kişisel ilişki tesis edilmiştir....